Sürprizle karşılaşmamak için...

A -
A +
Binali Yıldırım'ı tanıyoruz. İstanbul gibi  bir şehri yönetmeye talip bir adayın tüm özelliklerinin bilinmesi tabii ki gerekiyor. Hem de en ince ayrıntısına kadar.   Binali Yıldırım, İstanbul Büyükşehir Belediyesi dönemini saymazsak, 17 yıldır toplumun gözünün önünde. Bakanlık, Başbakanlık, AK Parti Genel Başkanlığı ve Meclis Başkanlığı yapmış bir siyasetçi. Bugüne kadar her şeyi didik didik edildi. Ulaştırma Bakanlığı için yeniden görev aldığı her dönemde, Başbakanlık sürecinde ve Meclis Başkanlığına seçildiğinde Binali Yıldırım’ın farklı özelliklerine her defasında yeniden mercek tutuldu. Bilinmeyen bir yönü, saklamaya çalıştığı bir karakteri, halkla ilişkiler faaliyeti ile üzerini örtmeye çalıştığı farklı bir yanı falan yok. Şu ana kadar kendisinin de sık sık vurguladığı gibi, “taktiklere başvurmayan”“ne düşünüyorsa onu söyleyen” bir siyasetçi. Kurmaca siyasete başvurmuyor. Yani neyse o. Muhalefeti ve iktidarı ile Binali Yıldırım’ı herkes tanıyor. Binalı Yıldırım’ın icraatçı yönünü, sadece İstanbul’a yönelik büyük yatımlardaki rolünden değil, Türkiye’nin dört bir yanı için başardığı projelerinden biliyoruz. Kriz çözme becerisini ve milletle birlikte mücadelesini, 17-25 Aralık FETÖ’cü yargı darbesi girişimi ve  15 Temmuz’daki FETÖ’nün darbe ve işgal kalkışmasına kadar kritik dönemlerdeki dik duruşundan tanıyoruz. Yani İstanbul’u yönetmek için seçildiğinde bir sürprizle karşılaşmayacağız. İstanbul’u başarılı bir şekilde yöneteceği herkesin malumu. Zaten kamuoyu araştırmaları da bu söylediklerimi doğruluyor. CHP’nin adayı Ekrem İmamoğlu’na gelince… Tanınmıyordu. Hâlâ tam tanımıyoruz. İstanbul’un bir ilçesinde belediye başkanlığı yaptığı biliniyordu. Geleneksel CHP ideolojisine değil, merkez sağ siyasi anlayışa sahip olduğu söyleniyordu. Bir de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Ekrem İmamoğlu’nu İstanbul adaylığı için uzun süredir düşündüğü falan yazılıp çizilmişti medyada. Siyaseti yakından takip edenler bile, İmamoğlu’nun İstanbul’da büyük bir müteahhit ve  AVM sahibi olduğunu falan bilmiyorlardı. En azından bilseler, AK Parti’yi “Karadenizli müteahhit”ler üzerinden eleştirmezlerdi. Ya da “AVM’ler ve yeşil alan” temasıyla yaptıkları iktidar karşıtlığının dozunu, kendi tabanlarını hazırlamak için, biraz azaltırlardı. Yani sadece AK Parti’yi destekleyenler değil, CHP tabanı da tanımıyordu Ekrem İmamoğlu’nu. CHP adayı için bir imaj oluşturuldu. Hakkını teslim edelim, Ekrem İmamoğlu da söz konusu imaja uygun hareket etmek için büyük çaba sarf etti. Ancak gelinen süreçte, seçim yenilenme kararı verilinceye kadar çizdiği “cilali imaj” ile son dönemde ortaya çıkanlar arasında büyük bir fark var. Kurmaca bir söylem üzerindenkampanya makinesi” ile üretilen pozitif imajın gün geçtikçe bir adaylık simülasyonundan ibaret olduğu anlaşılıyor. Algı ile olgular arasındaki fark giderek açılıyor. Böyle olunca, doğal olarak medya, CHP adayını tanımaya dönük sorularını artırıyor. Soruları artırınca da gerçekler ortaya çıkıyor. İmamoğlu’nun Ordu Valisi için “Vali itlik yapmıştır” dediği görüntüler, tevil edemeyeceği bir açıklıkta yayınlandı. TV ekranlarından dile getirdiği gerçek olmayan iddialar, daha canlı yayın devam ederken yalanlanıyor. Gerçeklik hızla ortaya çıkıyor. Son günlerde muhalefet kesimleri ise, kendi adaylarının gerçek olmayan söylemlerine ve gösterdiğinden 180 derece farklı çıkan siyaset tarzına kızacağı yerde, medya ve gazetecilere kızıyorlar. Sadece iktidara yakın olduğunu söyledikleri gazetecilere de değil. Ekrem İmamoğlu’nun en yakın arkadaşlarından biri olan Fatih Portakal’a öfkeleniyorlar. İmamoğlu’nun Giresun Valisi'ne hakaretini doğruladığı için hedefe koyuyorlar. NTV yayınındaki “soruları almaya çalışmışlar” iddiasını İsmail Küçükkaya hemen yalanladığı için CHP adayı, “İsmail Küçükkaya işine baksın” diye atarlanıyor. Ne yani sinirlenecek, imajı bozulacak ve kurgu açığa çıkacak diye İstanbul’u yönetmeye aday bir siyasetçiye soru sorulmasın mı? Sadece onun hoşlanacağı ve imajına katkı yapacak konular mı sorulsun? Sürprizlerle karşılaşmamak için… İstanbul gibi bir şehri yönetmeye talip her adayın tüm yönlerinin seçmen tarafından bilinmesi gerekiyor...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.