McKinsey Kemal Derviş mi?

A -
A +
Maliye Bakanlığının yeni kurulan Maliyet ve Dönüşüm Ofisi için uluslararası danışmanlık şirketi McKinsey’le danışmanlık hizmeti alacağını/aldığını açıklaması yeni bir tartışma başlattı. Muhalefet McKinsey firmasını, denetleyen, ekonomik kararlar alan ve uygulayan, uygulamaları sorgulayan bir finansör firma zannediyor. McKinsey ile anlaşma, Kayyum Kemal Derviş örneği gibi ekonominin yönetimini teslim etmek niteliğinde olamaz. Teknik olarak da mümkün değil çünkü McKinsey, IMF’nin şirketler veya ülke boyutunda operasyon aracı olarak kullandığı bir şirket değil. 
Nitekim şirket ekonominin röntgenini çekerek kendi araştırması ile elde ettiği bilgiler üzerinden hazırladığı raporu Hazine ve Maliye Bakanlığına sunar. Maksat, Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen yabancı yatırımcılar için güçlü bir referans oluşturmak.
McKinsey Raporları” içeride yatırım yapmak, ortaklık kurmak isteyen yabancı şirketleri ikna etmek için güçlü bir referans. Çünkü bunların şirketlere bakış açısı ve performans ölçümü bizdeki gibi, patronları mutlu etmek için hazırlanmış duygusal raporlar değil. Onlarda tek ölçü var o da rakamlar neyse o...
McKinsey raporları iş ortaklığı düşünen sermaye gruplarına karşı kullanıldığı gibi finans kurumlarına karşı da güvenirlilik ölçütü olarak kullanılabilir. Ancak bu raporların başka maksatlarla kullanılabilmesi ancak operasyon yapılan şirketin kendi izni ile olabilir. Çalışmaları dışarıdaki şirket ve finans kurumlarına açık değildir, paylaşamazlar.
McKinsey’e emanet ettiğimiz işi yapabilecek çapta çok sayıda yerli danışmanlık şirketi varken neden McKinsey tercih edildi? Sorusuna gelince. (Bundan rahatsızlık duyarken, F-16 motor revizyonları İsrail’e yaptırılırken veya domates tohumu alırken neden işkillenmiyoruz?)
McKinsey, bir danışmanlık şirketi hemen bütün ülkelerde ve bizde ofisleri (60’tan fazla ülkede 127 ofis) var, her ülkedeki çalışmaları bu ofislerde daha önce kendi teknik standartlarında yetiştirilmiş istihdam ettiği yerli uzmanları kullanarak yürütüyor. Yaptığı iş ise şirketlerin para yönetimi, üretim, satış ve pazarlama, pazar bulma, şube kurma, ortak alma, yeni bir sektöre girme, mevcut işten vazgeçme gibi süreçleri için “operasyonel iyileştirme programları” hazırlayarak şirketlerin kendi kaynaklarını özellikle finansal varlığı ve insan kaynaklarının öncelikleri üzerinden daha verimli çalışması için raporlar hazırlamak.
Bu raporları hazırlarken doğru bilgiye ulaşmak için mahrem bilgilere kadar sorgular. Kendi elemanları şirketi temsil eden şirket temsilcileri ile (proje paydaşları) müşterek çalışır ve ciddi tartışma toplantıları yapar. Sonuçta çoğu şirket yönetiminin bildiği ama çeşitli sebeplerden dolayı itiraf edemediği, hoşa gitmeyen fazlalıklar ve zayıf yönleri raporda ifade edilir.
Ve bu sonuç raporu (Bu rapor denetleme raporu değildir, ama şirketin ıcığını cıcığını ortaya döken, zayıf yönlerini, güçlü taraflarını gösteren SWOT analizi, bir Mr. gibidir) kullanılarak tavsiyeler içeren rapor en üst yönetime takdim edilir. Artık bu rapora göre karar almak, uygulamak şirket yönetiminin bileceği iş. Bizde daha önce çok sayıda büyük şirketin bu çalışmaları yaptığı, şirketlerin de iyileştirme yaptıkları zaten biliniyor.
Genelde üst yönetimler raporu alınca “Biz bunları zaten biliyorduk!..” derler. Tabii muhatapları şunu sorar: “Biliyordun da niye uygulamadın?..” Genelde verilen cevap şudur: “Biz de söyledik ama, yukarıyı ikna edemedik, ev danasından öküz olmaz!..”
Merak edilen konu bu çalışmanın devasa bir çapta ülke (Türkiye ekonomisini veya ekonomik performansı) üzerinden yapılmasının risk taşıyıp taşımadığıdır.
Öyle anlaşılıyor ki bizdeki yatırım fırsatlarının ve hacminin kendi içimizdeki uzmanlar tarafından hazırlanmış raporlar ile olması yabancılar için ikna edici bulunmuyor. Bu defa ön yargıları yıkmak için kendilerinden, kendilerince de kabul görmüş bir şirketin referansları ile karşılarına çıkacağız.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.