Sadece Beşiktaş'a mahsus olmasın!

Sergen Yalçın, son derbiden sonra “Halil Umut Meler'i maçlarımızda görmek istemiyoruz” demişti. Ben de TGRT Haber'de ısrarla derbiden sonraki birkaç programdır; MHK'nın beklemeden Beşiktaş maçına Halil Umut Meler'i tayin etmesi gerektiğini söylemiştim.
Ama böyle iki hafta üst üste değil de, “Bir sonraki hafta Beşiktaş-Alanya maçına verin” demiştim. MHK, daha da acele etmiş!
Şimdi; Beşiktaş bu tayin ile ilgili MHK'dan açıklama bekliyor.
1) Araya millî maç haftası girdi.
2) Pandeminin özel şartları var.
3) 26 günde 7 lig haftası oynanacak.
Bunlar birer gerekçe sayılabilir.
Her hakem, her maça verilmeli. Tabular böylece yıkılmalı.
Bu ve buna benzer uygulamalar devam etmeli.
Sadece Beşiktaş'a mahsus olmamalı.

Şu sorunun cevabı var mı?
Sayın Serdar Tatlı hayatı boyunca; “Şimdiye kadar hiçbir MHK Başkanı'nın yapamadığını ben yaptım. İstemiyoruz dedikleri, hakemi ertesi hafta o takımın maçına atadım!” diyebilme gururunu yaşayacaktır.
Ama şu sorunun cevabı yok!
“Peki çok güzel; Fırat Aydınus'a niye Galatasaray maçı vermek için 31 hafta beklediniz?”
O da kısmet olmadı ya! Hakemin testi pozitif çıktı!

Federasyon yine     esmiş, gürlemiş!
Futbol Federasyonu, salı günü yaptığı toplantıda; “1. Lig'de 2022-2023 sezonundan itibaren VAR'ın uygulanmasına” karar vermiş!
1) Bu kararı, MHK'ya danıştınız mı? MHK, bunu kabul etti ise onlara iki yıl daha görevde kalma garantisi verdiniz mi?
2) Limitler mi, yabancı kuralı mı, son olarak seyircili maç mı; hangi kararınızın arkasında durdunuz ki? Bir buçuk yıl öncesinden "1. Lig'de VAR uygulayacağız" demeye cesaret edebiliyorsunuz?
3) VAR, Süper Lig'e huzur getirdi mi, ruhu, felsefesi anlaşılabildi mi ki; 1. Lig'de de olsun istediniz.
4) Teknik altyapı ve VAR hakem kadrosunun hazır hâle gelmesi bu kadar kolay mı?

"Yardımcılar" arasında adaletsizlik var!
MHK, Süper Lig kadrosundaki yardımcı hakemlere tayinlerde adil davranmıyor.
Dikkat ediyorum; koşan (testleri geçen) ve koşamayan hakem arasında hiç fark kalmadı! Hatta koşamayanların maç sayısı, koşanları geçti.
Şimdi 45 yaşını doldurmuş maç sayısı 20'nin altında kalmış yardımcı hakemin, hakemliği bitiyor.
20 maçı tamamlamış olanların ise maaş ve hakemliği devam edecek.
Son 10 haftaya girilirken; MHK tayinlerde bu mağduriyeti dikkate almalı.
Bu "maç sayısı" konusu, düdük hakemlerinde de ciddi bir baskı oluşturmaya başladı. Bununla ilgili sakıncalarını anlatan daha çarpıcı bir yazı yazacağım.

“MHK Başkanlığı” neden kabul edilir?
Sağlıklı ve idealleri olan bir kişi; bu ülkede "MHK Başkanlığı" görevini neden ve niye kabul eder?
1) En fazla bir yıllığına geliyorsunuz.
2) Kimse sizden 3-4 yıllık bir plan program istemiyor.
3) Arkanızda duran ne TFF ne de diğer kurullar var.
4) Siz görevde iken, başkalarıyla görüşme yapılır.
Bir insan; bu şartlarda bu görevi niye kabul eder ve buna niye razı olur?
Ne yazık ki; "MHK Başkanlığı", bu ülkede artık bir yıllık ekonomik kazanca fit olanların yapacağı iş ya da makam hâline gelmiştir.

Serdar Tatlı, çok haklı da!
MHK Başkanı Serdar Tatlı, sahada otoritesini gösteremeyen hakemlere son seminerde çok sert çıkmış. Bazı teknik adam ve oyuncuların sahada nasıl kalabildiklerine isyan etmiş! Çok haklı!
F.Bahçe-Başakşehir maçında 4. hakem Hakan Ceylan, Okan Buruk'u attırdı, 5 hafta maç alamadı. Okan Buruk, 3 maç ceza aldı.
Daha çok örnek sayarım da, sütunlarım az!
"İhlalleri yapan teknik adamları atan ve attıran hakemlere" cesaret vermezseniz; "görmeyen hakemlere" maç vermeye devam ederseniz, bu işi çözemezsiniz!

Bizden söylemesi!
1) Bu hafta teknik adamlar, çok dikkat etmeli, kurallara uymayanlar tribüne gönderilecek. MHK son seminerde hakemleri çok sert bir şekilde uyardı.
2) Futbolcular, hakemler, teknik adamlar, personel de acilen aşı kapsamına alınmalı. 45 gün içinde 10 lig haftası oynanacak.