Kanun bile var ama Federasyon korkuyor!..

A -
A +

Federasyonlar bile” ne yazık ki, “spor suçları ile ilgili olarak yapmaları gerekenleri” yapmıyorlar; YA-PA-MI-YOR-LAR!..

Millet Meclisinde 3 Mart 2011’de kabul edilmiş bir kanun var; 14 Nisan 2011’de de Cumhurbaşkanı tarafından imzalanmış ve Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bir kanun. Adı da, “Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair 6.222 sayılı Kanun.”
Şikeden, teşvik primine, dopingden, saha içi ve dışı şiddete kadar “spor suçlarını” kapsayan “yapanlara, yaptıranlara, teşvik edenlere, gerekli önlemleri almayan, görevlerini yapmayanlara ‘para ve hapis cezalarını öngören’ bir kanun” bu!..
Bu kanunla ilgili yönetmelik de çıkarılmış ve yürürlüğe konmuş…
Buraya kadar “hukuken ne yapılması gerekiyorsa o yapılmış”, tamam da, “iş fiiliyata, uygulamaya gelince” gördüğümüz odur ki; “unutulmuş”; ne acıdır ki, “neredeyse” ve haklı olarak “çöp kutusuna atılmış” diye yazacağım ama, kalemim varmıyor!..
Bıraktım Cumhuriyet Savcılarını, “Spor Federasyonları bile” ne yazık ki, “spor suçları ile ilgili olarak yapmaları gerekenleri” yapmıyorlar; YA-PA-MI-YOR-LAR!..
Haftalardır, “on binlerce taraftarı birbirine katacak” sözlü savaşlar var; tertip var, tahrik var, teşvik var; hedef alınan kulüpler, başkanlar var, hatta “Federasyonların kendileri” var; bıraktım 6.222 sayılı Kanun’u, kendi çıkardıkları “Ceza yönetmeliklerini uygulamaktan korkan” federasyonlar var!..
Dahası daha da kötü; “Federasyonların ceza yönetmeliklerindeki cezalı / yasaklı maddeleri, ‘kulüpleri göre / kişilere göre’ yorumlayan, uygulayan Hukuk / Disiplin / Tahkim Kurulları” var!..  Elbette, “Federasyonlar özerk” ama söz konusu “güvenlik olunca” elbette devletin de “denetleme hak ve yetkisi” var!..
Spor Genel Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Bakanlığı başta, İçişleri Bakanlığı’nın ve de Adalet Bakanlığı’nın  ilgili ve yetkili makamları gerekli uyarıları ve uygulamaları yapmalılar; Cumhuriyet Savcıları başta!..
Şimdi “bu hafta” Trabzon’daki maçta, “saha içinde, saha dışında ‘şiddet’ olayları çıkarsa”; baş sorumlu kim olacaktır; “görevlerini yapmayan” Federasyon ve kurulları!..
“Zorlu toplantısı” ile “kendini “sütre gerisine çeken” ve “yapması gerekenleri yapmayan” bir Federasyon’la karşı karşıyayız. “Kulüp başkanları arasındaki ‘ağır’ söz savaşını ‘sudan bir açıklama ile’ geçiştiren”, taraftarları “şiddete tahrik eden ve hazırlayan” kavga için “Görmedim / Duymadım” diyen bir Federasyon!..
Bu tablo, sadece, “Federasyon Başkanı’nın ağır söz kavgası yapan başkanlardan birinin kulübünde yıllarca yöneticilik, başkan vekilliği yapması” ile izah edilemez; “başka” bir şey daha olmalı!..
Federasyonu “sindiren” ve “yapması gerekeni yapmaktan alıkoyan” bir sebep!..
Ne olabilir; bu soruya cevap verebilmemiz için “MHK Başkanı’nın ‘İkna ettim’ dediği, Kulüp Başkanı’nın ise ‘İkna olmadık’ açıklamasını yaptığı” Zorlu toplantının konuşma kayıtlarının önümüze gelmesi gerek!..
“VAR konuşmalarını açıklamaktan kaçan” bir Federasyon var karşımızda, Zorlu toplantısında nelerin konuşulduğu “Dört kişinin arasında” kalmaya mahkûm!..

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.