Küçük esnaf kredi kartı kullandırmaya çekinir olmuş

A -
A +
Feridun Ağabey, ekonomideki alınan tedbirlerle ilgili her gün yeni bir açıklama dinliyoruz. Ama bir tüketici olarak bir akşam mahalle arasında bir adı market olsa da normal bir dükkâna girdim. Dokuz lira tuttu aldığım ürün. Kasaya yaklaştığımda benimle birlikte bir müşteri daha vardı. O müşterinin aldığı altı-yedi liralık bir şeydi. Nakit ödedi. Benim üzerimde nakit yoktu. Kredi kartını uzattım. Adam mahcup bir tebessüm ile “Kart mı kullanacaksın?” dedi. Yani nakit yok mu demek istedi. Gerçekten de üzerimde nakit yoktu. Kasaya bakan diğer yetkili elimdeki kartı alırken dert yandı. “Bankalar büyük marketlerden komisyon almazken bizim iflahımızı kesiyorlar” gibi bir cümle söyledi. Doğrusu üzüldüm… Bu insanlar mahalle arasında esnaf olarak ayakta kalmanın mücadelesini verirken, büyük büyük mağazalar reklamlar yapa yapa her gün mantar gibi bir başka köşede mağaza açarken bankalar çok para yatırıyorlar diye komisyon almazken küçük esnafa komisyon mecburiyeti getiriyorsa burada devletimin küçük esnafa sahip çıkacak bir düzenleme getirmesini çok isterim. Asıl komisyon almaması gereken kimselerden komisyon alınması bankanın umurunda olmayabilir ama sosyal devletin küçük esnafını koruması yaşaması için gereken tedbirleri alması ve onları zorda bırakacak kurumlara da bir çekidüzen vermesi gerekmez mi? Saygılarımla. Ömer Derviş Durak - İstanbul *** Ne yaparsak yapalım önleyemiyoruz   30 yıldır eğitimcilik yapıyorum. Lise çağındaki çocukların %99’unun çok sevdiği şeyler: Asitli içecekler, şekerlemeler, cipsler, hamburger ve pizzalar. Okul kantinlerinde bunlar yasak ama dışarıda serbest. Ne yaparsak yapalım bunları yemelerini önleyemiyoruz. Telefon ile dışarıdan sipariş ediyorlar. Okulun duvarının arkasından paketi teslim alıp hemen yutuyorlar. Kantinlerde satılan kuruyemiş, meyve türü şeylerin yüzüne bakan pek yok. Bu neden böyle oluyor? Çünkü çocuk evinde doğumundan itibaren ne görüyorsa okulda da aynısını talep ediyor. İnternette, sosyal medyada televizyon reklamlarında o kadar özendiriliyor ki bunlar, biz eğitimciler olarak öğrencilerimize defalarca anlatsak da, konferans versek de hiçbir etkisi olmuyor. Gençler bizim dışımızdaki enforme bilgiler ve reklamlar sayesinde onlara yöneliyor. Tabii lezzet konusunda da ürünler cazip gelince konuşmanın, ileride zararı olur filan demenin bir anlamı kalmıyor. Bu sebeple aileyi toplumu düzeltmeden çocukları düzeltemeyeceğiz. Çocukların çok istediği ürünlerin çoğunda monosodyum glutamat (MSG, E-621) , fruktoz, glikoz, sükroz, margarin, rafine tuz, boyalar, aromalar var. Bunların hepsi bünyede damarları, kalbi, ciğerleri, beyni bozucu etki yapıyor. Kanserin artmasının en önemli etkenlerinden biri de bu tür yiyecek ve içeceklerin vücuda yaptığı tahribattır. Bilim adamlarının önemli bir kısmı MSG denilen katkı maddesinin özellikle sinir sistemi için toksik bir madde olduğuna dikkat çekiyor. Alzheimer’dan Parkinson hastalığına, öğrenme bozukluklarından baş ağrılarına, nefes darlığı, yüz, boyun, ense ve kollarda yanma ile ortaya çıkan değişik rahatsızlıklara, alerjilere, obezliğe vb. neden olabileceğini ileri sürüyorlar. Zaten böyle olduğu için de hazır çorba üreticilerinin çoğu ‘zararsızdır’ dedikleri MSG’yi ürünlerinden çıkardı. Bize göre aklanana kadar hiçbir yiyecek maddesine konulmaması gereken bir gıda katkısı bu. Eğitimci yazar Ali Özdemir   *** Mail'inizi “metin” kutusu yerine “konu” kutusuna yazmışsınız “Feridun Ağabey, ben küçük çapta bir müteahhitlik firması olan bir vatandaşım ekonomik kriz sebebiyle sıkıntılar yaşıyorum. Böyle olunca zamanında ödemeleri yapamadık vs. bankalara olan ödemeleri, şahıs ödemeleri falan herkesle icralık olduk anaparayı ödeyecek d...” şeklinde derdini yazmaya devam eden Eyüp A. isimli okuyucumuz, gönderdiğiniz mailde anlatacaklarınızı mail'in “Konu” kısmına yazdığınız için harf limiti sebebiyle yazdıklarınızın diğer kısmı kaydedilmemiştir. Dolayısıyla anlattıklarınızın diğer kısmı ve Feridun Ağabey köşesinden isteğinizi okuyamadık. Mail'inizi tekrar “metin” kutusuna yazarak gönderirseniz tamamını okuma ve okuyucularımız ve kamuoyuyla paylaşma şansımız olacaktır. F.A.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.