Türkiye'nin taşı toprağı altın!

A -
A +
Herkes vatandaşın dolar aşkından bahsediyor. Ama altın servetini gören yok. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 16 Ocak 2017’de yaptığı "Döviz yerine altın alın" çağrısına uyan vatandaşların yüzü gülüyor. Nasıl gülmesin o tarihte 128 liradan aldıkları gram altın bugün 465 liraya tırmanmış durumda. 1 gramda 337 lira yani %263 oranında kâr ettiler. İşte bunun için yılbaşından bu yana bankalardaki altın rezervlerini 189 ton arttırarak 500 tona çıkardılar. 
Evet yanlış duymadınız, Türk halkının bankalarda şu anda 32 milyar 586 milyon dolar tutarında altın rezervi var. 1 kilo altın 65 bin dolar olarak hesap edildiğinde karşılığı 500 ton ediyor. Sadece geçen hafta 4 milyar 400 milyon dolarlık altın almışlar. Bunlar kayıtlı hesaplar, bir de bunun en az yarısı kadar kayıt dışı olduğunu varsayacak olursanız kasalarda, banka hesaplarında, hanımların kollarında boyunlarında parmaklarında ve de yastık altında en kötü ihtimalle 2 bin ton altın sahibiyiz. Yahu İstanbul’un değil Türkiye’nin taşı toprağı altın olmuş da haberimiz yok mu? Hayır, bal gibi var. Altın kara gün dostudur, krize karşı sigortadır, tasarrufun anasıdır. 
Türk halkı altınla geleceğini sigortalıyor, krizlere karşı kendini büyük güvence altına alıyor. Hükûmetin bu büyük serveti ekonominin çarkları arasına katması için önünde tarihî bir fırsat var. Enflasyonu ikiye katlayan altın sertifikası mı çıkarırlar, dev kamu şirketlerinden altın hisse mi verirler bilmiyorum, ama bildiğimiz bir şey var, Türkiye’de merkez bankası ve vatandaşın elinde bin tondan fazla ve bugünkü kur üzerinden tam 100 milyar dolara yakın altın servetimiz var.
Altın son 1 ayda dünya borsalarında jet hızıyla yükselerek 2.075 dolara tırmanınca herkes trene yakaladığı yerden bindi. Gerçi geçen hafta Rusya’nın aşıyı buldum çığlığı ile bu aşırı yükselişin kazançları realize edildi, ons 200 dolar düştü. Ama yine yön yukarıyı gösteriyor. Peki vatandaş altına hücum ediyor da Merkez Bankasının eli armut mu topluyor. Olur mu öyle şey.. O da sessiz sedasız dünya merkez bankalarının yolundan gidiyor. Dolardaki oynaklığa karşı altın rezervlerini güçlendiriyor. 27 Aralık 2019’da resmî altın rezervimiz 25 milyar 79 milyon dolardı. O zaman 1.517 dolardan işlem gören onsa göre 1 kilo altın 48 bin 770 dolar ediyordu… Buna göre 2019 sonunda Merkez Bankasının kasasında 514 ton altın vardı. 7 Ağustos itibarıyla Merkez Bankasının toplam altın rezervleri 45 milyar 230 milyon dolar oldu. Banka 7 ayda bu hesaba göre 182 ton altın satın aldı, toplam altın rezervleri 696 ton altına ulaştı. ABD’nin 8 bin, Almanya’nın 3 bin, Rusya’nın 2 bin ton altınına karşı bizim de bu gidişle 2 yıl sonra 1.000 ton altınımız olacak.  
Dünyayı temelinden sarsan tarihte görülmemiş ekonomik krize yol açan pandemiye rağmen Türkiye’deki döviz rezervleri azalmamış aksine 7 ayda 13,9 milyar dolar artmış. Nasıl mı? Onu bilmem, ama rakamlar diyor ki; yılbaşında Merkez Bankasının brüt rezervleri 3 Ocak 2020’de 77 milyar 953 milyon dolardı. Bugün ne kadar (7 Ağustos’ta) 91 milyar 824 milyon dolar. Arada ne kadar fark var? 13 milyar 871 milyon dolar. Hani azalmıştı, hani rezervler eksiye düşmüştü, Türkiye borçlarını ödeyemez duruma düşmüştü. Rakamlara inanmayanlar Merkez Bankasının resmî sitesine girip oradan rahatlıkla görebilirler. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın çarşamba akşamı yaptığı özel açıklamaları dikkatle izledim. Sayın Albayrak son derece isabetli bir tespit yaparak ekonominin yarısı rakam, yarısı algıdır, dedi. Benim bu yazdığım rakamları kriz lobisi de buz gibi biliyor, ama niyeti kötü milleti kandırarak, ekonomiyi yerden yere vurarak insanları paniklettirip TL'den kaçırıyor. Amaçları: başlatılan millî bağımsızlık hareketini engellemek. Asla başaramayacaklar Türkiye gümbür gümbür büyüyor…
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.