Büyüme deyince ne anlıyorsunuz?

A -
A +
Delta varyantından ağır darbe yiyen Pekin hükûmetinin komünizm damarı kabardı. İçine kapanıyor. Hızla büyüyen ve çok yüksek kazançlar elde ederek kapitalist yapıya bürünen dev teknoloji şirketlerini kamulaştırma hareketi başlattı. Ayrıca ekonomiden eğitime kadar onlarca sektörde yeni düzenlemelere gidiliyor. Bu gelişmeler karşısında ülkedeki büyüme hızı yavaşladı. Türkiye yurt dışı pazarlara ulaşımda büyük avantaj yakaladı. Avrupa ekonomisinin güçlenmesi turizmin canlanması, ihracattaki büyük artış ile güçlü büyüme potasına girdik. Banka ve sanayi şirketlerinin ikinci çeyrek kazançlarında tahminlerin çok üzerinde artışlar yaşanıyor. Bankalarımız artık uluslararası piyasalardan daha rahat ve daha ucuz maliyetle borçlanabiliyor. Yabancı yatırımcı, tahvil ve hisse senetlerinde pozisyon almaya başladı. Sermaye Piyasası Kurulu 20 Ağustos’a kadar 21 halka arza onay verdi. Artık şirketlerimiz kredi kullanarak değil, hisselerini halka satarak öz kaynakla büyüyor. Ekonominin sağlıklı yapıya kavuşması için en doğru hareket hayata geçirildi. Türk varlıkları değer kazanıyor. Borsa İstanbul 1.500 puana koşuyor, kurlar gevşiyor. Ağustos başında 75 dolar olan Brent petrol, Çin’de üretimde görülen yavaşlamadan sonra 65 dolara geriledi. Petrolde 10 dolarlık düşüş enerji faturamızı 4 milyar dolar azaltıyor.  
Ekonomik büyümenin öncü göstergesi olan imalat sanayi performansında en hızlı ve güvenilir referans kabul edilen İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat endeksi 54,0’e yükselerek yılın zirvesine çıktı. Faaliyet koşullarında çok güçlü iyileşme var. Kısıtlamaların gevşetilmesi müşteri talebinde büyük artışa yol açtı. Uluslararası talebin güçlenmesiyle yeni ihracat siparişleri hızlı artış gösterdi. Türkiye dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi oldu ama halka yansımadı diyorlar.. Bakın büyüme demek, vatandaşın para içinde yüzmesi demek değil. Yaşam tarzının iyileşmesi demek. Herkes çalışır, çırpınır, kısmeti kadar kazanır. Kanaat eden doyar, etmeyen isyan eden, gayrimeşru işe soyunan hapsi boylar. Bu iş böyle.. Bakın, oturduğunuz yerden parmaklarınızla dünyanın her köşesine ulaşıyor musunuz?. Şirketlerimiz sanal ortamda mallarını pazarlıyor, satıyor, parasını tahsil ediyor mu; Tüm banka işlemleri sanal ortamda gerçekleşiyor mu? Vatandaşın verdiği siparişler, kapısına geliyor mu? Otobüs, uçak, vapur biletlerini akıllı telefonla alıyor, istediğiniz günde seyahat edebiliyor musunuz? E-Nabız sistemi ile aşılar dâhil tüm sağlık problemlerinizi yıldırım gibi çözüyor musunuz? Bir telefonla ayağınıza taksi geliyor mu? Bugün ülkede 84 milyon cep telefonu var. Ailenin her ferdi kullanıyor, ilk okul çağındaki çocuklar bile.. Bunlar nasıl alındı? Bu sistem nasıl kuruldu? İşte büyüme budur, sosyal refah payı böyle yükselir. AK Parti hükûmeti 20 yılda Türkiye'yi yüz binlerce kilometre fiber altyapıyla donattı, uydular vasıtasıyla tüm vatandaşlarını internete kavuşturdu, güçlü sağlık sistemiyle pandemiden kurtardı, savunma sanayiinde tarih yazdı, 20 yılda ülkeyi uzay çağına çıkardı. Nankörlük etmeyin teşekkür edin.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.