Bir oy şimdi daha da önemli

A -
A +
Seçim yarışlarında bir oyun bile önemli olduğu sürekli vurgulanır. Seçimlerin sonucunu bir oy bile değiştirir. Bu hususlar, partiler ve adaylar tarafından sık sık tekrar edilir. Edilmesi de gerekir.
Normal seçim zamanlarında bu tip tekrarlar, partilerin seçmene verdiği değeri göstermesi bakımından önemlidir.
Ancak önümüzdeki seçimler için “bir oy bile önemli” sözü, artık çok daha farklı bir anlam ifade ediyor.
İstanbul seçimleri açısından sadece partiler ve adaylar değil, seçmen de kendi bir oyunun ne kadar önemli olduğunun farkında.
Özellikle sandığa gitmeyenler ya da gidip de geçersiz oy verenler için ikna edilmek çok daha önemli. Çünkü kendi oyunun değerini biliyor. İkna olmak için aday ve partilerden daha fazla çabayı bekliyor.
31 Mart seçimlerinde, özellikle dışarıya göç vermiş köylerde, muhtarlık seçimlerinde birkaç oyla sonuç değişebileceği için muhtar adayları büyük şehirlerden seçmen taşıdı. Çünkü her bir oyun sonuca etkisini çok net hesaplayabiliyordu.
Şimdi İstanbul için de benzer bir süreç yaşanacak. Kuşkusuz seçimlere aynı listelerle gidilecek. Yani kaydını başka yere taşıyanlar oy kullanamayacak. Ancak, İstanbul’da bir milyon 705 bin kişi sandığa gitmemişti. Bu sayının içinde ihtimal dâhilindedir ki, kaydı İstanbul’da olup da başka yerlerde yaşayan önemli bir seçmen kitlesi var.
Partilerin, şimdi tek tek, kaydı İstanbul’da olan, Türkiye içinde ya da yurt dışında yaşayan seçmenlerin beşine düşmeleri lazım. Yurt dışı ve yurt içi parti teşkilatlarını harekete geçirerek seçmen kaydı İstanbul’da olanları ikna edip getirmesi gerekir.
            ***
23 Haziran’da tekrar edilen seçimleri, iki turlu seçimlerin ikinci turu olarak görmek gerekir.
31 Mart'ta ağırlıklı olarak İstanbul’da iki aday yarıştı. Ancak ittifak adaylarının dışında, az oy alsalar da, parti adayları da bulunmaktaydı. 13 bin 729 farkı dikkate aldığımızda ittifak dışı partilerin aldığı her bir oyun önemi büyük.
Büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerinde, Saadet Partisi 103 bin, DSP 30 bin, BTP 27 bin, DP 22 bin oy almışlardı. İttifak dışı oylara baktığımızda 220 bin civarında bir sayıya tekabül ediyor. 
Bazı partiler 23 Haziran’da tekrarlanacak seçimlerde adayını çektiğini açıkladı. Ancak partiler adaylarını ister çeksin ister çekmesin söz konusu partilerin oyu iki adaydan birine yönelecek.
Sandığa gitmeyen ve geçersiz oy potansiyeline ek olarak, örneğin AK Parti için, Saadet Partisi’nin oyları önemli.
Geçmiş seçimlere bakıldığında, genellikle cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, SP tabanının Erdoğan’a İstanbul’da oy verdiği bir vakıa. Dolayısıyla, bu partinin tavan siyasetinin ötesinde, SP tabanını iknaya yönelik ince ayarlı çalışmalar sonuç verecektir.
23 Haziran’da kendi bir oyunun değerinin farkında olan seçmen önce 31 Mart seçimlerinin sonucuna bakacak. Böyle bir sonuç bekleyip beklemediğine göre bir kez daha düşünecek.
Ardından 31 Mart’tan 23 Haziran’a kadar yaşananları değerlendirecek. Partilerin ve adayların kampanyalarını tekrar bir gözden geçirecek. Örneğin 31 Mart seçimlerinde kendi partisine “mesaj verme” kaygısı ile mevcut tercihinden farklı yöne oy kullananlar, sandığa gitmeyenler ve geçersiz oy verenler olup bitenleri tekrar süzgecinden geçirecek...
Bu açılardan bakıldığında, partiler, kampanyalarında çok daha katmanlı ve ince çalışılmış stratejilerle seçmene ulaşmak zorundalar.
Yapılacak olanlar belli. Nasıl yapılacağı önemli.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.