‘Vurun abalıya’ cesurları!..

A -
A +

F.Bahçe’nin bu duruma gelmesinde birinci sorumlu Erol Bulut mudur, hayır! Sorumlu Başkan ve Sportif Direktör’dür…

Elbette, Fenerbahçe’nin “puan cetvelinin en dibinde olan, ligin en az ol atan ve en çok gol yiyen, eksi 27 averajlı” takımı Gençlerbirliği’ne, hem de “kalesi Kadıköy’de yenilmesinde” teknik direktör Erol Bulut’un “önemli ölçülerde sorumluluğu” vardır!..
Ama “birinci sorumlu” mudur; hayır!..
Peki, “ikinci sorumlu” mudur; gene hayır!..
Zira, “sorumluluk ararken” sadece bu maça değil, “Fenerbahçe’nin bu sezondaki maçlarının tümüne bakmak” ve “ona göre sorumlu aramak” gerekir!..
Sezona girerken, “artı” ocak ayı transferinde “kurulan kadronun” hem de Fenerbahçe medyasının destanlar yazarak alkışladığı, “ligin peşin şampiyonu olarak gördüğü” kadronun sorumlusu kimlerdir; Ali Koç ve Emre Belözoğlu ikilisi…
Peki, “böyle bir kadroya, teknik direktör olarak genç ve ancak ‘iki Anadolu takımında’ hocalık yapmış, ‘büyük takım tecrübesi olmayan’ bir hocayı getiren” sorumlular kimlerdir; Ali Koç ve Emre Belözoğlu!..
Peki, “böyle bir kadronun başına, ‘özlenen ve beklenen şampiyonluk iddiası ile lige başlaması için’ gerekli olan ‘büyük / tecrübeli’ bir hocayı getirmeyen” sorumlular kimlerdir; Ali Koç ve Emre Belözoğlu!..
Bir “peki” daha; “böyle” bir hoca, “Emre Bözoğlu’nun elinin altında ve de ‘etrafı onun adamları ile çevrili olarak görev yapmayı” kabul eder miydi; hayır!..
“Pekiler” devam ediyor; “böyle bir hocayı ‘elinin altında olmayacağı ve önüne geçeceği için istemeyen ve Erol Bulut’u isteyen” kimdir; Emre Belözoğlu!..
Bir “peki” daha; “bunca milyon avrolar dökülerek kurulan ‘Avrupa / Amerika / Asya / Afrika karması gibi’ bir kadronun ‘en tepe yönetimine futbolu yeni bırakmış, böylesine ağır bir görevde daha önce bir gün bile bulunmamış’ Emre Belözoğlu’nu “sportif direktör” olarak getirip, hem de ‘tam yetki veren” kimdi; ülkenin en büyük holdinginin başında görevler alan “tecrübeli” bir yönetici; Ali Koç!..
Peki, “baş sorumlu olan” bu ikilinin yaptıkları 23 “yeni” transferden ortaya “şampiyonluğu getirecek bir 11 çıkabilmiş midir”; hayır, onca adam alındı, takımda bariz  stoper (gol kesen) ve santrfor (gol atan) eksiği vardır. Gelinen noktaya bakın; “kaç maç” ‘tutan’a dua edildi!..
Peki, “bu kadro ve bu sistem içinde getirdiğiniz” teknik adamın etrafında “onun zaman zaman ‘bunaldığında dertleşeceği, sırlarını, sorunlarını paylaşacağı, inandığı, güvendiği bir iki yardımcı olması gerektiğini bile düşünmeyen”, onu Emre Belözoğlu ekibinin ortasında “yapayalnız bırakan” kimlerdi; Ali Koç ve Emre Belözoğlu!..
Peki, “ortada böyle çok açık bir tablo varken”, neden hâlâ anlı ve de şanlı spor medyamızın ekranlarında sütunlarında, “bir elin beş parmağı kadar olan” istisnalar hariç, “bütün sorumluluk Erol Bulut üzerine” hem de “Vurun abalıya” haykırışlarıyla yüklenir; yoksa “cesaret mi” tükenmiştir?..
Herkes bilmelidir ki, Erol Bulut gitse de, gönderilse de, yerine gelecek hoca “sportif direktöre hesap vermeyecek bir hoca olmadıkça”, bu acı tabloya “daha başka hocalar” da “paraf” atacaklardır!..
Evet, asıl “imza sahipleri, ‘futbolu yöneten’ bu sistemde ısrar ettikleri” sürece!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.