​Cenâb-ı Hak irâde etmedikçe...

A -
A +
Rabbimiz her şeye kadirdir. Dilerse sebepsiz de yaratır. Sebeplerden verdiği gücü alabilir. Mesela ateş yakıcıdır, düştüğü yeri yakar. Fakat İbrahim aleyhisselâmı yakmadı.      Allahü teala bir şeyin meydana gelmesi için bazı sebepler yaratmıştır. Sebeplere yapışmalıyız, onlarsız olmaz, fakat neticeyi sebeplerden beklememeliyiz. Sebepleri yaratandan beklemeliyiz. O irâde etmedikçe hiçbir şey meydana gelmez. Bizim için sebepler önemlidir, ama Rabbimiz her şeye kadirdir. Dilerse sebepsiz de yaratır. Sebeplerden verdiği gücü alabilir. Mesela ateş yakıcıdır, düştüğü yeri yakar. Fakat İbrahim aleyhisselâmı yakmadı.  İnsanoğlu havasız yaşayamaz, ölür. Halbuki Yunus aleyhisselâm günlerce balığın karnında kaldı ve hiçbir şey olmadı... Akıllı, tecrübeli olmak ticaretteki başarının sebebidir. Görülüyor ki, bazen akıllı ve tecrübeli insanlar muvaffak olamıyor, bunun yanında aklı ve tecrübesi daha az olanlar ise büyük başarı elde ediyorlar, zengin oluyorlar. Bunun hikmetini büyüklerden birine sormuşlar, şöyle cevap vermiş: "Her akıllı ve kabiliyetli başarsaydı ve her aklı az olanlar kaybetseydi insanlar bunu akıldan bileceklerdi. Akıllı olduğu için kazandı. Aptal olduğu için kaybetti diyeceklerdi. Rabbimiz, insanların kendilerinden değil, nimetlerin, Allahü teâlâdan geldiğini bilsinler ve ona şükretsinler diye bazen böyle yaratıyor..." Doktorlar ve ilâçlar şifaya sebeptirler; ama Rabbimiz dilerse eğer. Yoksa hastanın şifa bulması mümkün olmaz. Nitekim dünyanın en modern hastanelerinden de cenazeler peş peşe çıkıyor. Tedâvi olacağız, ilâç kullanacağız fakat şifayı doktordan ve ilâçlardan beklemeyeceğiz. Doktoru ve ilâçları yaratandan bekleyeceğiz. Ömür bitmemiş, ecel gelmemişse doktorlar başarılıdır; ilâçlar faydalıdır. Aksi hâlde doktor ne yapacağını şaşırır, ilâçlar da hastalığı artırır!.. Bizden çok daha büyük hayvanlar vardır, bizden daha güçlü, deve, at, sığır cinsi hayvanlar. Bunları küçük bir çocuk bile istediği tarafa sürebilir, hatta dövebilir. Halbuki o hayvanlardan biri bir tekme ile o çocuğun işini bitirebilir. Bizim gücümüzle değil Rabbimizin onları musahhar kılmasıyla bize boyun eğiyorlar. Köpekler, bize bekçilik yapar, kapımızı bekler; aynı cinsten olan kurt ise fırsat bulduğunda bizi parçalar. Yalnız hayvanları değil, üzerinde yaşamakta olduğumuz yerde, en süratli bir uçaktan daha hızlı yol almamıza rağmen hissetmiyoruz. Depremler, yerin sakinliğinin ne büyük nimet olduğunu bize hatırlatıyor. Kendine güvenen, mağrur insanlara ibret olsun diye de depremin olacağını hayvanlara hissettiriyor, fakat insanlara bildirmemiştir...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.