TFF, leyleği havada gördü!

Futbol Federasyonunun yeni yönetimi baş döndürücü bir trafik yaşıyor.        
1 Haziran Cumartesi günü seçildiler.        
2 Haziran Pazar günü Türkiye-Özbekistan millî maçı. 5 Haziran Çarşamba günü Paris’te FIFA kongresi vardı.
4-6 Haziran Ramazan Bayramı.
8 Haziran Cumartesi Türkiye-Fransa maçı
11 Haziran Salı İzlanda-Türkiye maçı.
Başkan Nihat Özdemir ve birçok yönetici, Riva’ya henüz adımlarını bile atamadılar.
Takvimde bir değişiklik olmazsa; Federasyon haftaya bugün (14 Haziran) toplanıp görev bölümü yapacak ve yeni kurullarını açıklayacak.

TFF’yi nasıl bulduk?
1) Federasyon Yönetim Kurulunun yaş ortalaması oldukça yüksek; 62. Hamit Altıntop’u çıkarırsak 64’ü geçiyor.
2) Ona yakın ismin sembolik olduğunu düşünüyorum; problemlere ve konulara oldukça yabancılar.
3) Yönetimde hakem, hukukçu veya temsilci kökenli birilerinin olmamasını büyük bir eksiklik olarak görüyorum.
4) Kulüp başkanlığından gelen ve kulüplerin dilini anlayabilecek olan Hasan Akıncıoğlu’nun olması isabetli bir karar.
5) Nihat Özdemir, yönetim kurulunun günlük işlere karışmayacağını, profesyonellerle çalışacaklarını söyledi. Bunu uygulamada göreceğiz.
6) ASKF kökenli Mehmet Baykan’ın ciddi bir tecrübe ve birikimi var. Bürokrasiyi ve sahayı biliyor. Ciddi sorumluluklar alması bekleniyor.

Not aldıklarım!
MHK, duygularını işe biraz fazla karıştırdı.
1) 2. Lig klasmanında bulunan bazı hakemlere TFF 1. Lig’de maçlar verdiler. Bunların içinde Batuhan Gültek, Yalçın Taşkınfurat, Direnç Tonusluoğlu, Efe Tanrıverdi, Muhammetali Metoğlu, Yakup Özhan gibi isimler büyük sürpriz oldu.
2) 33. haftadaki Ümraniye-İstanbulspor maçına 2. Lig’den yardımcı hakem atandı. Yardımcı hakem Ümraniye’nin temiz golünü iptal ettirdi, aynı yardımcı İstanbulspor’un da ofsayttan attığı golü verdirdi. Ve bu maç; bir play-off’a kalabilme mücadelesi idi.

İzlanda maçının hakemi kim olur?
Fransa maçının hakeminin Damir Skomina olması o kadar da önemli değil!
Bizim için esas olan salı günü İzlanda deplasmanında kim düdük çalacak?
Ben; İspanyol Mateu Lopez ya da Hollandalı Björn Kuipers’i bekliyorum.
Bunların dışında biri olursa ciddiye alınmıyoruz demektir.
UEFA’nın bizi ne kadar önemsediğini; bu maça atayacağı hakemle anlayacağız!

Hangi Fikret Orman?
G.Saray-Konya maçından sonra sarı-kırmızılı kulüp, maçın hakeminin ve VAR’ın kellesini istiyordu. Ve kamuoyunda “kelle verildi” algısı başlamıştı.
Fikret Orman başkanlığındaki 17 kulüp buna karşı çıkmış, o “meşhur bildiri” ile “Hakemler dinlendirilsin, cezalandırılsın ama hakemlikleri bitirilmez” diyordu.
Aynı Fikret Orman bugün, “MHK kalsın, ama bazı hakemlerin ipi çekilsin” diyor.
Bu iki Fikret Orman isim benzerliği mi? Yoksa birbirinden farklı kişiler mi? Biz hangisini dikkate alalım?
F.Bahçe, “MHK gitsin” diyor.
G.Saray, kolayını bulmuş. Sezon içinde konuşmayı daha akıllıca ve daha verimli buluyor.

Kalite sayı ile artmaz!
Bu aralar, Beşiktaş Başkanı Fikret Orman ve bazı meslektaşlarımız hakem konusunda çok sık görüş dile getirmeye başladılar.
Belli ki, çok çalışıyorlar, araştırma yapıyorlar. İstatistik inceliyorlar. Hakem sayısı artacak, rekabet gelecek diyorlar.
Keşke kalite; sayı ile artsa!
Sezon sonunda ne kadar final varsa BAL’daki finallere varıncaya kadar MHK hepsine en üstteki hakemlerini tercih etti. Demek ki, alttaki hakem kalitesi yeterli değildi.
Senin 24 en üst düzey ve tecrübeli hakemin bir yılda VAR’da ancak bu kadar mesafe alabildi.
Gelecek sezon için alttan alıp VAR’a oturtacaklarınız ağızlarıyla kuş mu tutuyorlar?
Nicelikten değil, nitelikten haber verin.
F.Bahçe sezon başında 12, devre arasında beş futbolcu daha aldı.
Trabzonspor’da önceki sezon sözleşmesi devam eden oyuncu sayısı 45’ti.