“İzin al da öyle git!..”

A -
A +
 “Üniversite sınavına girmeye hak kazanmıştım. Bütün amacım bir yüksekokul bitirmekti...”     Ocak ayında, Balıkesir’in değerli evladı Millî Eğitim Müfettişi, Hayatım Roman’da hatıraları yayınlanan değerli bir okuyucumuz Üzeyir Özkan Beyefendiyi kaybettik. Onun hatırasına ithaf olarak bu hatırayı yazdım. Üzeyir Bey'e de Allah’tan rahmet diliyorum... “Çok güzel bir Orta Anadolu Kasabasında, sağlık ocağında görev yapıyorum. Bulunduğum kasabanın ismi Karahasanlı. Kozaklı ilçesi Nevşehir iline bağlı olmasına rağmen Kırşehir’e daha yakın. Ova ve tarlalarda en fazla buğday ekilmekte, üzüm ve kavun yetiştirilmekte. Sağlık ocağı kasabanın tam ortasındaydı. Ben sağlık memuru, eşim ebe; yeni tayin bir hemşire, bir yaşlı sekreterimiz bir şoför ve bir odacı görev yapıyorduk... Bulunduğumuz kasaba Nevşehir’e çok uzak olduğu için gelip ziyaret eden veya kontrol eden pek fazla olmuyordu. Hatta orada görev yaptığım dört yıl boyunca sadece bir kez İl Sağlık Müdürü ocağımızı ziyaret etmişti. Bir defa da müfettiş gelmişti. Böyle olmasına rağmen biz yine de mesaiye düzenli olarak uymaya, vatandaşa gece olsun gündüz olsun hizmet etmeye ve yine sağlık ocağımıza bağlı 8 köye aşı, ilaç, muayene ve çevre sağlığı hizmetleri olsun hepsini yapmaya çalışıyorduk. Biz bütün bu hizmetleri gece gündüz demeden elimizden geldiğince sadece vicdanımızın bize verdiği güç ve gayretle yapmaya çalışıyorduk...  1978 yılı Haziran ayı. Üniversite imtihanı için Ankara'ya gidecektim. O zamanlar bu imtihan şimdiki gibi her vilayette yapılamıyordu. Lise fark derslerini vererek lise diploması almış Üniversite imtihanına girmeye hak kazanmıştım. Bütün amacım bir yüksekokul bitirmekti. İmtihan pazar günüydü ama ben biraz Ankara’yı gezmek istediğim için cuma günü öğleden sonra gitmek istiyordum. Sabah erkenden daireye uğradım ve o gün izinli sayılmam için bir dilekçe yazdım ve masanın üzerine bıraktım. Dairede doktor olmadığı için dilekçeme bir işlem yapılmadı. Yaşlı, tecrübeli, güngörmüş, emektar sekreterimiz Kazım Efendi beni uyardı ve "Aslan Bey, sen ocağımızda doktor yok diye böyle bir dilekçe yazarak, hiçbir işlem yapmadan il dışına çıkma! Ne olur ne olmaz, bakarsın bir terslik olur, sen yokken birileri gelir; izinsiz görev yerini terk edip il dışına çıktığın için hakkında işlem yaparlar. Sen en iyisi bu dilekçeyi al, Kozaklı’ya git ya oradaki doktora tasdik ettir veya Kaymakam Bey'den izin al öyle Ankara’ya git” diye uyardı... DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.