Skorsuz ama şık derbi

Ben günümüz futbolu gerçekleri açısından bu derbiyi çok gollü geçmiş futbol fukarası olanlara tercih ederim…

Yılların tarihî rekabetinin sunacağı heyecanın yanı sıra, Beşiktaş’ı da sayalım, zirveyi yakından ilgilendiren bu sessiz derbi, bence skor tabelasına hiçbir aksiyonu yansımamış olmasına rağmen tempo olarak karşılıklı enteresan kurgular da dâhil olmak üzere beklediğimden de daha şık geçti.
G.Saray’da ilk yarıda Belhanda’ya benzer bir oyuncu vardı ama rahatlıkla ev sahibi ekip onun sayesinde 10 kişi oynadı diyebilirim. G.Saray’ın özellikle ikinci yarı başladıktan sonra kendi yarı alanından mutlaka ama mutlaka pas tezgâhıyla çıkışına santrfor arkası Boateng oynamasına rağmen Beşiktaş oyun planını kurduğu gibi verim alabileceği düşüncesiyle iyi yönetti diyebiliriz. Kendi yarı alanında biriken zaman zaman da pozisyona göre önde basabilen Beşiktaş, rakibinin ceza alanı yakınlarında etkili olmaktan uzaktı. Beşiktaş’ın yukarıda sözünü ettiğim oyun planında başta Boyd olmak üzere N’Koudou’nun da neredeyse bütün G.Saray kanat akınlarında hem Gökhan’a hem Caner’e yardımları dikkat çekiciydi. Yine değindiğim gibi skor tabelası başladığı gibi kaldı ama ben günümüz futbolu gerçekleri açısından bu derbiyi çok gollü geçmiş futbol fukarası olanlara tercih ederim.
Tabii ki çok iş düşmemesine rağmen kaleciler olumlu not alanlar sayfasındaydılar. Bu derbinin başlangıç ve ikinci yarıdaki değişiklik dakikalarına kadar bir tespitim daha oldu; sahadaki 22 oyuncudan 19’u yabancı pasaportu taşıyordu. Fatih Hoca’nın Ömer Bayram’ı ikinci yarıda kullanma düşüncesi acaba Belhanda’nın hâlinden kaynaklanan bir tasarruf muydu yoksa bu oyuncunun aşırı efor sarf edip 70’ten sonra tükenişine önlem almak mıydı?
Maçın hakemi Abdulkadir Bitigen bence zaman veremeyeceğim ama uzun yıllar sonra bir derbiyi neredeyse hiç hata yapmadan yöneten biri oldu. Kutluyorum.

MAÇIN ADAMI: Ryan Donk