Eğer bu işi Erdoğan yapmışsa tebrik etmek lazım!

A -
A +
Enis Berberoğlu ile birlikte iki HDP'li milletvekilinin vekilliğinin düşürülmesi son yıllarda görülen en çarpıcı siyasi hamle olarak tarihe geçecek gibi görünüyor. Birileri bu işin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla yapıldığını söylüyor. Vallahi eğer bu işi Cumhurbaşkanı Erdoğan yapmışsa, kendisini binlerce kez tebrik etmek gerekiyor.  Niyesini anlatayım... Nice zamandır CHP ile HDP kapalı kapılar arkasında iş çeviriyordu. Siz buna "yasak aşk" da diyebilirsiniz. HDP bu ilişkinin artık açıklanması gerektiğine yönelik bazı demeçler vermeye başlarken hiç ummadık bir şey oldu. İYİ Parti lideri Meral Akşener bu birliktelikten rahatsız olduğunu açıkça belli etmeye başladı. Hatırlayın lütfen... Akşener, "HDP'yi PKK'nın tam yanında konumlandırıyorum" diyerek bu parti ile aralarında derin uçurumlar olduğunu dile getirdi.  HDP'li yöneticiler, bu açıklamayı fırsata dönüştürme amacıyla CHP'ye bir kez daha seslendi, "İlişkimizi artık kamuoyuna açıklayalım" diye çağrıda bulundu. Ancak CHP'liler teneşir uykusundaymış numarası yaparak bu çağrıyı duymazdan geldi. CHP'den beklenen açıklama bir türlü gelmeyince bu kez Pervin Buldan sahne aldı, "Bundan sonra kimseyle gizli ittifak yapmayacağız. Bir ittifak yapılacaksa bunu açıkça milletin gözü önünde yapacağız" diyerek rest çekti. İşte tam da bu noktada bir siyasi hamle gerekiyordu.  Meclis'in yeniden toplandığı ilk gün, cezaları Yargıtay tarafından onanan ve fezlekeleri Meclis'e gönderilen üç milletvekilinin vekilliklerinin düşürülmesi meselesi genel kurula getirildi.  Ve vekillikler düşürüldü. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve kurmayları milletvekilliklerinin düşürülmesini eleştirirken iki HDP'li vekili neredeyse yok saydı. Kamuoyu korkusu onları öyle bir hâle getirdi ki hemen hepsi sadece Enis Berberoğlu'nun adını anmakla yetindi. Şimdi diyeceksiniz ki siyasi beceri ya da siyasi hamle bunun neresinde?.. Şurasında... Cumhurbaşkanı Erdoğan öyle bir hamle yaptı ki CHP'nin bu hamle karşısında yapabileceği iki şey vardı. Ya HDP ile ittifaklarını açıkça ilan ederek PKK'nin siyasi ayağıyla iş tuttuklarını itiraf edecekti. Ya da HDP'yi yok sayarak bu ilişkinin bıçak gibi kesilmesine neden olacaktı. İkincisini yaptı CHP... Düşünün ki... Kemal Kılıçdaroğlu bile HDP'li iki milletvekilini savunmaya çalışırken "Dosyalarında ne olduğunu bilmiyorum ama yapılan yine de demokrasiye aykırıdır" diyerek gerek kamuoyunu gerekse HDP'lileri âdeta "süzme salak" yerine koymaya çalıştı!.. Ama bu açıklama HDP kanadında daha büyük tepkiyle karşılandı. PKK'nın siyasi ayağından yapılan son açıklama şu oldu: "Milletvekillerimizin hapse atılmasında sizin de payınız var.  Dokunulmazlıkların kaldırılması için siz de el kaldırdınız. Bundan sonra sizinle gizli kapaklı işlerin içinde olmayacağız. Kapımıza gelip açıkça ittifak teklif etmediğiniz sürece sizinle yol yürümeyeceğiz." Bu, şu anlama geliyor: 1- Adına "Millet" denilen "ittifak" orta yerinden çatladı. CHP ile HDP arasındaki bağlar tamamen koparıldı. Bunun tamiri bundan sonra mümkün görünmüyor. 2- HDP'nin Millet İttifakı dışında içinde olabileceği bir ittifak yok. Yani bundan sonra tek başlarına kaldılar. Ya bu kez PKK ile aralarına gerçekten mesafe koyarak siyaset zeminine kayacaklar. Ya da "PKK'nın emir eri" olmaya devam ederek siyasetin dışında kalacaklar. 3- CHP bundan böyle Gelecek Partisi ile Deva Partisi'ne mahkûm bir siyaset gütmek zorunda kalacak. E, gelen bütün anketlere baktığımızda onların alacağı oy oranı aşağı yukarı belli... 1,3+1,3... Yani toplamda 3 bandına bile gelemiyorlar.  Yani anlayacağınız Millet İttifakı eğer böyle devam ederse, ortalamada 6, hatta 7 puan kaybetmiş olacak. Ama bundan da önemlisi... Üç beş oy uğruna veya birkaç belediye kazanmak uğruna terör örgütüne yanaşmak zorunda kalan CHP'de en az HDP kadar terörle arasına mesafe koymak zorunda kalacak. Yani kendi kemik oyu ile siyasette varlık mücadelesi verecek.  Şimdi bir hatırlatmada bulunayım. Bildiğiniz gibi CHP, Cumhur İttifakı'nı çatlatmak için MHP'nin üzerine epey oynadı bugüne kadar. Ama yaptığı hiçbir hamlede başarılı olamadı. Erdoğan da Millet İttifakı'nı çatlatmak için uğraştı. Hatta bir seyahatinde, "Bu ittifakı çatlatmak gerek" diyerek siyasi hamlesini açık açık kamuoyu ile paylaştı. Ve bunu tek hamlede başardı. Fiske atar gibi devirdi karşısındaki rakiplerini... E, böyle bir siyasi dehayı da tebrik etmek lazım değil mi?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.