İftira yazarlığı...

A -
A +
Medyada yazılarını arayarak bulup, okuduğum yazarlardan biriydi Saygı Öztürk. Çıldırmışlık derecesinde yazılar yazan kronik Erdoğan düşmanı yazarların olduğu muhalif medyada sözüne itibar ettiğim, "Belgesiz yazmaz" dediğim biriydi.
AK Parti Trabzon Milletvekili Bahar Ayvazoğlu ile eşi Ali Ayvazoğlu hakkında bir yazı yazdı, kendini kendi eliyle rezil rüsva etti!..
Allah şahit, ben böyle bir yazı yazsam, insan içine çıkacak yüzü bulamam kendimde. Hele hele bir yazıdan sonra bu kadar ağır tepki gelse...
Ne bileyim...
Büyük bir kesim, toplu hâlde "Namussuzca yazdın" dese, "Haysiyet cellatlığı yaptın, bel altı vurdun" dese, yazdıklarımı baştan sona yalanlasa kalemi kâğıdı bırakır arkamı döner giderim. 
Ya da...
Ya da bu sözleri hak etmediğimi, namussuzluk yapmadığımı, haysiyet cellatlığı yapmadığımı, bel altı vurmadığımı, belgesiz ve delilsiz yazmadığımı ispat ederim.
İkisini de yapmadı Saygı Öztürk...
Bahar Ayvazoğlu hakkında dile getirdiği iddiaların bir teki dahi doğru olsa bu kadar ağır yazmam. Ama tek bir harfi bile doğru değil yazılanların. Trabzon'da pinekleyen belli bir ekibin oyununa geldi ki ben o ekibin kimlerden oluştuğunu, o bilgileri Saygı Öztürk'e nasıl ulaştırdıklarını adımın Süleyman Özışık olduğunu bildiğim gibi biliyorum. 
Hele biraz zaman geçsin...
O ekibin AK Parti'ye nasıl düşmanca saldırdığını ama AK Partili birileri tarafından nasıl beslendiğini buradan tek tek yazacağım. Ama şimdi değil. Bugün müsaadenizle Saygı Öztürk'ün yalanlarını yazacağım.
Sırasıyla gidelim.
Yalan 1
İftira içerikli yazısında Ali Ayvazoğlu'nun belediyede Trabel işçisi veya bekçi olarak işe alındığını ve Bahar Ayvazoğlu ile evlenerek yükseldiğini söylüyor. 
Doğrusu:
Bahar Ayvazoğlu'nun dün yaptığı açıklamadan öğreniyoruz ki eşi hiçbir zaman Trabel işçisi olarak çalışmamış, bekçilik yapmamış. Yani taşeron firma elemanı değil. 15 yıllık kadrolu eleman. Adam girdiği KPSS sınavını da kazanmış ve memur olmuş. 
Yalan 2
Saygı Öztürk, Ali Ayvazoğlu'nun Trabel işçisi iken Bahar Hanım'la tanıştığını sonra hoop özel kalem müdürü olduğunu ve il müdürü yapıldığını söylüyor. 
Doğrusu:
Ali Ayvazoğlu belediyeye 1999 yılında girmiş. Belediyede çalışırken Bahar Hanım; bırakın Kadın Kolları Başkanı olmayı, daha AK Parti kurulmamış. 
Yalan 3
Saygı Öztürk, Ali Ayvazoğlu'nun evliyken partiye girip çıkıp dostluğunu ilerlettiği gibi çirkin bir imada bulunup bir kadını namusundan vurmaya çalışıyor. Ve yükselme hikâyesini de buraya bağlıyor. 
Doğrusu:
Bahar Ayvazoğlu ile Ali Ayvazoğlu dikkatinizi çekerim, 2004 yılında evlenmişler. Aradan 13 yıl geçmiş ve il müdürü olmuş. Bu 13 yıl zarfında 
Ali Ayvazoğlu sırasıyla...
AK Parti Merkez İlçe Gençlik Kolları Başkanlığı, 
AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanlığı, 
İl Yönetim Kurulu Üyeliği yapmış...
Trabzon Seçim Koordinasyon Başkanlığı, Üst Kurul delegeliği yapmış...
İki dil öğrenmiş, kokartlı turizm rehberliğine eğitimle ve sınavla hak kazanmış.
Alanında yazdığı iki kitap turizmin yol haritası niteliğinde saygınlık kazanmış.
Bu siyasi geçmiş Ali Ayvazoğlu'na terfi değil, ceza olarak geri dönmüş. 
Dönemin CHP Trabzon Belediyesi AK Partili olduğu için Atatürk Köşkü'ne sürgüne göndermiş. Bekçilik hikâyesi buradan uydurulmuş. 
Belediye tekrar AK Parti'ye geçince ve Bahar Hanım hâlâ Kadın Kolları Başkanı bile değilken üst düzey görevlerde hizmet vermiş. 
Özel Kalem'de görev almış
AB Masası sorumlusu olmuş. 
Kent Konseyi Genel Sekreterliği yapmış. 
KPSS ile memur olmuş, öğretmenlik yapmış. 15 yıllık kamu tecrübesi memuriyetine sayılmış 
Trabzon Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü'ne vekâleten atanmış.
Torpilli ya. Tam 17 ay asaleten değil vekâleten görev yapmış ve 2018 yılında üçlü kararname ile asaleti onanmış... Bu arada Bahar Hanım hâlâ milletvekili değil. 
Sonra Trabzon'da gösterdiği başarı ön plana çıkmış ve istememesine rağmen Ankara Kültür Turizm İl Müdürlüğüne ataması yapılmış.
Yalan 4:
Saygı Öztürk, Ali Ayvazoğlu'nun Trabel işçisi olarak girdiği belediyeden kısa süre içinde İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne terfi ettiğini iddia ediyor.
Doğrusu:
Aklı başında olan ve kötü niyetli olmayan bir gazeteci, bir işçinin memur statüsüyle Kültür Turizm Müdürü olamayacağını bilir. Hem de bal gibi bilir. Yukarıda da yazdığım gibi, Ali Ayvazoğlu taşeron işçi olmadığı gibi, 15 yıllık kamu görevi ile Kültür Turizm İl Müdürü oluyor.
Ve yalan 5:
Yazıdan sonra Bahar Ayvazoğlu açıklama göndermesine rağmen Saygı Öztürk bir gün sonra -sözüm ona- cevap hakkına saygı gösteriyor; ne gösterme! Aynı yalanı bir kez daha ama bu kez biraz daha yumuşatarak kaleme alıyor!
Çirkin imalarına devam ediyor. 
E birader...
Süleyman Soylu "Bu yapılan namussuzluktur" dediğinde ekrana çıkıp gözyaşı dökmeyi, "Ben namussuzluk yapmadım" demeyi biliyorsun.
Vallahi hiç ağlamış gibi yaparak kendini masumlaştırmaya çalışma! Çünkü bu yapılan namussuzluktan ötedir!..                                 
Yolsuzlukla, hırsızlıkla tek bir kuruş akçeli işle vuramayacağın, helal kazancını harama değdirmemiş bir aile mi rahatsız etti seni de Saygı Öztürk;
Çocuklarını hâlâ devlet okulunda okutan, her türlü sağlık imkânını kullanabilecekken doğumunu bile devlet hastanesinde yapan bir kadına kucağındaki bebeğini emzirmesine bile aldırmadan zorlama bir hikâye ile vurmayı tercih ettin?
İşte bu namussuzluğun dik alasıdır!
Ya temizle, ya da bu sıfatla anılmayı göze al!
Gerisi sana kalmış!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.