Vaki olanda hayır vardır...

A -
A +
“Şeker hastası rahmetli nenemi kiloları sebebiyle altı kişi otobüse zor bindirmiştik!..”
 
Sene 1980 olmalı. 15-16 yaşındaydım. Rahmetli babaannem şeker hastasıydı. Malatya’nın Doğanşehir ilçesine bağlı sularının soğuk olmasıyla ünlü şirin Erkenek kasabasında yaşıyorduk. Kışları Erzurum gibi soğuk olduğu için işlerini bitiren kasabalı kışı Mersin’de geçirmek isterdi.
Genelde Mersin'de portakal bahçelerinde çalışılır, sonbahara dönülürdü...
Yine havaların soğuduğu kışın kendini hissettirdiği o sonbaharda babaannemi Mersin Belediyesinde çalışan amcamın yanına götürmek üzere yola revan olduk.
Rahmetli nenem şeker hastasıydı. Hayli kilo almıştı, yürüyemiyordu. Altı kişi otobüs koltuğuna yerleştirdik. Yolculuğun devamında içimden “biz burada altı kişi otobüse zor bindirdik orada tek başıma ne yapacağım nasıl taksiye bindirip götüreceğim” diyordum.
Bu arada benim de özel bir durumum vardı. O yıllarda otobüste rahatsızlanıp kusma durumum filan olduğu için yolculukta pek yemek de yememeye çalışıyordum.
Adana’nın eski otogarına vardık; şu anki Sabancı Camii'nin bulunduğu bölge. Bana açlık öyle bir bastırdı ki anlatamam. Dayanamadım “bir dürüm yaptırayım” dedim. Muavine hareket saatini sordum:
“15 dakika kadar buradayız” dedi.
Hemen gittim; altı bilemedin yedi dakika içerisinde de tekrar geldim. Baktım otobüs yerinde yok. Sonradan öğrendim ki rahmetli nenem de muavine “oğlum gelmedi” demiş. Hatta bunun üzerine otobüs on dakika peronda beklemiş, sonra gitmiş…
Ama ben garajın her tarafını gezdiğim hâlde otobüsü görememiştim. Görünüşte tipi kar boran gibi bir durum vardı. Neyse otobüste hasta hâliyle babaannem, bir de yanında halam vardı. Halam da okumuşluğu olmadığı gibi gözüaçık birisi de değil.
Hani derler ya “vaki olanda hayır vardır.” Ben de “tevekkeltü alallah” diyerek kendimi teselli ettim ve hatta “biraz Adana’yı gezeyim” dedim.
Bu arada Adana Mersin arası çalışan bir otobüse binip Mersin’e vardım ki Mersin’e bahar gelmiş.
Peki ninemlere ne olmuş? Benim otobüste olmadığımı gören şoför otobüsü Demirtaş Mahallesine sürmüş. Vefat etti ise Mevla rahmet eylesin, sağ ise Allah hayırlı uzun ömürler versin, amcamın ev sahibi de gelip ninemi sırtına almış; o zamanlar kanepe yerine kullandığımız somyaya kadar getirip nazik bir şekilde kazasız belasız indirmiş...
Eskilerin sözü gerçekten enteresan: "Vaki olanda hayır vardır...”
           Ahmet Saltık-Malatya
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.