Ölümden önceki her şey dünyadır

A -
A +
Dünya, âhiret için tarladır. Âhirete yaramayan dünyalıklar, zararlıdır...
 
Sual: İnsan, çeşitli şeylere muntaçtır, bunları elde etmek için çalışmaktadır ve bunu da herkes bilmekte, yapmaktadır. Din kitaplarında da dünyalık olanlar kötülenmiştir. O zaman insan, muhtaç olduğu şeylerden vaz mı geçmelidir?
Cevap: Konu ile alakalı olarak Ma'rifetnâme kitabında deniyor ki:
“Ölümden önce olan her şeye dünya denir. Bunlardan, ölümden sonra faydası olanlar, dünyadan sayılmaz, âhiretten sayılırlar. Çünkü dünya, âhiret için tarladır. Âhirete yaramayan dünyalıklar, zararlıdır. Haramlar, günahlar ve mubahların fazlası böyledir. Dünyada olanlar İslamiyete uygun kullanılırsa, âhirete faydalı olurlar. Hem dünya lezzetine, hem de âhiret nimetlerine kavuşulur. Mal iyi de değildir, kötü de değildir. İyilik, kötülük, onu kullanandadır. O hâlde, kötü olan dünya, Allahü teâlânın razı olmadığı, âhireti yıkıcı yerlerde kullanılan şeyler demektir. Kendini ve Rabbini unutup, lezzetlerine, şehvetlerine düşkün olanlar, yolda hayvanının süsü ile, palanı ile, otu ile uğraşıp, arkadaşlarından geri kalan yolcuya benzer. Çölde yalnız kalıp, helak olur. İnsan da, ne için yaratılmış olduğunu unutup, dünya zinetlerine aldanır, âhiret hazırlığı yapmazsa, ebedî felakete sürüklenir. Dünya sevgisi âhirete hazırlanmaya mâni olur. Çünkü, kalb onu düşünmekle, Allahı unutur. Beden, onu elde etmeye uğraşarak ibadet yapamaz olur. Dünya ile âhiret, doğu ile batı gibidir ki, birine yaklaşan, ötekinden uzak olur. Bir kimse, ibadetini yapmaz ve geçiminde, kazancında Allahü teâlânın emirlerini ve yasaklarını gözetmezse, dünyaya düşkün olmuş olur. Allahü teâlâ herkesin kalbini bundan soğutur. Bunu kimse sevmez.”
Sual: Din adamının kendi görüşlerini din diye anlatması, yanlış fetvalar vermesi mümkün müdür?
Cevap: Tenbîh’te ve Muhtasar-ı tezkire’de yazılı hadis-i şeriflerde;
(Kıyamete yakın ilim azalır, cehalet artar.)
(İlmin azalması, âlimlerin azalması ile olur. Cahil din adamları, kendi görüşleri ile fetva vererek fitne çıkarırlar. İnsanları doğru yoldan saptırırlar) buyuruluyor.
Bu hadis-i şerifler, ahir zamanda, cahil, fasık ve sapık din adamlarının çoğalacaklarını, Müslümanları aldatacaklarını haber vermektedir.
Sual: Bir yerinden devamlı kan gelen kimsenin abdesti, vakit içinde kanaması devam etse, abdesti bozulur mu?
Cevap: Özür sahiplerinin, devam eden özürleri, abdestlerini bozmaz. Fakat, başka bir abdest bozan sebep ile bozulur. Vakit çıkınca, özür sebebi ile de bozulmuş olur.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.