"Benzin, benzin, benzin..."

A -
A +

“Seni istediğin adrese götüremedim. Dolayısıyla sadece benzin paramı alabilirim...”

Almanya’ya işçi olarak gittiğim 1970 yılında, daha ilk hafta, ekmek almak için bir arkadaşla gittiğimiz bakkaldan geri dönüşte arkadaş beni bırakıp gidince sokağı karıştırmış ve kaldığımız lojmana nasıl gideceğimi şaşırmıştım. Bir de yağmur başlayınca elimde ekmek ile ıslanmayayım diye bir taksiye binerek lojmana gitmek istemiştim. Almanca bilmiyordum. Şoföre sokak ismini bir harf yanlış söylemişim…
Şoför bir müddet gittikten sonra bir sokağın başında durdu ve göz göze geldik. Elimle “hayır burası değil” diye işaret ettim. “Peki nereye gideceğiz?” der gibi yüzüme baktı. Lakin yüzünde ne bir can sıkkınlığı, ne bir öfke ne bir bıkkınlık var...
O yıllarda cep telefonumuz da yoktu ki babamları arayıp taksiciyle konuştursam… Pek bir şey anlatamayınca adamcağız bakmış ki beni hedefime götüremeyecek; o sokak değil bu sokak değil sonunda getirip aldığı yere bırakmış. Konuyu bu kadar özet anlatıyorum ama takside yaklaşık 40-50 dakika dolaştık… O taksimetrenin ne kadar yazdığını bile bilemiyorum. O kadar sürenin ücretini istese üzerimde o kadar miktar para da yok. Bir ekmek alıp geleceğimiz için hazırlıksızım. O zamanın parasıyla 20 Alman Markı kadar param var. Taksiden inerken 20 markı uzattım. Üzerini isterse “param yok” diyeceğim. Ama o da ne? Adam bana geriye 15 Mark para uzattı. Bu defa şaşırdım… Biliyordum ki o verdiğim para yetersiz. Para isteyeceğine bir de 15 Mark geri veriyor? Tereddüt ettim.
Şoför birkaç defa “al” anlamında Almanca beni ikaz ederken ben almamakta direniyordum. Derken adamın taksideki ekranı işaret ederek: “Benzin, benzin, benzin…” dediğini gördüm… El işaretiyle birlikte ne söylediğini tahmin etmiştim:
“Seni istediğin adrese götüremedim. Dolayısıyla sadece benzin paramı alabilirim” diyordu.
Ben hayret ve takdir duygularıyla arabadan indim. Çevreme bakındım. Meğer telaştan çıkartamadığım sokağın az ilerisindeymişim. Lojmana doğru yürürken “ne dürüst insanlar var” diye dönüp arkama baktığımda baktım ki şoför, adresimi bulup bulmadığımı kontrol etmek ister gibi hemen hareket etmemiş, beni bekliyordu…
Bu taksici esnafını, ilke ve dürüstlüğünü aradan 49 sene geçmesine rağmen unutamam. Ülkemizde çok az da olsa kimi taksicilerin yabancılara karşı yaptığı sorumsuzluğu okuyup öğrendikçe hatırıma o Alman taksici gelir…
            Bulduk Özdemir-Konya
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.