Ege’den esen ‘kaypak’ diplomasi rüzgârı..

‘Diplomasi’ eski Yunanlılara ait bir kelime..

‘Di” kelimesi ‘iki’,

‘Plo’, ‘katlama’,

“Oma” da ‘(edil)miş’ anlamına geliyor..

Yani ‘ikiye katlanmış’ belge demek..

Yüzlerce yıldır ülkeler arası ilişkilerde elçiler ilk basamağı oluşturmuştur..

Evrak getirip götürenlere ‘diplomat’, işin bütününe de ‘diplomasi’ deniyor..

Diplomasiye Yunanistan tarafından bakıldığında;

-Kendi çıkarlarını Türkiye’ye dayatmada AB ülkelerinin desteğini alması..

Diplomatik başarı gibi duruyor değil mi?

‘Başarılının’ karşısında ‘başarısızın’ da olması gerekir..

Oysa burada ‘başarısız’ yok..

Ekonomik olarak ‘batmış’ Yunanistan’a milyarca avroluk yardım yapılıyor..

Türkiye’ye karşı birlikte fotoğraf veriliyor..

Avrupa Birliği’nin Yunanistan’a şartsız destek vermesinin birçok sebebi var..

En önemlisi, demokrasinin, medeniyetin ve sanatın beşiği olarak kabul edilmesi..

Komik ama böyle..

Türkiye ise Orta Asya bozkırlarından gelip Avrupa’nın kapısına dayanmış..

Ve Avrupa’yı da tehdit ediyor..

Bakış açısı tam da bu..

 

 

Son dönemde Türkiye, Batı ile gerilen ilişkilerin onarılması için çaba gösteriyor.. Normalleştirme adına adımlar atıyor..

Galiba Yunanistan, Türkiye’nin iyi niyetini ‘taviz’ gibi algıladı..

Hemen o geleneksel ‘kaypak diplomasiye’ start verdi..

5 yıl aradan sonra istikşafi görüşmeler pazartesi İstanbul’da başlayacak..

Toplantıların hemen öncesinde Yunan Dışişleri Bakanı garip sözler sarf etti:

Şaka gibi değil mi?

Ama bunun altında başka bir şey var..

Türkiye, Yunanistan'ın adımına sert karşılık verecek..

Atina da hemen soluğu Brüksel'de alıp ağlamaya başlayacak..

Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkilerinin gerilmesini sağlayacak..

Türkiye dolduruşlara gelip, günlük politikalarla ilerleyen bir devlet değil..

Hatırlayın, Yunanistan, Alman askerlerine sivil Türk gemisini kanunsuzca arattırmıştı..

Orada da başka bir hedef vardı..

Sonuçta ‘Yunan'ın oyunu’ boşa çıkarıldı..

Bu ve benzeri provokasyonları hep göreceğiz..

Avrupa her ne kadar Yunan tarafının yanında gibi görünse de..

Atina’nın Türkiye’ye uygulanmasını istediği yaptırım taleplerini reddetti..

 

 

 

Türkiye ile Avrupa Birliği arasında yeni bir kanal açıldı..

Pozitif ilerlemeden söz etmek için henüz erken..

Ama olumlu sinyalleri görebiliyoruz..

Son dönemdeki telefon diplomasisi işe yaradı..

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Şansölye Merkel’in özel çabası gözlerden kaçmadı..

Kim ne derse desin..

Almanya, Avrupa Birliği’nin patronu..

Son zirvede bunu daha iyi gördük..

Türkiye’ye yönelik olumsuz adımlara izin vermedi..

 

 

Diğer bir problem de ‘Müttefiklik’ tanımlamasında gizli..

Joe Biden'ın Dışişleri Bakan adayı Antony Blinken, Senato’da konuştu:

-“NATO müttefiki Türkiye'nin, Rusya'dan S-400 alması kabul edilemez..”

Batı cephesinde değişen bir şey yok!

Aba altından sopa göstermeye devam..

Blinken’e takvimlerin 2016’yı değil de 2021’i gösterdiğini hatırlatmakta fayda var..

Köprünün altından çok sular aktı..

‘Eski Türkiye’ yok artık..

Hele bir göreve başlayın..

Türk hükûmetiyle, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la tanışın konuşun bakalım..

Anlarsınız...