Fetva, fıkıh kitaplarına uygun olur

A -
A +
Fıkıh kitaplarına uymayan fetvalar yanlıştır. Bunlara bağlanmak caiz değildir.   Sual: Fetva ne demektir, herkesin âyet ve hadisten anlayıp söylediği sözler fetva olur mu?Cevap: Fetva demek, herhangi bir şeyin İslamiyetin bildirdiği hükümlere uygun olup olmadığını bildirmek demektir. Yalnız, uygundur veya caiz değildir demek, fetva olmaz. Bu cevabın, hangi fıkıh kitabının, hangi yazısından alındığını da bildirmek lazımdır. Fıkıh kitaplarına uymayan fetvalar yanlıştır. Bunlara bağlanmak caiz değildir. İslam bilgilerini öğrenmeden, bilmeden, âyet-i kerime veya hadis-i şerif okuyup da, bunlara kendi kafasına, kendi görüşüne göre mana verenlere İslam âlimi denmez. Bunlar Beyrut'taki papazlar gibi, Arapça bilen bir tercüman olabilir. Ne kadar yaldızlı, parlak söyleseler ve yazsalar da, hiç kıymeti yoktur. Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına ve bunların yazdığı fıkıh kitaplarına uymayan sözlere ve yazılara itibar edilmez. İbni Âbidînde buyuruluyor ki: “Fasıkın müftü olması uygun değildir. Bunun verdiği fetvalara güvenilmez. Çünkü fetva vermek, din işlerindendir. Din işlerinde fasıkın sözü kabul edilmez. Diğer üç mezhepte de böyledir. Böyle müftülere bir şey sormak caiz değildir. Müftünün Müslüman olması ve akıllı olması da, söz birliği ile şarttır. Müftü, İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe'nin sözüne uygun olarak fetva verir. Aradığını onun sözlerinde bulamazsa, İmâm-ı Ebû Yusuf'un sözünü alır. Onun sözlerinde bulamazsa, İmâm-ı Muhammed Şeybânî'nin sözünü alır. Ondan sonra İmâm-ı Züfer'in, dahâ sonra Hasen bin Ziyâd'ın sözünü alır. Müctehid-i fil-mezheb âlimlerinden eshâb-ı tercîh olan müftüler, ictihatlar arasında delilleri kuvvetli olanları seçerler. Müctehid olmayanlar, bunların tercih etmiş oldukları söze uyar. Böyle yapmayan müftülerin sözü kabul edilmez. Demek ki, tercih ehlinin seçmemiş olduğu şeylerde, İmâm-ı a'zamın sözünü almak lazımdır. Müftünün müctehid-i fil-mezheb olması lazımdır. Böyle olmayana müftü denilemez, nâkil, fetvayı iletici denir. Nâkiller fetvaları, meşhur fıkıh kitaplarından alır. Bu kitaplar, meşhur olan mütevâtir haberler gibi kıymetlidirler.” İslamiyette şeyhulislâmlar ve İslam müftüleri vardı. Müftü adını taşıyan devlet memurlarının da bulunduğu zamanlar oldu. İslam müftüsü ile müftü denilen memurları birbirine karıştırmamalıdır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.