Sulamazsan çiçek solar

Yine elinde ne kalmış ise onlardan bir takım yapmış ama kenarda hocası vardı bu kez...

Sahada ise maç eksiği olmasına rağmen iki önemli adamını katarak bir takım oluşturmuştu Terim...

Dengede giden 8-10 dakikadan sonrasını ciddi bir baskıya çevirdik. Elle önlenen gol filan gargaraya getirilip bir ofsayt kurban edilince, ardından Eren boş kaleye atamayınca yine kısmetsizlik çöktü başına Galatasaray’ın...

Sonra Porto’nun çok etkili pas kalitesiyle başa çıkmaya çalıştık ancak hep Mariano üstünden ve sağ kanadı kullanarak geldik. Kronik duran top ve yerleşim hatasıydı ikinci golün nedeni. Sonra da Rodrigues ilk defa çabukluğunu kullandı, maça tekrar ortak olduk.

Aslında ilk yarı; 1-0 öne geçecek iken 2-0 geriye düştüğümüz bir kısmetsizlik silsilesinin sonucuydu..

İkinci yarıda pres ve set oyununu çok iyi uygulayan Galatasaray maçı cebine koyacağı fırsatları harcadı ve bir kez gelen Porto üçü de bulunca fiş çekildi sandık ama bir Rodrigues uyandı ve tepkiler altındaki Eren’e golü yaptırdı. Ardından bir de penaltı kazandırdı ama onu da Feghouli gole çeviremedi...

Galatasaray’ın tek kazancı her türlü olumsuz şarta rağmen maçı bırakmadan, rakibinin her türlü müsamere tadındaki zamana oynamasına karşılık verdi ve tabelayı hep kovaladı...

Galatasaray adına en önemli artı değer budur...