“Beni meşgul etme!” demesin mi?

A -
A +
 ”Arkadaşlarım sağ olsunlar ellerinden geleni yaptılar ve bismillah deyip dükkânı açtım”
 
Bendeniz otuz sene askerî bandolarda görev yapmış, emekli olduktan sonra hiç boş durmamış, çeşitli işlerle uğraşmış biriyim. En son Ankara’da, kendi okulumda öğretmenlik görevim sırasında da akşam vakitlerini boşa harcamadım. İlk öce Akşam Sanat Okuluna gittim ve oradan mezun oldum. Daha sonra daktilo kursuna yazıldım ve onu da bitirdim. Daha olmadı Türk Amerikan Derneğine üye oldum ve açılan İngilizce kursuna devam ederken doğu hizmetim dolayısı ile Aşkale’ye tayin oldum. Epeyce ilerlettiğim İngilizcemle dernekten kitaplar getirtip bir müddet çalışmaya devam ettim. Yurdun çeşitli yerlerinde görevden sonra emekli olup eşimin memleketi olan Amasya’ya yerleştim.
Avcılık merakım dolayısı ile oranın avcıları ile tanıştım. Çok güzel bir muhitim (çevrem) oluştu. Bu arada tanıştığım köylülerle ortak pancar ektirdim. Biraz zahmetli olduğu için devam etmedim. Ancak aynı tanış köylü ile ortak bir kamyon aldık. Bir iki senden sonra kamyonu ortağa devredip ayrıldım.
Arkadaşlarla sık sık ava gidiyordum. Avcılar kulübüne de üye oldum. O günlerde av malzemeleri hemen hemen kara borsa idi. Hele barut almak son derece zordu. Bayiler başbayiden kendilerine ayrılan barutu alabiliyordu. Her şey doludizgindi. Bir gün arkadaşlar “Hüseyin abi, aklımıza bir şey geldi. Malzemeleri şuradan-buradan pahalı pahalı alıyoruz. Kulübün yanındaki boş dükkâna bir bayilik aç, şuna buna para vermekten kurtulalım” dediler. Boş durmayı sevmeyen bir tabiatım var.
“Bana yardımcı olursanız hay, hay” dedim. Dükkânı kiraladık. Arkadaşlarım sağ olsunlar ellerinden geleni yaptılar ve bismillah deyip dükkânı açtım. Açtım ama barut meselesi bir dert oldu. Zaman geldi başbayiden hakkımız olan barutu bile alamaz olduk.
Canım sıkıldı kalktım Ankara’ya gittim. Genel Müdüre şikâyete gittim. Müdür:
“Emrimiz gereği her şey yapılıyor” dedi. Ben:
“Asla bildiğiniz gibi değil” dedim.
“Be adam beni meşgul etme!” demesin mi?
“Beyefendi, şu oturduğum sandalyede benim param var. İşimi halletmeden kalkmam” dedim. Baktı ki olmayacak beni satış müdürüne gönderdi. Satış müdürüne durumu anlattım.
“Hakkımız karaborsaya gidiyor” dedim. DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.