Yeni CHP ve yeni muhalif medya tasarımında son durum

A -
A +
Cumartesi günü bıraktığımız yerden devam edelim. Ama önceki yazıdan küçük bir hatırlatma. Sıcak bir “Atatürk” tartışmasının sürdüğü CHP’de, Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı İstanbul’da bir toplantı yaparak “Kemal Bey ayrılıyor, yeni döneme hazır olalım” talimatı vermişti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun artık görevini devretmeye hazırlandığı, günde 16-18 arası ilaç kullandığı ve ciddi unutkanlık sorunları olduğu iddialarını da yazmıştım. Tabii bu duyumların, Emin Çölaşan’ın bir zamanlar Bülent Ecevit’e attığı iftiralar gibi olması ihtimalini de kayıt olarak düşmüştüm. Ancak ne kendisini genel başkanlığa hazırlayan Oğuz Kaan Salıcı ne de CHP Genel Başkanı’ndan herhangi bir itiraz ya da yalanlama gelmedi şimdiye dek. Öyle anlaşılıyor ki durum gerçekten ciddi. Muharrem İnce’nin yeni bir hareket başlatmasını bu çerçevede okumak gerek. CHP’de konuşulan iki isim daha var malum; Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu. Ekrem İmamoğlu artık CHP’de “oyunbozan” olarak tarif ediliyor. İmamoğlu da kendi cephesinden sinsi ve büyük oynuyor. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a gelince. Kendisi iki hafta önce hatırlarsanız Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Külliye’de görüşmüştü. Görüşme talebi Mansur Yavaş’tan gelmişti, çünkü işlerin yürütülmesindeki bazı sıkıntılarının giderilmesi için Erdoğan’dan bazı istekleri vardı. Cumhurbaşkanı Yavaş’ın derdini dinlemiş ve yerine getirilmesi mümkün olanlar hakkında da talimatlarını vermişti. Kısaca Mansur Yavaş bu görüşmeden memnun ayrılmıştı. Şimdi bu görüşmeye çok farklı anlamlar yükleyenler var. Güya Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Mansur Yavaş’a “2023’te aday olacak mısın?” diye sormuş, Mansur Yavaş da “Hayır efendim, ben 5 yıl görevde kalmak, hatta bir sonraki beş yıl için de göreve talip olmak niyetindeyim” demiş. Benim sorduğum kaynaklarım ise kesinlikle böyle bir konuşma olmadığını, Cumhurbaşkanı’nın bir belediye başkanı ile siyasi konuşma yapmayacağını belirtiyorlar. Ama öte yandan Mansur Yavaş’ın anket gazına gelip 2023 ya da olası bir erken seçimden makul bir süre önce istifa edip adaylığını koyacağını söyleyenler de az değil. Muhalefetteki hareketlenme medyasında da hızla devam ediyor.Olay TV bunlardan biri. Cavit Çağlar’ın “Olay TV’yi neden önce sattığınızı sonra satmadığınızı söylediniz?” sorusuna verdiği cevapları açıkçası tatmin edici bulmadım. İnandırıcı gelmedi bana. Bu televizyonu Ekrem İmamoğlu’nun sponsoru Trabzonlu iş adamı Hüseyin Kalkan alacaktı, söylenti ayyuka çıkınca ve iktidar tarafından “Ne oluyor?” diye sorulunca da Çağlar geri adım attı ve “Ben kendi televizyonumu tekrar canlandırıyorum” dedi. Muhalif bir kanal olmayacağını söyledi ama tüm azılı muhalifleri ve İmamoğlu’nun adamlarını doldurdu yaptığı transferlerle. Gidişat belli. Söyledim tekrarlıyorum: Olay TV, fiilen Ekrem İmamoğlu’na çalışacak... Kapatmak zorunda kalırsa da kimseyi mağdur etmeyeceğini söylüyor Çağlar. Demek böyle bir ihtimal cepte. Örneğin Çağlar 1 Kasım 2019’da kapattığı Bursa merkezli Olay TV’de çalışan 35 kişiyi çıkardı ama bunların 25’i ile mahkemelik durumda. 20 çalışan tazminatlarının eksik hesaplandığını belirterek dava açtı. Büyük transferlerle masraflı bir televizyon açan Çağlar’ın bu kadarcık tazminatı ödememesi çok ayıp doğrusu.   Yeni CHP ve yeni muhalif medya tasarımında son durum Biraz da ötekilere bakalım. Halk TV karışık. Televizyonun sahibi iş adamı Cafer Mahiroğlu çok sıkıntıda. İngiltere’de kazandığı tüm paraya el konuluyor devlet tarafından. Uzun işler sonra anlatırız. Zaten Asil Nadir’den bu yana İngiltere’den gelen hiçbir iş adamına güven olmuyor medyada. Tele-1’in Merdan Yanardağ’ının başı kendi hesap numarasıyla bağış toplamak yüzünden dertte. Çok evvelden hatırlarsanız HDP’den aldığı 1,5 milyon lira ile Dijitürk parasını ödediğini yazmıştım. İmamoğlu ona biraz koklatıyor ama öldürmeyecek kadar. Asıl nereyi destekleyeceğini yukarıda uzun uzun anlattım. Sözcü gazetesinin televizyonu ise bugüne kadar 150 kişi istihdam etti. Nereden para geliyor meçhul. Başında televizyon kurmakta usta bir isim olan Erdoğan Aktaş var. Ana haber bültenini Uğur Dündar sunacak. Yılmaz Özdil de haber bülteninin içinde 10 dakikalık bir yorum yapacak. Ancak Sözcü’nün sıkıntısı adını televizyonuna veremiyor oluşu. Malum Sivas Radyo Televizyon kanalının frekansını aldıkları için SRT dışında bir isim kullanamıyorlar. RTÜK’ü bu konuda kandırabilirler mi emin değilim. Ama her üç televizyon kanalı da daha çok 60 plus seyirciye hitap ettiğinden ve bu seyirci haberlerde bile Tayyip Erdoğan fotoğrafı görmeye tahammül edemeyecek kadar fanatik olduğundan işleri zor. Özellikle çok sesli televizyonculuktan yana olan Erdoğan Aktaş’ın. Kısaca tüm bu hazırlıklar 2023’e, yeni ittifaklara ve yeni CHP’ye yönelik olarak yürütülmekte. Sonuçlarını hep birlikte göreceğiz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.