AB yoğun bakımda!

A -
A +
Amerika, Çin’den ithal ettiği ürünlere %10 gümrük vergisi uyguluyor. Maksat Çin ürünlerini pahalı hâle getirerek ABD’deki satışlarını azaltmak. Böylece dış ticaret açığının daralacağı tahmin ediliyordu. Tam tersi oldu. Bu vergilere rağmen, Çin Amerika’ya daha fazla mal sattı. Rakamlar böyle diyor.
2017 yılının tamamında ABD’nin Çin’le olan ticaret açığı 375 milyar dolardı. 2018’de vergi uygulamasına rağmen bu açık 416 milyar dolara yükseldi. Çin, ABD’ye daha fazla mal satmaya başladı, para birimi Yuan değer kazandı, ticareti darbe yedi. Şubat ayında yıllık ihracatı %20.7 daraldı. Ocak ayında 39.1 milyar dolar olan ticaret fazlası şubatta 4.1 milyar dolara geriledi.. Büyük ihtimalle Çin, mart ayında dış ticaret açığı verecek.. Avrupa’daki manzara daha kötü. Ticaret savaşları büyüme hızını düşürüyor. Trump'ın Avrupa’dan ithal otomobillere vergi getirileceği tehdidi bardağı taşıran son damla oldu. Avrupa kıtasının lokomotif ülkesi Almanya 2018'de yüzde 1,5'la son 5 yılın en düşük büyümesini gösterdi. 2019 için %1.3 tahminleri yapılıyor. Ancak otomotiv sektöründeki kriz bu rakamı daha da aşağı çekebilir. Nitekim Avrupa Merkez Bankası 7 Mart’taki toplantısında Euro Bölgesi'nin 2019 büyüme tahminini %1.7’den %1.1’e, enflasyonu %1.6’dan %1.2’ye indirdi. Faiz artırımından vazgeçti, eylül ayından itibaren bankalara 2 yıl vadeli kaynak aktarımında bulunacak. Yani para verecek. Bankalar kredi stoklarının %30’u kadar borçlanabilecek. Hesaplamalara göre AB büyümesindeki yavaşlama Türk ekonomisinin büyüme hızını 2019 için yaklaşık 0.5 puan düşürecek. Görüyorsunuz bir deli bir kuyuya taş attı, kırk akıllı çıkaramıyor... Türkiye’de şirket kârları tahminleri aşıyor, yabancı yatırımcılar pozisyonlarını arttırıyor. Geçen hafta 200 milyon dolarlık hisse senedi satın aldılar. Ellerinde 34.7 milyar dolarlık stok var. Bu hareket yabancıların seçim sonuçlarından endişe taşımadıklarını gösteriyor. Ama ABD ile olan ilişkiler geriliyor. Piyasa "S-400 olayı yeni Brunson mu olacak?" sorusuna cevap arıyor.  Merkez Bankası faizi değiştirmedi. Sıkı duruş korunacaktır dedi. Ama “açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine sebep olabileceği önemle vurgulanmalıdır" ifadesini kullanınca, faizin beklenenden daha önce indirilebileceği ihtimali güçlendi, dolar yükselişe geçti. Piyasa, Merkez Bankası açıklamasından şunu anladı: Enflasyonda düşüş devam ettiği takdirde kurul politika duruşunu değiştirecek, ki şu anda zaten enflasyon düşüyor. Mart ayında da gerileme devam ederse demek oluyor ki, nisan ayında faiz indirimi gerçekleşecek. Nitekim ABD’li yatırım bankası JP Morgan da Merkez Bankası faiz kararında şahin tonun azaldığını, nisan ayında bir faiz indirimi riskini tamamen ortadan kalkmadığını açıkladı. İşte bu gelişme Türk lirasının zayıflamasına yol açtı.. Buna bir de Avrupa’daki kriz ortamı dolayısıyla doların uluslararası borsalardaki yükselişi eklenince kur 5.50 TL’ye dayandı. Yerli yatırımcılar dolar toplamayı sürdürüyor. Geçen hafta 1 milyar dolar daha aldılar, döviz mevduat hesapları 171 milyar dolara dayandı. Bu hareket kurların yükselmesinde önemli katkı sağlıyorsa da birikimlerin Merkez Bankasının brüt 100 milyar dolarlık rezervini aşmış olması  muhtemel kur şoklarına karşı önemli bir tampon oluyor..  Evet 31 Mart’a kadar piyasalardaki çorba kaynayacak. Sonrası bahar...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.