Yeni yorumlardan haberiniz yok bari susun!

Eskişehir-G.Saray kupa finalinde "el-top" işine uzmanlarımız anında "penaltı" yorumunu yaptı.

Önce ekranda, sonra gazetelerde.

Gerekçeleri de hazır: "Top uzaktan geliyor. Net penaltı."

Beyler bu dediğiniz Hilmi Ok'ların zamanından kaldı. Sizin gençliğinizde yorum öyleydi.

"Top uzak mesafeden yakın mesefeden" bu bir kıstastı. Şimdi durum değişti.

Önce vücuttan sekme vardı. Bu da değişti.

En güncel yorum şu:

Top uzaktan da gelse, yakından da gelse, vücuttan da sekse, sekmese de kolun doğal konumunda olup olmadığı önemli.

Elle oynamalarla ilgili son 3 yıldır UEFA ve FIFA'nın yorumları seminerlerde sık sık yenilendi. Kural değişmiyor ama yorum değişiyor.

Şimdi şu sorulara cevap isteniyor. Top gelince kolunu açmış mı, cephesini genişletmiş mi, vücudunu büyütmüş mü, el topa gitmiş mi? 

Yani kol doğal konumunda mı?

Son Eskişehir-G.Saray kupa maçında K.Ahmet'in kolu doğal konumundaydı. Vücudunu büyütmüyordu. Kolu topa gitmiyordu. Zaten önünde adam vardı göremiyordu. Top da kendi takım arkadaşının kafasından sekti. Penaltı ile alakası yok.

UEFA'nın ve FIFA'nın en sonki yorumu bu.

Bu ülkede yorum yapan eski hakemlerin bilgi seviyelerini dün bir kere daha gördük. 

Hakemi kimse kandıramaz!

Hakemler atandığında "dikkati çeken tuhaflıklar" için MHK'ların klasik gerekçeleri vardır.

"O hakeme maç oturmadı. Şu hakem formsuz. 5 hafta önce az daha kural hatası yapıyordu. Ekibi bozmadık. Biz tayinler birkaç haftalık planlıyoruz..." gibi bahaneleri duyarsınız.

MHK'lar bu ve buna benzer gerekçelerle savunmalar yaparlar.

Ama bir hakemi ya da beni asla ikna edemezler.

Çarpıcı bir örnek vereceğim.

Volkan Bayarslan, son 7 haftada 6'sı Süper Lig, biri PTT 1.Lig olmak üzere 7 maçta görev aldı.

7 haftada iyi olduğu kadar kötü olduğu maçlar da vardı. MHK, yeni bir hakem kazanmak istiyor. Buna saygı duyuyorum.

Şimdi;

1) Hakem bir değerse, sene başından beri değerdir. Bir adam ligin 27.haftasında birden bire hakem olmaz.

2) Burayı iyi dinlesinler bu tayinleri yapan arkadaşlar.

- Volkan Bayarslan, 3 büyüklerin maçına çıkmıyor. 3 maç elendi.

- K.Paşa maçlarına çıkamyor. 1 maç daha elenmiş oldu.

- Son hafta yönettiği 2 takımın da maçına çıkamaz. 2 maç daha elenmiş oldu.

- Bir takımla da problemi olsa veya çok yakın zamanda maçını yönetmiş olsa. 1 maç daha elendi.

Yani 7 maç oturmuyor. 2 maç, bilemedin 3 maça çıkma şansı kalır.

Demek ki MHK, önce Volkan Bayarslan'a maç buluyor. Sonra 8 maça hakem buluyor.

Salla gitsin!

2014 Dünya Kupası'nın başlamasına 34 gün kaldı. 40 yıl aradan sonra Cüneyt Çakır ve ekibi bu turnuvaya gidecek.

Şampiyonlar Ligi finaline de 4.hakem olarak atandı.

Yazarından, yorumcusuna kadar bir küçümseme, bir hafife alma, bir yıpratma, bir moral bozma kampanyası var.

Beyler Cüneyt Çakır bu turnuvaya ülke kontenjanından gitmiyor. Bu turnuvada UEFA Başkanı Platini'nin ülkesi Fransa'dan hakem yok.

Ş.Ligi finalini yönetecek olan hakem Hollandalı Björn Kuipers, 41 yaşında. Cüneyt Çakır 38 yaşında.

Finallerde yaşça daha büyük hakemler tercih edilebiliyor. Bu da gayet doğal.

Cüneyt Çakır, 2012 Avrupa Şampiyonasına, 2014 Dünya Kupasına gideceği açıklandığında herkes başarıya sahip çıkmış ve ortak olmuştu.

Şu anda Spor Bakanlığının, TFF'nin, futbol aleminin somut bir desteği yok.

Yorumcular derseniz; Cüneyt Çakır'ı yıpratma derdinde.

Her fırsatta onun "hakemi abisiyim" diye geçinenler de iki satır moral-destek veren yazı veya söz yerine eleştirmeyi tercih ediyorlar.

Bu ülkede başarının düşmanı çok.

Bu ülkede 3 yıl önce Arda Turan için yazılan ve söylenenleri biri derleyip yayınlasa bazılarının yüzü kıpkırmızı olur.

Oturduğunuz yerden sallayın, durun!

Ders alınmamış!

Geçen hafta play-off maçlarının tayinleri için MHK'yı uyarmıştım.

MHK geçen sezonki PTT 1.Lig play-off maçlarından hiç ders almamış.

Bu tür müsabakalar "kimse kusura bakmasın" tecrübe ve ustalık ister.

MHK geçen sezon ve önceki sezon oynanan maçları hatırlamamış bile. 

Ben fazla detaya girip, kimseyi üzmiyeyim maç günü. Herkese yürekten başarı diliyorum.