Af ve âfiyete kavuştuğumuz gün, bizim bayramımızdır...

A -
A +
''Duanın efdali, dünya ve âhirette Rabbinden af ve âfiyet istemektir. Affa ve âfiyete kavuşan, dünya ve âhirette kurtuluşa ermiştir.''     Âfiyet, günah işlemeden geçirdiğimiz zamandır. Sol ya­nımız­da­ki me­lek, kö­tü amel ola­rak yaz­ma­ya bir şey bu­la­mazsa, bizim o gün bayramımızdır. Çünkü, (Gülerek günah işleyenler, ağlayarak Cehenneme gideceklerdir) buyuruldu. Âfiyet, dinin ve itikadın bidatlerden, amelin ve ibadetin âfetlerden, nefsin şehvetlerden, kalbin hevâ ve vesveseden ve bedenin hastalıklardan selâmet bulması, kurtulması demektir. Duaların efdali hangisi diye sorulduğunda, Resûlullah efendimiz buyurdu ki: (Allah’tan af, âfiyet ve yakîn [sağlam iman] isteyin. Çünkü imandan sonra, âfiyetten büyük nimet yoktur.) [Hâkim] Her peygamber gibi, Peygamber Efendimiz de, hiç günah işlemediği hâlde, (Beni günahtan, küfürden koru!) diye dua ederdi. Nasıl dua edileceğini bizlere öğretmek için, öyle dua etmiştir. Bir duası şöyledir: (Allah'ım, bizi açık ve gizli bütün günahlardan koru!) [Taberani] Peygamber Efendimiz, dünya ve âhiret saâdeti için af ve âfiyet isterdi. İmandan sonra âfiyetten büyük nimet olmadığını bildirirdi. Bir hadis-i şeriflerinde buyurdular ki: (Duanın efdali, dünya ve âhirette Rabbinden af ve âfiyet istemektir. Affa ve âfiyete kavuşan, dünya ve âhirette kurtuluşa ermiştir.) [Tirmizi] Peygamber Efendimizin sık sık okudukları dualardan biri de şudur: (Allahümme innî es'elükes-sıhhate vel-âfiyete vel-emânete ve hüsnel-hulkı verrıdâe bil-kaderi bi-rahmetike yâ Erhamerrâhimîn!) Bu duanın anlamı ise, (Yâ Rabbî! Senden, sıhhat ve âfiyet, emanete hıyanet etmemek, güzel ahlak ve kaderden razı olmak istiyorum. Ey merhamet sahiplerinin en merhametlisi! Merhametin hakkı için bunları bana ver!) demektir. Peygamber Efendimizin en çok okuduğu dua, (Rabbenâ âtinâ) duasıdır. Bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: (Ey Âdemoğlu, sen Allah’ın azâbına tâkat getiremezsin. Onun için, “Rabbenâ âtinâ fid-dünyâ haseneten ve fil-âhireti haseneten ve kınâ azâbennâr” demelisin.) Bu dua, Bekara suresinin 201. âyet-i kerîmesidir. (Rabbimiz, bize dünyada ve âhirette iyilik, güzellik ver, bizi Cehennem azabından koru) anlamındadır. Bu dua, genel olarak her zaman okunabilir. Kunut dualarını bilmeyen, öğrenene kadar bu duayı okuyabilir. Cenaze namazında, ölü için okunan duayı bilmeyen, bu duayı okuyabilir. Namazda (salli ve bârik) dualarından sonra dua okumak sünnettir. Bu duaların en meşhuru (Rabbenâ âtinâ) duasıdır. Sevgili Peygamberimiz buyurdular ki: (Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez. Regâib gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban Bayramı gecesi.) [İbni Asakir]  Bu vesile ile, okuyucularımızın ve bütün din kardeşlerimizin Ramazan Bayramını tebrik ederim...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.