Biri şu denklemi bize izah etsin!

Fırat Aydınus, beğenirsiniz, beğenmezsiniz; ülkemizin en önemli hakemlerinden biridir.
Bunu benim ya da bir başkasının söylemesinin fazla da bir önemi yok.
On beş sezondur aralıksız derbi yönetiyor, ligde 300’den fazla maç yönetmiş.
Geçmiş MHK’lar olsun, bugünkü MHK olsun başı sıkıştığında arka arkaya derbileri gözünü kırpmadan Fırat Aydınus’a vermiştir.
Aydınus’un VAR olduğu bir maçta tartışmalı iki karar sebebiyle iki haftadır kendisine maç verilmiyor.
1) Televizyondaki yorumcu, Fırat Aydınus için defalarca “Midem bulanıyor” diye en yüksek sesle bağırdı, durdu.
2) MHK Başkan Vekili, midesi bulanan yorumcu ile Kıbrıs’taki bir aktiviteye birlikte katıldılar.
3) TFF Başkanı, daha üç hafta önce “Hiçbir hakemimi kimseye yedirmem” dedi.
4) Kulüpler Birliği Başkanı “Yıldırım Başkan’a bir şey söylemek istiyorum; hakem hatalarının TV’de tartışılmaması gerekiyor. Buna bir şerh koymak lazım. Oyuncular hata yapıyor, teknik adam yapıyor, yönetici yapıyor. Hakemler de yapacak” dedi.
5) Bakan Yardımcısı Hamza Yerlikaya hakemlere seslenirken “Ağacın kurdu içindedir. Dışarıdan gelecek olan tepkilere karşı hep birlikte dik duralım” dedi.
6) MHK da iki haftadır Fırat Aydınus’a maç vermiyor.
Sizce şu son 25 günde yaşananlar normal mi?
Biri bize bu denklemi veya olan biteni izah etsin.

Lizbon’dan iki tayin sinyali var!
28-30 Ocak tarihleri arasında Lizbon’da UEFA’nın elit ve önde gelen hakemlerinin davet edildiği UEFA Üst Düzey Hakem Kursu yapıldı.
1) Bu kursa yılbaşında FIFA kokardı takılan Ümit Öztürk ilk defa katıldı. Atletik testi başarıyla geçti, yurda döndü. Bu hafta maçı yok.
Anlaşılan o ki; haftaya G.Saray-Trabzon maçında düdük çalacak.
2) Cüneyt Çakır Portekiz’den, Türkiye’ye dönmeden direkt Malaga’ya geçti. Hâliyle bu hafta ligde maçı yok.
Anlaşılan o ki; Şampiyonlar Ligi’nin VAR uygulamalı son 16 turunda ilk maç için ismi birinci sırada yazılı.

Hakem odasından    uzak durun lütfen!
Kulüp Başkanları; hakem odalarına ne maçtan önce ne de maçtan sonra girememeli!.
“Başarı dilemelerine” de gerek yok!
Maçtan sonra da “hayırlı yolculuklar” demek için girmiyorlar herhâlde!
Bunu alışkanlık hâline getirmiş Süper Lig kulüp başkanları var!
Öyle ya da böyle; ayda 50 bin TL kazanan hakemler için bu ciddi baskı unsurudur!
Hangi kulüplerin ne kadar güçlü olduğu malûmunuz! Tayinler zaten gereken mesajları içeriyor.
Sayın Demirören ve ekibi, buna bir çare bulunuz!
Eğer sizin gücünüz buna yetmiyorsa kusura bakmayın; sahadaki hakemin gücü hiç yetmez!

Bir bilek güreşi var!
Hangi hakemin maçı yok?
Hangi kulüp daha güçlü?
Kulüplerin hakemler üzerinden bilek güreşi yapması çok sakat.
Son günlerdeki hakem tartışmaları bana çok normal gelmiyor!
Kavga hakem kavgasından çok öte başka bir çekişme ve çatışmanın habercisi.

Herkes çok uyanık!
- Tahkim Kurulu, bir kulüp başkanı için 60 günlük cezayı bir kalemde sıfırlıyor.
- PFDK, bir başka kulüp ve başkanı için perşembe günü toplanıyor karar veremiyor, salı günü de toplanıyor cezaya gerek görmüyor.
- MHK, sesi fazla çıkan kulüplerin ve ekrandan gelen baskıyı derinden hissediyor. Tayinlerini ona göre yapıyor.
Birileri de bağırıp duruyor;
- Hakem gördüğünü çalacak!
- Hakem dik duracak!
- Hakem eyyam yapmayacak!
- Hakem yürekli olacak...
Olur! Başüstüne!... Kahveniz sade mi, az şekerli mi olsun?