Lütfen küçücük de olsa bir hedefiniz olsun

 

YKS’nin yaklaştığı bugünlerde kendi yaşadıklarımı kısaca anlatıp kardeşlerime umut ve destek olmak istiyorum. 2014 Yılında girdiğim Lys-Ygs’den iç açıcı bir puan alamadım ama ilk yılda gitmeye kararlıydım. Biraz da ailevi etkenler vardı. “Erkenden işe gireyim” düşüncesi falan. Tercih döneminde rehberlik hocalarından yardımlar aldım. Tercihlerime yardım ettiler evet ama kimse “bu kız işe girebilir mi, sonu nedir?” diye düşünmedi. Yazdım 2 yıllık tüm sağlık bölümlerini, tercih listesinin 30’unu da doldurdum. Bir dipnot düşmek istiyorum, ek tercihlere kalmaktan korkmayın. Unutmayın ki Rabbimiz geciktiriyorsa güzelleştiriyordur. Tercihler birkaç ay sonra açıklandı. Kafkas Üniversitesi Tıbbi Laboratuvar Teknikerliğine 1.likle yerleştim. Buna da şükür deyip gittim bir şekilde okudum. 2016 senesinde bitirdim...

Gelelim KPSS’ye... Ona da bitirdiğim sene girdim. Malum KPSS’siz ekmek sahibi olmak imkânsız. 80 puan aldım ama nerdeee? Galiba atanmak için süper zekâ olmak gerekiyor. Atanamadım. “Yeniden çalışır girerim” dedim. Ama sınav 2 yılda bir yapılıyor. O sene DGS’ye girmeyi düşündüm fakat ne mümkün, şanssızlık bu ya, darbe olunca sınav ertelendi bir karışıklık yaşayıp sınava girmedim. Birçok hastaneye, sağlık ocağına başvurdum. Hiçbirinden doğru düzgün dönüş bile alamadım.

Umudum o kadar tükenmişti ki İŞKUR’a bile başvurdum. Kimse yanlış anlamasın ama tanıdık gerekiyor dediler hep. Anladım ki emeğinle bir yerlere gelemezsin... 

2017 senesi 1 aydan kısa bir süre düzenli bir şekilde çalışıp DGS’ye girdim. Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Bölümünü kazandım. Kaç soru çözdüğümü merak edenler olabilir, söyleyeyim: 40 Matematik 13 Türkçe soru çözmek yetti. Ayrıca söylemek istediğim bir şey daha var. Bazı 2 yıllık bölümlerin hemşireliğe geçişleri bile bulunmuyor. Lütfen tercih verirken 2 yıllık değil bir ömürlük düşünün. Çünkü kendimize ailemize en önemlisi milletimize faydalı olabilmek için sağlıklı kararlar vermeliyiz. Şu an hemşirelikte 4. sınıfım bu yılımı da korona vurdu! Hocalar yığınla ödev verdi ama ben bıkmadan usanmadan elimden geleni yapmaya çalışıyorum...

Benim hedeflerim, arzularım var. Lütfen küçücük de olsa bir hedefiniz olsun... Eylül ayında yeniden KPSS’ye gireceğim dualarınızı bekliyorum. Rabbim emeklerimizin karşılığı verecek eminim. Allah’a emanet olun. İnşallah faydalı olmuşumdur...

 

 

 

 

Televizyonda “çiftçi perişan oluyor”, “üretim yapılamıyor”, ”sokağa çıkma yasağı yüzünden tarım hizmetleri aksadı” gibi haberler beni çok üzüyor. Ben en azından kendi bölgemizden haber vereyim. Ben bir zeytin üreticisi olarak Cumhurbaşkanımızdan Allah razı olsun diyorum. Bizzat kendisi açıkladı. Üretim durmaz dedi. Ekilmedik bir karış toprak kalmayacak dedi. Bize de hiçbir zaman sokağa çıkma yasağı gelmedi. Çiftçi olarak üretici olarak her daim tarlamıza gidip çapamızı, ilaçlamamızı üretim için gereken aşamaların hepsini yaptık. Ya bizim bilmediğimiz yerlerde tarlasına bağına bahçesine gidemeyen çiftçiler var. Ya da bu haberleri yayanlar söyleyenler ekranlarda yalan söylüyorlar. Kaldı ki burada bize izin veren devlet başka yerde niye izin vermesin! Bu insanları kandıran, yanlış bilgilendiren habercilerin amaçları nedir Ağabey? Vatana hizmet ettiklerini mi sanıyorlar? Tarlada bağda bahçede yorulan biziz. Terleyen biziz. Bizim üzerimizden devlete yalan haberle saldıran onlar… Ne diyeyim, yazıklar olsun!..