Elmas, Epözdemir, Terim triumvirası!..
Galatasaraylı arkadaşlarım, okuyucularım diyorlar ki; "Başkan Burak Elmas'a ve Fatih Hoca'ya çok yükleniyorsun, biraz zaman tanı…"
Madde 1; Fatih Hoca'ya 'gazetecilik ve spor yazımı' hayatımda "kimseye tanımadığım zamanı tanıdım" sadece ben değil bütün Galatasaraylılar tanıdı. "Yeni bir üç yıl isteyecek kadar, kaç yıldır takımın başında olduğunu unutmuş' bir teknik direktöre daha ne kadar zaman tanımak gerekiyor" acaba?..
Başkan Burak Elmas'a gelince… O "kendisine zaman tanımıyor" ki, biz ona zaman tanıyalım.
Haklı eleştirilere tahammülü yok, "uyarılara kulak asmıyor", kaptırmış kendini "Fatih Hoca lodosu ise, Liseciler poyrazına" oradan oraya gidip geliyor.
İş, "Marcao rezaletine gelince", hem de Fatih Hoca ile beraber düet yapıyor; "Bu bir aile içi meselesidir, kol kırılır yen içinde, kimseyi ilgilendirmez, biz içimizde hallederiz!.."
Ama "bazı konularda zora girilince" birdenbire "ne aile kalıyor", ne aile içi çözüm… Böyle durumlarda "dünya duysun" diye, "sorumluluğu Mustafa Cengiz yönetiminin üzerine yükleyen" açıklamalar yapmak serbest; "asıl aile ve yen içinde kalması gerektikleri" hâlde!..
Mesela, "transferlerin taraftarın beklediği zaman ve seviyede yapılmamasına mazeret" olarak, Başkan diyor ki; "Futbol Federasyonu harcama limiti 50 milyon TL, Bankalar Birliği Sözleşmesi limiti 100 milyon TL aşılmış!.."
Ya, Başkan'ın "Oğulcan olayında Galatasaray'ın ne kadar haklı olduğunu" anlattığı… "Federasyon'un, Rizespor kanalı ile konuyu çözecek sözleşmeye yeni maddeler ilave ettirerek Galatasaray'a baskı yaptığı" üzerine kurulu uzun konuşmasında… "TFF'ye savaş ilan edildiği" açıklamalarının arasında Galatasaray Başkan Yardımcısı Rezan Epözdemir'e söz verdiğinde ortaya çıkan "skandal" tablo?!.
"Galatasaray haklıdır" basın toplantısında, hem de avukat olan Başkan Yardımcısı diyor ki; "… Biliyorsunuz önceki yönetim döneminde bir transfer süreci yaşanmıştı Oğulcan Çağlayan transferine ilişkin olarak, hukuk birimiyle ilgili hiçbir mütalaa alınmamış. Oyuncunun avukatı bizatihi fesih sürecini yönetmiş…" Ve… "Nokta" şu cümle ile konuluyor; "… İç işleyiş bakımından baktığınızda düğme baştan yanlış iliklenmiş."
Başkan'ın da, Başkan Yardımcısı'nın da "önceliği", görülüyor ki, "çözülemeyen problemlere mazeret ve bahane üretmek için" Mustafa Cengiz yönetimine yüklenmek ve "fatura çıkarmak!.."
Şimdi Federasyon diyecek ki ve de nitekim Rizespor, bir açıklama yaparak "haklı olarak" dedi ki; "… Henüz 2019-2020 sezonu bitmeden oyuncunun transferine müdahil olduğunu kabul edip 'ceketin düğmesinin yanlış iliklendiğini' söyleyen Galatasaray gibi büyük bir camianın ve hukuktan sorumlu başkan yardımcısının, kulübümüzü bir tartışma ortamının içine çekmeye ve bunun üzerinden manipülasyon yapmaya çalışması yakışıksızdır."
Bakalım Futbol Federasyonu, "baştan yanlış ilikleniş düğme" için ne diyecek ve de "Başkan’ınız söyledi, harcama limitini aşmışsınız" diyerek ne zaman soruşturma açacak?..
Bitmedi, bir sorum daha var; pazartesi geceki maçı seyrettikten sonra, Fatih Hoca için "zaman tanınmalı" diyen Galatasaraylılar, acaba ne düşünüyorlar?..
Bilmem ki, Galatasaray, "ilk 11 istikrarını yakalayamamış 'torba kadro', final pasları disiplinini bile sağlayamayan bir 'çorba taktik' ve geri / yan / kaleciye pas 'müzmin' hastalığından kurtarılamamış defansı ile" Randers'ı eleyebilir, Kasımpaşa'yı 3 puan alarak geçebilir mi?..