Hayat devam ediyor

A -
A +

Bizim ligde diplerde oynayan ama tabii ki bir an önce tepelere çıkmak isteyen F.Bahçe, UEFA Avrupa Ligi'nde kimlerin bir üst tura çıkacağı konusu bulmaca olan grupta ne yapacaktı ki? Anderlecht takımının benim gençlik yıllarıma rastlayan ekibi insana parmak ısırttırırdı futbol oynarken ama bu yeni Anderlecht sadece orta alanındaki kalabalıkla tek top oynayıp etkili hücuma kalkar gibi görünen ancak önde de bu organizasyonları tabelaya yazacak elemandan yoksun bir takım.
Bizim F.Bahçe'ye gelince; Cocu'nun böyle bir takıma üçlü savunmayla dizilişi, çabuk top alış verişlerine orta alanda çanak tutmak anlamı taşıyordu. Acaba F.Bahçe Teknik Direktörü Cocu bu gruptaki maçları izleyebilmiş midir ya da kendi ülkesine sınır komşusu olan Belçika Ligi'nde bu Anderlecht'in hangi fazlalıkları vardır farkına varmış mıdır? Bence hayır!
Bakkali isimli bir bilinmez oyuncunun attığı iki şık gole bir Frey büyük ikramiyesiyle ikinci yarıda hemen cevap veren F.Bahçe, Hasan Ali'nin teknik kokan golüyle de skoru eşitledi.
Ya sonrası?
Tam anlamıyla karşılıklı bir al sana ver bana ikram ziyafetiyle geçti diyebiliriz. Şimdi burada üzerinde en çok durulması gereken, F.Bahçe'nin bizim ligdeki rötarı kapatma adına da böyle üçlü savunmayla oynayıp oynayamayacağıdır. Şunun altını bugünden çizmekte yarar vardır; bizim ligin takımlarının orta alanları bu kadar çok top alıp veremez belki ama ön tarafa getirdiklerini de tabelaya rahat yazarlar.
Bu sonuçla grupta Dinamo Zagreb'in neredeyse bir yukarıya çıkışı garantilemişken F.Bahçe'nin diğer iki rakibinin kadro ve oyun anlayışını masaya yatırırsak ikinci olarak çıkmaması acaba kimin kabahati olur?

MAÇIN ADAMI: Hasan Ali

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.