Ürün kadar müşteri memnuniyeti de önemli

Feridun Ağabey, çeyrek asra dayanan evlilik hayatımızda, evlenmeden önce beyaz eşyamızı hadi ismini de veriyim Arçelik’ten aldık. Maşallah tam 18 sene bana mısın demedi çalıştılar. Bu arada yerli ve millî sloganıyla yine bu ülkenin bir değeri olan Vestel’den ilk bulaşık makinesini aldık. Peşinden ütümüzü aldık. Bu arada ömrünü tamamlayan diğer beyaz eşyaları da gururla yerli ve millî sloganı olan Vestel ile değiştirdik. İlk önce garanti kapsamında olan ütümüz bozuldu. Doğal olarak Vestel yetkili servisini aradık. Buhar kazanlı ütümüzü teslim ettik. Birkaç gün sonra ürünün yedek parçası olmadığını belirterek farklı bir modeli ücretli değişim teklif ettiler. Cüzi bir tamir ücreti yerine “sıfır” ütüyü, arada bayağı bir fark olmasına rağmen peşin fiyatına aldık. Aldığımız ütü de yaklaşık 2 ay sonra tekrar bozuldu. Hay Allah onu da servise gönderdik. “Ütünün tamir fiyatı 460 lira” dediler. Ütünün yenisi ise 470 lira. Üzülmeme rağmen yine peşin olarak aldık. Yine inanamayacaksınız bu da bozuldu. Sağ olsunlar bu defa ücretsiz değişim yaptılar. Ne var ki bu defa da gönderdiklerinin buhar ışığı yanmıyordu.

Nasıl oluyordu anlatamam ama bu arada led televizyon bozuldu. Sil baştan aynı muhabbet… Yine servis çağırdık. Televizyonu götürdüler. Ertesi gün aradılar. Ütüde yaşadığımız aynı sıkıntıyı dile getirdiler. Yedek parçası olmadığı için farklı bir modeli peşin olarak ücretli değişim yapabileceklerini söylediler. Ona da “peki” dedik. Yenisini aldık. Yeni televizyon da geldi. İki sene sonra garantisi bitti. Led televizyon yine bozuldu. Yine servisi çağırdık. Geldiler 695 lira masrafı çıkardılar. Yapmalarını kabul ettik ve televizyonu götürdüler. Ertesi gün telefon açtılar. Hay Allah ürünün yedek parçası olmadığını ama 5.000 liralık farklı bir modeli 3.000 liraya verebileceklerini söylediler. “Neden böyle bir şey teklif ediyorsunuz, ben televizyonumun 695 liraya yapılmasını istiyorum” dediğimde aldığım cevap görüştüğüm bölümdekilerin ücretli değişim taraftarı olunduğu kanaati oluştu. Daha sonra aynı sıkıntıları çamaşır ve bulaşık makinesi için de yaşadık. Detaylara girmiyorum. Buradan Vestel yetkililerine seslenmek istiyorum. Ülkemizin yerli ve millî bir markası olan Vestel’in yetkililerinin bu tür uygulamalarından haberdar olduğunu sanmıyoruz. En kısa zamanda bu konularda da müşteri memnuniyetini de sağlayacaklarına inanıyoruz.

 

***

 

 

“Feridun Ağabey, her sene ne yazık ki selden yüzlerce vatandaşımızı kaybediyoruz. Selden en çok etkilenen bölgeler dere yataklarına inşa edilen evlerdir. Âdeta deprem olmuş gibi binaları temelinden yıkıp götürüyor. Bazen selin boyutu bütün yerleşim yerini etkileyebiliyor. O konuda yapacak pek bir şey yok ama dere yataklarına inşaat faaliyetleri artık son bulmalı. Bunun için de en iyi çözüm dere yataklarının SİT alanı ilan edilmesidir. Dere yataklarındaki mevcut yapılaşmalar da kentsel dönüşüm projelerine alınmalıdır. Gerekli yıkım yapıldıktan sonra tek bir çivi bile çakılmamalıdır. Ayrıca 30 Ekim 2020 tarihindeki İzmir depreminde yıkılan evler için başlatılan soruşturma gibi dere yataklarına inşa izni verenler hakkında da soruşturma başlatılmalıdır.”

***

 

 

 

 

 

 

“Kıymetli Ağabeyciğim, sokağımızda karşılıklı iki apartmanda bahçede kedilerimiz var, bakıyoruz mamaları suları veteriner vb. yaz kış korumamızdalar. Her ne kadar istemeyen bazı kimseler varsa da evcil hayvanlarla büyüyen çocukların ruh sağlığı da güçlü oluyor. Burada 15-20 kedi, yavruları ile birlikte yaşamaya çalışıyorlar. Yaklaşık 10 senedir bu hizmet sürüyor. Anne ve yavrularına kulübe, mama kapları, sığınma yerleri vb. sağladık. Kediler bu iki bahçede yaşamaya alıştıkları için buraya gidip geliyorlar. Fakat sokaktan geçen bazı hızlı vasıtaların altında kalıyorlar. Bu konu için İBB’ye başvurdum durum arz ettim. Gelen cevapta

“1-44825108682 no.lu başvurunuz ile ilgili İBB Ulaşım Koordinasyon Müdürlüğü cevabı: "28 Ocak 2021 Tarih ve UKOME 2021/1-2 sayılı karar doğrultusunda kasis uygulamaları hususunda yapılacak değerlendirme sonucu, uygulama eğitim tesisi, sağlık tesisi, park, yaya geçidi vb. önlerinde yalnızca zaruri durumlarda uygulanmakta olup, alınan karar çerçevesinde talebiniz uygun bulunmamıştır." B002” denilmektedir. Tabii ki her gördüğün sokaktaki kedili yere kasis yapılmaz ama burada yoğun bir hareket var. Bu bakımdan bir gelip incelenerek öyle karar verilse diyorum. Belediye gelip inceledikten sonra oraya kasis yapıp yazı yazarsa kanun değer kazanır. Millet de “hayvana nasıl değer veriliyor” diye kendine çekidüzen verir. Hayvanlara karşı sevgi ve saygıda artış oluşur diye düşünüyorum.”