Ne mentoru yahu?

A -
A +
Başta Sevgili Hıncal Ağabey olmak üzere bazı gazeteci-yorumcular Arda'nın kendine gelmesi için mutlaka bir mentora ihtiyacı olduğunu vurgulayıp duruyorlar. Yapmayınız Allah aşkına! Bülent Korkmaz'ın, Müjdat Yetkiner'in, Rıza Çalımbay'ın, Amerika'daki kaçağın mentoru mu vardı? Bunlar 15 yılın üzerinde oynadıkları süreçlerde hiç benzeri vaka yaşatmışlar mıydı? Bunların sahada yürüdüklerini gördünüz mü? Sporcu, şayet profesyonelse, kazancını hak ettiğini spor alanında göstermelidir. Gecelerde değil ağabeyler, dostlar!  
G.Saray bunu araştırmalıdır!
Evet, başlıkta görüldüğü gibi bir takımın üç oyuncusu birden 15 dakika içinde sahayı terk edecek kadar sakatlanıyorsa bu görülmüş bir vaka değildir. Bu, kenardaki teknik adam olarak elinizin kolunuzun bağlanması demektir. Tabii ki rakip için de beğen beğen değiştir gücü demektir. Bence Terim Hoca’nın bu görülmemiş gelişmenin altını eşeleyip gerçeği ortaya çıkarması gerekir. Acaba?
  Beşiktaş yarayı neden aldı? Günümüz sisteminde tandemi oluşturan oyuncuların, yani savunmanın ortasındakilerden ikisi birden aynı maçta eksilirse durum vahimdir. Bunun yanı sıra, belki de sezon başından bu yana en akıcı oyununuzu oynarken penaltı kaçırırsanız çabuk dağılırsınız. Söz konusu Beşiktaş tabii ki... Devam edelim... Şenol Hoca’m; Tolgay'ın yerine Larin girer mi, Allah aşkına! Penaltı kaçırdı ama Oğuzhan çıkıp da yerine Quaresma girer mi? Böyle yaparsan tandemi zaten arızalı takımın orta alanı da çökmez mi? Yenen goller sanırım şu ana kadar yazdıklarımın altına imzadır...  
Cocu araştırsın ve beni yanıltsın! Futboldaki tipik çift santrfor kurgusu İngilizlerin buluşudur. Ancak aynı ülke, futbolda bu çift uç adamı keşfinden vazgeçeli 40 sene oldu neredeyse... Ve günümüzde Fenerbahçe bunu uygulamaya kalkışmaktadır. Hem de ne orta alan, ne kenar adamlarıyla... Cocu'dan ricam odur ki, araştırsın, sorsun soruştursun, kim bilir hâlâ demode olmuş bu İngiliz keşfinin peşinden koşan vardır. Varsa da açıklasın bari...
  Vay Frey vay! Geçtiğimiz çarşamba sabah şöyle bir ekran gezeyim dedim.  O da ne? A Spor, beIN ve TRT’de Fenerbahçeli Frey canlı yayında... Hem de epeyce dakika... Yahu beyler; Messi, Ronaldo, Mbappe, Neymar falan bunu izlese vallahi intihara kalkışırlar... Ya da o yayıncı kuruluşu ciddi şekilde protesto ederler. Beyler bu Frey nasıl bir icraat yapmıştır da, böylesine bizi sabah sabah işgal ediyor?  
Robinho Sivas'ı aldı mı? Önce Robinho'nun malum suçundan sonra Sivas gibi bir orta Anadolu takımına gelişine şaşmıştım. Şimdi de aynı Robinho, tabii ki pek anlayış ortağı bulamadığından da Sivasspor ayrı, kendi ayrı oynamaktadır. Hayırlısı derim!
  Bayram Bektaş diye biri... Göztepe, Beşiktaş'ı yendi diye yazmıyorum. Futbolculuğunda yüksek ses vermeyen birileri şimdilerde teknik adamlıkta cidden gürültü koparıyor. Bayram Bektaş bu isim... Geçen sezon onun yüzünden Ümraniyespor'un ekrandaki taraftarı oldum. Kıl payı kaçırdılar Süper Lig’i... Devam kardeşim!  
Güler ailesini selamlarım...
Necati Güler bizim basketbolun önde yürümüş isimlerinin başında gelir. Bazı maçlarda sohbet ederiz. Hatta benimki kadar şişmiş göbeğini de okşarım. Geçen çarşamba TRT ekranında oğulları Sinan ve Muratcan vardı. Muratcan tamam demiş ama Sinan aynen devam... İşte gerçek sporcu ailenin gerçek sporcuları... Onları örnek alalım... Çocuklar sevgiyle kucaklarım sizleri... Babanın göbeğine de dikkat!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.