Altın nasihatler...

A -
A +
"Yâ Ali! Altı yüz bin koyun mu istersin, yahut altı yüz bin altın mı veyahut altı yüz bin nasihat mi istersin?.."
 
 
İbrahim bin Edhem hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 12 asır önce vefat etmiş olmasına rağmen, hâlâ unutulmadı. Hikmetli ve güzel sözleri, örnek hâlleri insanların takdirini ve hayranlığını kazandı. Bir gün bu mübarek zâtı ziyarete gelip, kendilerinden nasihat istediler. O da onlara şu altın nasihatleri yaptı:
1-İnsanlar, dünya işleri ile meşgul olurlarken, siz ahiret işleri ile meşgul olunuz! Gayeniz dünya olmasın! Gayesi dünya olanların ibadetleri çok olsa da sevabı azdır. Veya hiç yoktur.
2-Kalbinde dünya sevgisi olanın ibadetleri ihlaslı olmaz! İçindeki riya, kibir, ucub ve hased gibi kötü şeylerden uzaklaşamaz. Bunlar da ibadetlerini geçersiz kılar.
3- İnsanlar, dış taraflarını güzelleştirmek için çaba harcarlarken, siz içinizle uğraşınız! Önemli olan kalbin temizliğidir. Böyle temiz kalblere Rabbimizin sevgisi dolar. Bir kap boşaltılınca içine hemen hava dolduğu gibi... 
4- İnsanlar, kasırlarını (evlerini) mamur etmeye çalışırlarken, siz kabrinizi mamur etmeye bakın! Dünya evlerinde kalma müddeti, kabirdekine nazaran çok kısadır. Bir gün bile, bu dünya evlerinde kalabileceğimiz belli değilken; dünyadaki evimize bu kadar önem veriyoruz. Kıyamete kadar içinde kalmaya mecbur olduğumuz kabrimizi ihmal ediyoruz.
5-İnsanların çoğu başkalarının ayıplarını araştırırlar, siz kendi ayıplarınızla meşgul olun! Başkalarının kusurlarını araştırmak, çok büyük günahtır. Aynı zamanda içinde kul hakkı da vardır. Kıyamet günü sevaplarımızın elimizden alınmasına sebep olabilir...
6- İnsanların çoğu insanların takdirini kazanmaya çalışırlar. İnsanların rızası onlar için en kıymetli şeydir. Siz Rabbinizin rızasını kazanmaya çalışınız! Bütün kâinatı yoktan var eden, dilediği anda da yok etmeye muktedir olan Rabbimizin rızasını elde edebilirsek en büyük nimete kavuşmuş oluruz. Bundan da büyük bahtiyarlık olmaz!..
İslâm âlimlerinin büyüklerinden Ahmed-i Nâmıkî Câmî hazretlerinin, (Miftâh-ün-necât) isimli kıymetli eserinde buyuruyor ki:
Sevgili Peygamberimiz, hazret-i Ali’ye buyurdu ki: (Yâ Ali! Altı yüz bin koyun mu istersin, yahut altı yüz bin altın mı veyahut altı yüz bin nasihat mi istersin?)
Hazret-i Ali dedi ki: “Altı yüz bin nasihat isterim.” Peygamber efendimiz de Ona buyurdular ki:
(Ya Ali! Şu altı nasihate uyarsan, altı yüz bin nasihate uymuş olursun: 1- Herkes nâfilelerle meşgûl olurken, sen  farzları îfa et! 2- Herkes dünya ile meşgûl olurken, sen Allahü teâlâyı hatırla! 3- Herkes, birbirinin ayıbını araştırırken, sen kendi ayıplarını ara. Kendi ayıplarınla meşgûl ol! 4- Herkes, dünyayı imâr ederken, sen dînini imâr et, ziynetlendir. 5- Herkes halka yaklaşmak için vâsıta ararken, halkın rızâsını gözetirken, sen Hakk'ın rızasını gözet. Allahü teâlâya yaklaştırıcı sebep ve vâsıtaları ara! 6- Herkes, çok amel işlerken, sen amelinin çok olmasına değil, ihlâslı olmasına dikkat et.)
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.