Zekeriya Alp yol ayrımında!

MHK Başkanı Zekeriya Alp 30 gün içinde bir değerlendirme yapıp, karar vermek mecburiyetinde.

Bu görevde 2 yıl 3 ayını doldurdu. 27 ay içinde herşeyi yaşadı. Zaten futbolcu, yönetici, işadamı ve girişimci kimliğiyle ciddi bir birikimi vardı.

Önünde tam 1 sezon var. Ve 2 tercih yapma hakkı var.

1) "Benden bu kadar" der ve affını isteyebilir.

2) "Önümde bir sezon mu var? Hesap-kitap yapacak halim de yok. Yani radikal kararlar almalıyım" diyebilir.

Ne yapabilir?

Kendisine yakın olan hakemlere klasman atlatma, maç alma derdinden başka hiçbir şey düşünmeyen MHK üyeleri ile yolları ayırılabilir.

Hakemin saygı duymadığı kurul üyeleriyle ki "sayıları çok arttı" yolları ayırılabilir.

Önemli bir veri daha yazayım. Bakacaksınız; hangi MHK üyesi hangi hakemleri klasman ya da maç olarak çok destekledi. Ve o hakemler şu an nerede?

Yeni kurulun 9 kişi olması da şart değil. Üreten, ileriyi gören, hakeminin moral-motivasyonunu yükseltebilen 3-5 kişi ile de bu iş olabilir.

Artık şu çok açık; TFF yönetimi Zekeriya Alp dışındaki kurul üyelerini istemiyor.

Ey MHK üyeleri, Alp Başkan 27 aydır çok şeyi yutkundu. Ama sizi hiç satmadı. Kurulundan hiç şikayetçi olmadı.

Ama bir tercih yapma zamanı geldi.

HİF'e kimler 

girmemiş ki!..

Geçen hafta HİF hakemliğinin nasıl bir fiyasko olduğunu yazmıştım.

Öyle ilginç bilgiler ulaştı ki...

Kalpazan, tefeci, vesikalı hayat kadını gibi onlarca farklı geçmişe sahip olan insan HİF hakemi olmuş.

Adalet bu olamaz!

Mersin İY-Samsun PTT 1.Lig finalini Saracoğlu Stadı'nda izledim.

Samsunspor seyircisiz.

G.Saray, kupa finalinde "tarafsız sahada" seyircisiz cezasını çekmedi.

F.Bahçe, Süper Kupa finalinde "tarafsız sahada" seyircisiz cezasını çekmeyecek. TFF Başkanı açıkladı.

Samsunspor, tarafsız sahada seyircisiz cezasını çekti. Üstelik yarı finalin deplasmanında bu ceza uygulanmadı.

Son yılların en adaletsiz kararıdır.

Stada, Mersin İY vasıtasıyla karaborsadan bilet alan 500 kadar Samsun taraftarı stada girmiş.

Maçın başlama saati geldi. Maç başlamıyor.

Temsilciler Kurulu Başkanı, müdürü, temsilciler telaş içinde.

Polis müdahale edecek.

Taraftar İstiklal Marşını okuyor. Saygı duruşunda bulunuyor. Ellerindeki biletleri gösteriyor. Haa bu arada güya e-bilete de geçmiştik.

Sonuç, polis kaçak giren Samsun taraftarını dışarı attı.

Maç 25 dakika geç başladı.

Efendim, Federasyonumuz taviz vermedi. Prensipler ve talimatlar uygulandı.

Aynı statta hak mahrumiyeti cezası almış olan Aziz Yıldırım iki hafta önce protokolde maç izledi, bir hafta önce de kupayı TFF Başkanı'nın elinden aldı.

Samsunspor taraftarına yeten güç, Aziz Yıldırım'a yetmedi.

Hakem kardeşlerim sakın ha; siz buraları görmeyin sahada adil olmaya bakın.

Bu karar 

çok acele 

ile alınmış!

Futbol Federasyonu 16 Mayısta yaptığı yönetim kurulu toplantısında birçok karar aldı.

Alınan kararlar arasında şöyle de bir madde dikkat çekti:

"Merkez Hakem Kurulu önderliğinde tüm MHK üyeleri, hakemler, gözlemciler ve mentörler yaptıkları son görevlerindeki maç tazminatlarını resmi olarak belirlenecek hesaba yatırma kararı aldılar."

Acı çok büyük.

Bu acının yanında böyle bir eleştiri yazısı yazmak kolay değil.

Yukarıda sayılan görevlerde toplamda 1000 kişi vardır.

Bu konunun 1000 kişiye sorulup ve cevap alınabilmesi mümkün değildir.

Bir hakemin son hafta bölge sorumlusu insafa gelmiş bir tane 3.Lig'de yardımcı hakemlik vermiş. Öğrenci ise ya da sabit gelirli bir memur ise 250 TL harçlığı olacaktı. Siz bu parayı olduğu yardım diye keseceksiniz.

TFF bünyesinde 5 sıfırlı maaş alanların yardım miktarı acaba ne kadar?

TFF'nin diğer kurullarının yardımları ne kadar?

Kulüplerin isimlerini vermeyeceğim. 500 TL, 750 TL hasılatı bağışlayanlar var.

Süper Lig'de maç yönetmiş olan hakem 3000 TL bağışlayacak.

Bu karar biraz aceleye gelmiş. Daha adil bir metot olabilirdi.