KARTAL'IN ŞAMPİYONLUK MAÇI

A -
A +

Dev derbi öncesi Ömer Çetin Engin iki takımı analiz etti

Beşiktaş çok formda... Takım Josef'in gelmesiyle birlikte belirgin bir yukarı ivme yakaladı. Niye özellikle Josef. Bunu G.Saray maçı öncesi de yazmıştım. "Josef'in takıma katılması sadece kontra veya yerleşim hatalarından gol yeme sayılarını düşürmedi, Atiba'nın ofansif yönünün de ortaya çıkmasını sağladı. Ati bu sezon bir sakatlık olmazsa muhtemelen Beşiktaş'taki gol ve asist rekorunu kıracak" demiştim.

KARTAL BOĞUYOR

Dikkat ederseniz Sergen Yalçın takımda on numaraya ihtiyaç duymuyor. Ne Ljajic, ne Mensah ne Oğuzhan'ı aramıyor Beşiktaş. Günümüz futbolunda yoğun hücum pres, ön alanda farklı atak varyasyonları geçerli. İki numaralı bölgeden oyunun iki yönünü iyi oynayan futbolcuların zamanı artık. Sergen Hoca takımına bu yapıyı oturttu. Kartal deyim yerindeyse rakibin pestilini çıkarıyor. Müthiş bir ön alan baskısı yapıyorlar. Rakip takımları hataya zorluyorlar. Bu hücum şekli yüksek enerji gerektiriyor ve kondisyoner Marrone işte bu noktada perde gerisinde işini üst düzey yapıyor.

BEŞİKTAŞ BASKIYLA BAŞLAR

Bu futbol tarzında ani rakip ataklarında arkada pozisyon bilgisi iyi oyuncular vazgeçilmezdir. Josef işte bu noktada büyük iş görüyor. Atiba'nın da bir ayağının arkada olduğunu düşünürsek Kartal çekinmeden saldırabiliyor. F.Bahçe karşısında da Beşiktaş'ın önde baskıyla başlayacağını düşünüyorum. F.Bahçe'nin sezon başından beri verdiği defansif açıkları da düşününce derbide erken bir gol görme ihtimalinin yüksek olduğunu düşünüyorum.

ABOU DURMUYOR

Aboubakar çok formda. Ghezzal asistlerine devam ediyor, sol çizgide Larin her en tabelaya etki edebilme özelliğini koruyor. Beşiktaş ligde üst üste 6 maç kazandı. Yarın da derbinin kesin favorisi. Elbette ki derbilerin havası farklı ve her sonuç çıkabilir. Fakat Sergen Hoca'nın yüksek tansiyonu yönetme kabiliyeti var. Stresli maçlarda ne yapılması gerekiyorsa telaşsız isabetli kararlar verebiliyor.

Beşiktaş eğer F.Bahçe'yi mağlup ederse şampiyonluk yolunda büyük avantaj yakalayacak. G.Saray'ın Rize'ye kaybetmesiyle birlikte puan farkını daha da açacak. Kaldı ki Kartal BAY haftasını geçti yani G.Saray'dan iki, F.Bahçe'den bir maç eksiği var. Derbide üç puanı alması halinde G.Saray'a bir maçı eksik olmasına rağmen 5 puan fark atacak. Cimbom'un BAY geçeceği haftada da kazanacağını düşünürsek aslında 8 puanlık fark demek bu. Aynı şekilde F.Bahçe'ye de 11 puanlık fark atmış olacak ki Beşiktaş şampiyonluğa çok yaklaşacak. Sergen Hoca bu fırsatı kaçırmaz.

HÜCUM VERİLERİ

Şimdi 29 haftada Beşiktaş'ın hücum verilerine bakalım.


