Film Erzurum'da kopmuştur!

A -
A +
Medyadaki Engin Baytar ve Cüneyt Çakır eleştirilerini toplasanız; hakem, futbolcudan en az iki kat fazla eleştirilmiştir. 12 AĞUSTOS DA BİR 3 TEMMUZ'DUR STAT: Erzurum Kazım Karabekir TARİH: 12 Ağustos 2012 DAKİKA: 68 Türk futbolu, 3 Temmuz'dan sonra son Süper Kupa'nın 68.dakikasında bir kere daha dip yapmıştır. Cüneyt Çakır, daha bir buçuk ay önce Avrupa Şampiyonası'na damgasını vurmuş bir hakemimiz. Türk hakemlik tarihinin en büyük kariyerini yapmış ve bir daha yaklaşılması zor bir rekoru imzalamıştır. Önceki gün de Rusya Futbol Federasyonu'nun 100.Kuruluş Yıldönümü sebebiyle özel davetle Rusya-Fildişi milli maçını yönetti. Cüneyt Çakır'ın 65 tane uluslararası maçı var. Bunlardan 5 tanesi yarı final. Bu hakem sahada tartaklandı, bir hafta oldu kılı kıpırdamayan onlarca kurum ve şahıs var! Süper Kupa tam bir futbol faciasına dönüştü. Sahaya atılan yanıcı maddeler yüzünden oyun defalarca durdu. Türkiye'nin en üst düzey final maçı, bütün zevatın önünde, bu şartlar altında oynanıyorsa, varın gerisini siz düşünün. Vay halimize! Engin Baytar, vakası bir haftadır medyayı yeteri kadar işgal ediyor. Bizim bazılarına direkt sorularımız olacak! 1) Ey MHK; Sözüm ona Cüneyt Çakır'ı onore etmek istediniz. Sizce onore edilmeye ihtiyacı var mı? Madem onore etmeye bu kadar meraklıydınız, niye geldiğinden beri kendisini onore edecek bir organizasyon gerçekleştiremediniz? Sizi kurtarsın diye mi finale sarıldınız? 2) Ey Hakem Derneği; Kaç gün oldu bu saldırıyı kınamadınız bile! Siz, bir numaralı maçta bir numaralı hakeme yapılan böyle bir saldırıya sessiz kalırsanız, hakemin hakkını ne zaman, nerede savunacaksınız? Üstelik Sayın Genel Başkan da bu maçın gözlemcisiydi. 3) Ey MHK'nin "attı mı mangalda kül bırakmayan yöneticisi", hani masadaki yumruğunuz? Sadece dost sohbetlerinde mi o yumruğu kullanırsınız? Yoksa sadece sizi eleştirenler için mi? 4) Ey Zekeriya Alp; Gecikmiş de olsa bugün yapacağınız basın toplantınızı merakla bekliyorum. Bakalım işin vahametinin farkında mısınız? 5) Ey Lütfi Arıboğan; Siz federasyonda başkan vekilliği dahil çok önemli görevler yaptınız. Neden bu kabul edilemez durumla ilgili en ufak bir yorumunuz yok? Herkesten önce temsil ettiğiniz kurumu yönlendirerek siz kınamalıydınız. Siz ancak o zaman fair-play'e yakışır bir yönetici olurdunuz. 6) Ey Yıldırım Demirören; Sizce Engin Baytar o madalyayı hak etti mi? Oyundan ihraç olan oyuncunun talimatlara aykırı olarak boynuna o madalyayı takarken 30 dakika önce Cüneyt Çakır'ın boynuna uzanan o elleri hiç düşündünüz mü? Siz, sahada sizin kurumunuzu temsil eden bir insana yapılan bu saygısızlığı, saldırıyı nasıl sineye çektiniz? Sayın Demirören, daha 15 gün önce Sapanca'da "Yürekli olun!" dememiş miydiniz? Sizin kurullarınız da yüreklilik testinden geçiyor. 7) Ey Avrupa'ya açılan penceremiz G.Saray Kulübü; Verilen ceza için Tahkim'e gidecek misiniz? 8) Ey Ufuk Özerten; Federasyonda bu tip konularda ilk akla gelen isimsiniz. "Kimseden çekinmez, baskılara boyun eğmez, gerektiğinde masaya yumruğunu vurur" diye sizi biliyor ve tanıyoruz. Böyle bilmeye devam edelim mi? Biz diğerlerine alışmıştık! Bizim bildiğimiz hakem yorumcuları, yıllardır hakemi yıpratmak ve tüketmekle mükelleftir. Varsa yoksa önce hakem. Sayın Muhittin Boşat, Kanaltürk'te bütün hakem camiasının yüreğine su serpecek yorumlar yapıyor. Muhittin Boşat'ın Engin Baytar için söylediği şu sözleri maalesef hiçbir hakem yorumcusu sarf etmedi, etmez: "Engin Baytar, sen bu yaz Bodrum'da kumda oynarken, Cüneyt Çakır ekibiyle Milli Takım'ın yer alamadığı Avrupa Şampiyonası'nda çatır çatır maç yönetiyordu. Bu ülkeyi temsil ediyordu. Bir futbolcu müsveddesinin bu terbiyesizliği yapmaya hakkı var mı?" Bizim bildiğimiz yorumcu futbolcudan önce, hep hakemi paçavra ederdi. Pek alışkın değiliz de!.. Muhittin hocam yüreklere su serptin!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.