Suriye sizin babanızın toprağı mı?

A -
A +

Türkiye’nin terör örgütü unsurlarını temizlemek için, Suriye’nin kuzeyinde yapmayı planladığı operasyondan “derin endişe” duyan bilumum küresel ve bölgesel güçler, aynı ülke topraklarını bizzat sömürmeyi hak sayıyor!..

 

Kuzey Irak’ta, mayıs ayından bu tarafa aralıksız devam eden “Pençe Operasyonlarında”, Türk Silahlı Kuvvetlerinin terör örgütüne ölümcül darbeler vurmasının yankıları Batı başkentlerinde giderek daha fazla duyuluyor…

Bu da Pençe Operasyonlarının ne kadar isabetli ve etkili olduğunun açık delili!..

Suriye’nin kuzeyindeki terör koridorunu köklü biçimde temizleyecek harekât öncesinde, on yıllardır Kuzey Irak’ta cirit atan kanlı örgütün çanına ot tıkamak gerekiyordu. TSK, tam da bunu yapıyor ve şimdiye kadar, bölücü örgütün tepe yöneticilerinden birçok isim de dâhil, yüzlerce militan etkisiz hâle getirildi. Son günlerde Suriye’nin kuzeyinde de nokta operasyonlar, beklenen geniş çaplı harekâtın öncesinde büyük ses getiriyor. Ayn el-Arab’ın (Kobani) sözde eyalet sorumlusu olan Kendal Ermeni kod adlı Şahin Tekintangaç ve Jiyan Efrin kod adlı kadın terörist Salva Yusuk’un ortadan kaldırılması, Batı cenahında fena hâlde yankılandı. Amerikan Merkez Komutanlığı (CENTCOM), yanında iki kadın militanla birlikte öldürülen Salva Yusuk için resmen başsağlığı dileğinde bulundu…

Belki de ilk defa, böyle aleni ve resmî biçimde bir terörist için başsağlığı mesajı veriliyor. ABD’nin düştüğü durum gerçekten düşündürücü!..

Hâlihazırda ABD; SDG (Suriye Demokratik Güçleri) uydurma ismini verdiği PYD/YPG terör örgütünü, hem bilfiil kendi askerleriyle hem de çok geniş çaplı lojistik yardımla destekleyerek, Suriye topraklarının beşte birini, evet yanlış okumadınız beşte birini işgal altında tutuyor… Bu topraklar başta petrol olmak üzere, Suriye’nin en zengin yer altı kaynaklarına sahip bölgeler…

Buradan çıkarılan petrol ve diğer kıymetli madenler, ABD’nin doğrudan desteği ve himayesiyle, PKK’nın Suriye versiyonu PYD/YPG tarafından ihraç ediliyor… B

ir kısmını da, Beşar Esad rejimi satın alıyor iyi mi?! Bu kirli ticareti yürüten Amerika, beri tarafta Türkiye’nin kendi ulusal güvenliği için, beynelmilel normlara uygun olarak yapmak istediği askerî harekâttan da “DERİN ENDİŞE” duyuyor. Bu endişesinde yalnız da değil. Başta yegâne müttefiki İngiltere ve dahi Rusya ve İran da aynı harekâttan endişe duyuyor…

İsmi geçen ülkeler, amiyane tabiriyle, Suriye topraklarını âdeta kendi babalarının malı gibi görüyor. Onlar her türlü sömürü ve suiistimali, üstelik Suriye halkını ezerek yapmaya devam ediyor. Ama Türkiye’nin meşru müdafaa hakkını kabullenemiyorlar. İsterse kabullenmesinler, önemli değil. Çünkü Türkiye kendi millî güvenliği için alacağı tedbirleri başkalarına danışmak zorunda değil. Şayet millî menfaatleri böyle bir harekâtı gerekli kılıyorsa onu mutlaka, her hâl ve şart altında yapar, yapmıştır ve yapmaya devam edecektir. ABD, İngiltere ve Rusya’nın ve İran’ın Suriye topraklarında ne yaptığını bütün dünya görüyor, ama sadece izlemekle yetiniyor.

Küresel ve bölgesel güçlerin, Suriye halkına rağmen, bu ülke toprakları üzerinde cambazlık yapmasının mutlaka bir gün sonu gelecektir. İran’a karşı, ABD Suriye’de bir nevi saklambaç oynuyor. İsrail’in kendi güvenliği hesabına İran’a yönelik sergilediği tutum daha tutarlı. İstediği zaman hem İran’a hem de onun himaye ettiği Suriye rejimine, darbe üstüne darbe vuruyor!

Rusya da, Beşar Esad’ın en büyük koruyucusu olarak bu durumu seyrediyor…

Ama bu ülkelerin hepsi, Türkiye’ye karşı anında iş birliğine girebiliyor. İran dinî lideri Hameney’in muhtemel harekât için söylediği sözler ortada…

Washington’dan gelen malum beyanlarla bire bir örtüşüyor. Suriye’nin toprak bütünlüğü için en samimi gayreti gösteren Türkiye, Suriye’yi bölmek ve parçalamak için birbiriyle yarışan, bilumum Batı ve Doğu cenahları tarafından siyasi hedef hâline getiriliyor. Ancak bu kirli oyunlar, Türkiye’nin politikalarını ve kararlılığını etkileyemez. 2016 yılından beri Türkiye yeri, zamanı geldiğinde nasıl operasyon yapmışsa, bundan böyle de benzerlerini kesinlikle icra edecektir. Aksini bekleyen varsa boşuna bekler.

Türkiye Suriye’nin kuzeyinde bir terör devletçiği kurdurulmasına asla müsaade etmeyecektir. Bunun için ne gerekiyorsa yapacaktır. Öncelikle bölücü terör örgütünün belini kıracak, beynini dağıtacaktır. PKK/PYD’nin hamileri istedikleri kadar silah ve cephane, lojistik destek versinler, sonuç değişmeyecektir. Suriye halkının kanı ve canı üzerinden kirli ticaret yapanlar kesinlikle kaybeden taraf olacaktır. Terör örgüyle iş tutan sözde büyük devletler gün gelecek bunun utancını itiraf edecektir!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.