Golcüler sıralaması:

Aboubakar 15 (üç penaltı)... Ayrıca 5 asist

Ghezzal (12 asist)

Larin 14...ayrıca 4 asist

Atiba 4

Mensah 4 (biri penaltı)

N'Koudou 3

Belirgin şekilde gollerde üç isim var... Aboubakar, Larin ve asistleriyle Ghezzal... Diğer oyuncuların gol yüzdesi düşük. Bu aslında iyi bir durum değil... Bu üç ismin iyi marke edilmesi durumunda Beşiktaş kalan haftalarda sıkıntı yaşayabilir...

Sağdan atakla 17 gol buldular... Rosier, Ghezzal kanadı sezon başından beri iyi çalışıyor.

Soldan atakla 12 gol buldular... N'Sakala ve Rıdvan dönüşümlü sol bek oynadılar... Önlerinde genelde Larin forma buldu ve çok verimliydi... Sergen Hoca geçen 29 haftada N'Koudou'yu hamle oyuncusu olarak kullandı.

Ortadan atakla 13 gol buldular... Bu da verimi gösteriyor...

Kartal kontratakla 8 gol kaydetti ki Beşiktaş gibi önde oynayan takım için hiç  fena bir rakam değil... Demek ki rakibini taktiksel olarak üstüne çekmeyi de başarıyor...

Kartal 11 kafa golü atarken, 5 de penaltı golü buldu. Uzaktan şutla 5, organize atakla 10 gol attılar. On sekiz içi becerisinden de 12 gol çıkardılar. Beşiktaş'ın duran toptan 4 gol bulabilmesi buna çalışmaları gerektiğini gösteriyor. Caner ve Gökhan'ın gidişiyle bu organizasyon düştü normal olarak... Rosier ve Rıdvan daha çok dikine giden bekler...

BULUT'UN SON MAÇI MI?

F.Bahçe'nin derbiyi kazanmaktan başka bir ihtimali yok. Mağlup olması halinde sarı lacivertli takım bir sezonu daha kaybetmiş olacak. Sadece o mu, eleştirilerin merkezindeki Teknik Direktör Erol Bulut da sarı lacivertli kariyerine son vermiş olacak diye düşünüyorum.

BİTMEYEN DEFANS KÂBUSU

Sarı Kanarya sezon başından beri hızlı futbol oynayamıyor. Erol Hoca Alanya kariyerindeki rakip takımı karşılayan ve ani ataklarla gol bulan futbol anlayışını sürdürmeye çalıştı. Fakat F.Bahçe gibi büyük takımlarda bu anlayış prim yapmaz. Büyük takımların futbolu önde boğucu baskı ve rakibi hataya zorlayan anlayıştan ibarettir, taraftar başka bir seçeneği kabul etmez. Kazansanız da kabul etmez. Sergen Yalçın Beşiktaş'ın başına geldiğinde ilk yaptığı açıklamalardan biri de buydu. Oyunu rakip sahada oynayacaklarını ifade etti. Cesaretle bu futbolu takımına aşıladı. Oysa ki Abdullah Avcı'dan eline kalan kadro, onun da Başakşehir deneyiminde yaptığı gibi hızlı çıkışlara yatkın oyuncu topluluğuydu.

Şimdi F.Bahçe'nin 29 haftalık savunma raporuna bakalım.

Savunma hataları:

Tisserand 9 (iki penaltı yaptı)

Lemos 7 (bir penaltı yaptı, bir de kırmızı kart gördü)

Gökhan Gönül 5

Caner 5

Serdar Aziz 5 (bir penaltı yaptı, bir kırmızı kart gördü)

F.Bahçe sadece 1 kontra golü yedi... Bu da takımın kendi sahasına sık sık gömüldüğünü gösteriyor.

Duran toptan 4 gol yediler.

Sol savunmadan 3 ve sağ savunmadan 4 gol yediler.

Ortadan bloktan 11 gol yediler... F.Bahçe belirgin şekilde ortadan gol yiyor... Rakipler tandem sıkıntısını çözmüşler...

5 penaltı golünü ağlarında gördüler.

On sekiz içi adam tutma sıkıntısı: 13. haftaya kadar 10 gol yemişlerdi... 13-29 hafta arası sadece 2 gol yediler. Bu hasarı biraz giderdikleri görülüyor. Tabi ki bunda yeni transfer Szalai'nin payı büyük.

