Ayakta alkışlıyoruz!

A -
A +
 
 
Koronavirüs dünya ülkelerinin sağlık sistemlerinin ne durumda olduğunu gözler önüne serdi. Koskoca Amerika duman oldu!.. Avrupa sefilleri oynuyor... Ne doktorları yeterli ne de sağlık elemanları... Hastalar koridorlarla ölüme terk ediliyor. ABD Rusya’dan sağlık malzemesi kabul eder hâle geldi. Yetişmiş uzman ve sağlık personeli arıyor. Hastanelerde yer kalmadı. New York’ta parklarda çadır hastaneler kuruluyor. Mükemmel bir sağlık sistemine sahip Türkiye Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere uluslararası kuruluşlar tarafından gıpta ile izleniyor. En büyük kazancımız 2003 yılından itibaren uygulamaya konulan Sağlıkta Dönüşüm Programını başarıyla tamamlamış olmamız. 165 bin doktorumuz, 200 bin hemşiremiz var. Türkiye 30 bin erişkin yoğun bakım ünitesine sahip... Yatak kapasitemiz 250 bin. Türkiye’de 100 bin kişiye 40 yatak düşüyor. ABD’de bu rakam 34, Almanya’da 29, İtalya’da 12, Fransa’da 11, İspanya’da 9, Japonya’da 7, Çin’de 3... 
İşte bu fark dünyada eşi benzeri bulunmayan dev şehir hastanelerine sahip olmamızdan kaynaklanıyor. CHP’nin "ne ihtiyacımız var, boşa para harcıyoruz" diyerek küçümsediği o muhteşem eserler bugün ülkemizin en büyük gurur kaynağı oldu, vatandaşlarımıza hizmet ediyor. Bunlar olmasaydı, salgına yakalananlar aynen İspanya’da olduğu gibi hastane koridorlarında can verirdi. İşte bu yüzden ülkemiz salgından en az etkilenen nadir ülkelerden biri. Şehir hastanelerinin mimarı Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ı ayakta alkışlıyoruz. İşte bu yüzden koronavirüs ile mücadele sürecinde toplam 88 ülke ekipman talebinde bulunuyor. Biz de ihtiyaç fazlası ürünlerimizi Türk Bayrakları ve Cumhurbaşkanlığı forsunu yapıştırarak gönderiyoruz. Almanya ve İngiltere dâhil İtalya ve İspanya ile birlikte 30’a yakın ülkeye malzeme tedariki sağladık. Bizi Avrupa Birliği'ne almayanlara ders verdik!..
Test sayısı ile vaka sayısı arasındaki oran düşüyor. Evde kalarak sebebe sonuna kadar yapışırsak, inşallah kısa sürede bu sıkıntıdan kurtulacağız. Hükûmet tüm imkânlarını seferber etti. Kısa çalışma ödeneği devreye sokuldu. Ücretsiz izne çıkarılanlara 3 ay süreyle işsizlik fonundan destek sağlandı. 3 ay süreyle vatandaşın kullandığı elektrik ve doğalgaz saatleri okunmayacak, geçmiş tüketim ortalamaları esas alınacak. 2 milyon muhtaç aileye 1000 liralık yardımlar evlerine PTT dağıtıcıları tarafından ulaştırılıyor. Borçlar 3 ay süreyle ertelendi. Merkez Bankası tahvil alımına başlayarak bankaların nakit ihtiyacını giderdi. 50 milyar liralık kredi garanti fonu devreye sokuldu ihracatçıya aldığı kredileri geri ödeme süresi 120 günden 240 güne çıkarıldı. Halk rahat nefes aldı, reel sektör rahatladı, bankalar kurtuldu...
Koronovirüs dünya ekonomisini kelimenin tam anlamıyla felç etti. En büyük darbeyi yiyen ABD’deki gerçek yıkım %30 daralmayla ikinci çeyrek sonunda ortaya çıkacak... Kapitalist sistem çöküyor... Zenginlerin servetleri mum gibi eriyor. İstihdamda korkunç bir daralma var. İşsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı iki haftada 10 milyona dayandı. En iyimser tahminle iki haftada 200 bin kişi hayatını kaybedebilir. Bu sayının 1 milyona ulaşması işten bile değil...
ABD ekonomisinin yıkılmasıyla dolar rezerv para olma özelliğini kaybedecek. Avrupa Birliği dağılacak. Altına dayalı yepyeni bir para sistemi ile kurulacak. Ülkeler teknokratlardan oluşan uzmanlar kurulu tarafından yönetilecek. 5 G teknolojisi hayatımıza girecek. Teknik ve bilimsel gelişmelere ayak uydurmadan ve bilimsel doğruları dikkate almadan kimse ayakta kalamayacak, gelişemeyecek. Büyük ekonomik krizler büyük reformlarla aşılır...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.