Sayın Ersoy’a önerim; turizmde korona engeli karavanla aşılır

A -
A +
 
Salgın nedeniyle bundan sonraki hayatımızı artık “Yeni Normal” olarak tanımlıyoruz.
Turizmde de böyle. Herkesin testten geçirilmesinden, şezlong mesafelerine, açık büfenin terk edileceğinden, yurt dışından geleceklerin son 48 saatte alınmış bir test raporu isteneceğine dek pek çok şey tatil hayatımızın normalleri olacak.
Geçen yıl 40 milyon turisti ağırlayan ve ülke ekonomisine 30 milyar dolara yakın katkı sağlayan turizm sektörü bu yüzden sancılı.
O hâlde bu gerçeği bilerek, alternatif turizm imkânlarını seferber etmek gerekmekte.
İşte o seçeneklerden biri ve belki de en önemlisi KARAVAN TURİZMİ.
Karavan turizmi, yalnızca karavan satışları ve bir karavanın iç dizaynı ile ilgili sektörleri değil, aynı zamanda diğer yan sektörleri de harekete geçirecek bir turizm faaliyeti. Örneğin karavan konaklama yerleri yapan turistik beldelerin turizm geliri bakımından büyük fark atacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Tutkuyla karavan sahibi olmak isteyen ve aşağıda yazacağım sebeplerle olamayan ama yurt dışında defalarca kiralık karavanlarla ailece seyahat etmiş biri olarak meseleyi hayli incelediğimi söyleyebilirim. İspanya ve Fransa’da gerçekleştirdiğim karavanla seyahatlerimi Aktüel dergisinde de yazmıştım.
 
Sayın Ersoy’a önerim; turizmde korona engeli karavanla aşılır
Sayın Ersoy’a önerim; turizmde korona engeli karavanla aşılır
 
ÖLÜM FERMANI GİBİ ÖTV
 
Avrupa bir karavan cenneti. Ancak Türkiye’de Karavan Turizmi tek kelimeyle İMKÂNSIZ.
Sebebi ise şu:
Karavana dönüştürülecek araçlar genellikle Ford Transit, Fiat Ducato, VW Crafter gibi minibüs tarzı ticari olanlar. Yüksekliği içinde gezebilmeye müsait ve aynı zamanda içine yatak, mutfak ve banyo tuvalet koyabilecek büyüklükte olması gerekir çünkü.
Lâkin bu araçlar karavan olarak döşensin diye üretilmediği için koltukları ve iç döşemeleriyle birlikte satılıyor. Dolayısıyla onların içini tamamen boşaltmak gerekiyor.
Her şey bundan sonra başlıyor.
2000 cc motor üstünde bir ticari minibüs aldığınızda yüzde 4 ÖTV ödüyorsunuz ama onu karavana dönüştürüp zorunlu olarak karavan ruhsatı almak istediğinizde inanılmaz ama yüzde 160 ÖTV ödemek zorundasınız.
Eğer aldığınız araç 2000 cc motor ise yüzde 110, daha küçük motor ise otomobildeki vergi kadar ödemek zorundasınız.
Bu yüzden de Türkiye’deki karavan tutkunları böylesine yüksek bir ÖTV’yi ödememek için 5 yılı doldurmuş ticari araçları alıp karavana dönüştürüyor.
 
KIRK KATIR MI KIRK SATIR MI?
 
Gelgelelim bu seçeneğin üç dezavantajı var.
1-Beş yılı yeni doldurmuş bir ticari araç bulmak kolay değil, bulsanız bile hem kilometresi yüksek hem de neredeyse fiyatı sıfır minibüse yakın.
2-Diyelim ki 8-10 yıllık ticari araç aldınız. Ticari araçların doğası bu, iş nedeniyle 200 bin km yapmış araç bulursanız şükredin. Bu tür araçları aldığınızda ise karavan ruhsatı için pek çok bürokratik prosedür ve gider çıkarılıyor insanların karşısına.
3-Üstelik bunların kullanım süresi genellikle 3-5 yıl arasında değişiyor çünkü artık sık sık arıza yapmaya ve masraf çıkarmaya başlıyor.
 
KARAVANDAKİ ACIKLI HÂLİMİZ
 
Karavan turizmine çekilen bu SET nedeniyle Türkiye’de ne kadar karavan var derseniz şayet, belirtelim ki 10 bin civarında. Bir karşılaştırma için söyleyeyim. Avrupa’da sadece bir yılda 250 bin karavan üretiliyor. Dolayısıyla Avrupa bir karavan cenneti aynı zamanda.
Oysa devletin bu inanılması güç ÖTV’den elde ettiği para bir iki milyon liradan fazla değil.
Karavan kiralayın deseniz o da zor. Düşünün, koskoca rent a car firmaları ancak iki üç adet karavan bulunduruyor, o kadar az yani.
İşte bu sebeplerle on binlerce karavan hayali bulunan insan eli böğründe bekliyor. Onlardan biri de benim. Karavan hayatımdaki en büyük tutkularımdan biri ama bu yaşıma kadar sıraladığım sebeplerden dolayı sahip olamadım.
 
KARAVAN TUTKUNLARI SAYIN BAKAN’DAN DESTEK BEKLİYOR
 
Turizm ve Kültür Bakanı Sayın Mehmet Nuri Ersoy’a önerim şu:
1-Sıfır araçlardaki ÖTV oranı turizme yapacağı muazzam katkı dikkate alınarak yüzde 30-40 arasına çekilmeli.
2-Otomobil üreticileriyle karavan olmaya müsait, şoför mahalli hariç arkası makul fiyatlarla boş ticari minibüslerin üretilmesi konusunda anlaşma yapılmalı.
3-Turistik şehir ve beldelerin belediyeleriyle anlaşarak şehrin içine yakın yerlerde karavan konaklama alanları kurulmalı. Bu alanlarda atık boşaltım tesisatı, banka ATM’si, benzin istasyonu, su ve elektrik temini ve kafeteryalar olmalı.
 
KARAVANLA SOSYAL MESAFE+MAHREMİYET+EMNİYET
 
Karavan yeni normalimizde turizme büyük bir fırsat sunmakta.
Karavan demek SOSYAL MESAFE ve aynı zamanda MAHREMİYET demek.
Karavan özgürlük demek. İstediğin yerde durup oranın tadını doya doya çıkarabilmek demek. Ülkenin en ücra köşesine kadar gidebilme fırsatı demek.
Sayın Ersoy, turizmin otelcilik ve pansiyonculuğa indirgenmeyecek kadar geniş bir spektrumda ele alınması gerektiğini bilen ve turizm deneyimi olan bir bakan. Bu yüzden beklentim yüksek kendisinden.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.