Aklın ermediği şeyler çoktur!..

A -
A +
İnsan, sahip olduğu nimetleri az görür, daha çok olsun ister; ancak aklının artması için dua edenler azdır. Akıl taksim edilirken en büyüğünün kendisine verildiğini zanneder!   İlimler; fen bilgileri ve din bilgileri olarak ikiye ayrılır. Din bilgileri yalnız nakil ile anlaşılır. Bunların kaynağı Kur'ân-ı kerim ile hadis-i şeriflerdir... His organları ile anlaşılan şeylerin bir sınırı vardır. Bu sınırların dışında olan bilgiler his organlarımız ile anlaşılamaz veya yanlış anlaşılır... His organlarımız ile anlayamadığımız şeyleri, akıl ile bulur, anlarız. Bunun gibi aklın da bir anlayış sınırı vardır. Bu sınırın dışında olan bilgileri, akıl bulamaz ve anlayamaz... Akıl, erişemediği şeyleri anlamaya kalkışırsa yanılır, aldanır. Böyle bilgilerde akla güvenilemez. Meselâ, Allahü teâlânın sıfatları, Cennette ve Cehennemde olan şeyler, ibadetlerin nasıl yapılacağı ve din bilgilerinin çoğu böyledir. Akıl bunlara eremez. Bu bilgilerde akıl ile nakil çatışırsa, nakle uyulur. Nakil yolu ile anlaşılan, yani Peygamberlerin söyledikleri şeyleri, akıl ile araştırmaya uğraşmak, düz yolda zor giden yüklü bir arabayı yokuşa çıkarmak için zorlamaya benzer. Yokuşa doğru at kamçılanırsa, çabalaya çabalaya, ya canı çıkar veya arabayı devirir, eşyalar harap olur... Akıl da, anlayamadığı ahiret bilgilerini çözmeye zorlanırsa, ya aklını kaçırır veya bunları alışmış olduğu, dünya işlerine benzetmeye kalkışarak, yanılır ve başkalarını da aldatır. O hâlde, peygamberlerin aleyhimüsselâm bildirdikleri şeylere, akla danışmaksızın inanmaktan başka çare yoktur. Aklın gereği de budur... İslâm dininde aklın ermediği şeyler çoktur. Fakat akla uymayan bir şey yoktur. Ahiret bilgileri ve Allahü teâlânın beğenip beğenmediği şeyler ve ona ibâdet şekilleri, aklın çerçevesi içinde olsalardı ve akıl ile doğru olarak bilinebilseydi, binlerce peygamberin gönderilmesine lüzum kalmazdı... Akıl, büyük bir nimettir. Onunla Rabbimize muhatap olma şerefine kavuştuk. İnsan, sahip olduğu nimetleri az görür, daha çok olsun ister. Ama aklını beğenir. Aklının artması için dua edenler azdır. Akıl taksim edilirken en büyüğünün kendisine verildiğini zanneder. Kimin akıllı olduğu Hadis-i şerifte bildirilmiştir: "Akıllı insan, ölümü çok düşünen ve ölümden sonraki hayat için hazırlık yapandır." Çok acıdır ki, insanların çoğu akıl nimetinden yeteri kadar faydalanamıyor. Böyle olanların kıyâmet günü çok pişman olacaklarını Tebâreke suresi onuncu ayet-i kerimesinden öğreniyoruz. Meâlen; "Bize anlatılanlara kulak verseydik, aklımızı kullansaydık bugün bu elim azâbı çekmeyecektik" diyecekler...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.