13. haftaya kadar 6 kafa golü yemişlerdi... 13-29 hafta arası hiç kafa golü yemediler.

Erol Hoca'nın dikine atakta çok etkili olan Abobukar'a özel tedbir alması şart. Çünkü bu oyuncu kısa mesafede de çok becerikli. Adam eksiltip sert şutlarıyla gol bulmasının yanı sıra orta alana gelip pas istasyonu görevini de iyi görüyor.

Larin'in sol çizgiden içeri dalışları derbinin sonucu üstünde etkili olur diye düşünüyorum. Kanadalı bölge değiştirerek de defans arkasında sızabiliyor. F.Bahçe'nin öne çıktığı bölümlerde Sergen Yalçın defans arkasına ani ataklar yaptıracaktır.

FENER ÜZERİNE ÇEKER

Erol Hoca'nın gol yememe anlayışıyla maça başlayacağını tahmin ediyorum. Ani ataklarla gol bulmaya çalışacaktır. Fakat Vida ve Welinton iyi form tuttu. Kartal'ın kompakt oyun anlayışı son haftalarda dikkat çekici şekilde oturdu. Kolay kolay hata yapmıyorlar. Sergen Yalçın'ın ani rakip ataklara karşı sol bekte Rıdvan'a forma vermesi daha mantıklı. N'Sakala çok hata yapıyor, Rıdvan ise seri ve süratli bir oyuncu. Karşısında Osayi Samuel'in olacağını düşünürsek Rıdvan tek seçenek olarak duruyor.

Orta sahada Josef ve Atiba'nın varlıklarına karşı; F.Bahçe'de Gustavo-Ozan ikilisi ve önlerinde Pelkas'ın forvet arkası oynamasını bekliyorum.  Erol Hoca'nın Yunan oyuncuyu sol çizgide oynatmak gibi bir hataya daha düşmesini beklemiyorum.

F.Bahçe'nin 29 haftalık hücum raporu şöyle:

Golcüler sıralaması:

Thiam 7

Pelkas 5..............ayrıca 6 asist

Caner 6 asist

Ozan Tufan 4.........ayrıca 6 asist

Cisse 4

Samatta 4

Valencia 4

Sarı Kanaryalar sağdan atakla 13, soldan atakla 8 gol buldu. Orta  bloktan 13 defa ağları havalandırdılar. 6 penaltı golü atarken, organize gol sayıları 10. Düşük bir rakam bu da F.Bahçe'nin ani çıkışlarla gol bulduğunu gösteriyor. On sekiz içi becerisiyle 12 gol atarlarken, duran toptan 12 defa rakip ağları havalandırdılar. İlk 13 haftada 6 kafa golü atan sarı lacivertli takım sonrasında sadece 1 gol bulabildi... Rakip takımlar F.Bahçe'nin duran top organizasyonlarını son 16 haftada çözdü haliyle.

Beşiktaş'ta 15 gollü Aboubakar ve 14 gollü Larin'in varlığını düşününce, sarı lacivertli takımın golcülerinin yetersizliği dikkat çekiyor. Erol Bulut'un takımı 3. bölgede gol organizasyonlarında verimsiz olduğu gibi, atakları sonuçlandırmakta da yetersiz. Bu durumda iş bireysel çabadan gol bulmaya kalıyor. İşte onun için F.Bahçe'de gol atanlar çok fakat oyuncuların gol sayıları az.  Bu da takım oyununun kalitesizliğini gösteriyor.

Kısacası futbolun gereklerini yerine getirmekte Beşiktaş rakibine önemli fark atmış durumda. Derbide Beşiktaş kazanırsa şampiyon olur, F.Bahçe kaybederse sezon onlar için şimdiden biter ve yeni teknik adam arayışını başlar... Sarı lacivertliler için sezonun ve hocanın devam etmesi Trabzon deplasmanında olduğu gibi üç puana bağlı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.