Bir ömür onu unutmamış...

A -
A +
Haber köye ulaştığında nişanlısı gözyaşı döküyor ama ne çare? Olanla ölene çare var mı?
 
Benim kadar annem de ağlıyordu nişanlımın ölümüne. Fakat aramızdaki bir fark annem tevekkülle ağlarken ben isyan edercesine ağlıyordum... Annem o zaman çocukluğumun Kerim Amca'sını anlatmak gereği duymuştu.
-Bak kızım o güzel masallar anlatan Kerim Amca'ların bir yük gemileri varmış. Kerim Amca da babasının gemisinde bulunurmuş. Liman liman dolaşıp duran Kerim Amca'nın Suna isminde bir nişanlısı varmış. Onun hasretine dayanamıyormuş. Yine böyle bir günde gemi limana yanaşıp çimento boşaltırken güvertede bulunan masanın başında eline kâğıt kalem alan Kerim Amca nişanlısına mektup yazıyormuş. Kader bu… Mektubun yarısına gelmeden kalem tutan kolundan taraf omuzuna vinçten kurtulan kocaman çimento torbası yüksekten düşüveriyor. Beli kırılıyor. Lif mi ne kopuyor. Bir daha da düzelmemek üzere yatalak oluyor.
Haber köye ulaştığında nişanlısı günlerce gözyaşı döküyor ama ne çare? Olanla ölene çare var mı?
Bir gün beş gün derken haftalar ay oluyor. Suna genç kız. Nişanlı ama yatalak bir adamla evlenilir mi? Anası babası nişanı bozuyorlar. Tabii Kerim Amca da bir şey diyemiyor başkaları da. Bir başkasına nişanlanan Suna, Kerim Amca'nın gözyaşları içinde duasını da alarak gelin oluyor.
Kerim Amca o günden sonra memleketinde durmayıp Samsun’a geliyor. Burada kendisine bakanlar da yeğenleri.
Ne gariptir ki altmış sene bu hâlde ölmedi Kerim Amca… Babası öldü anası öldü… Hatta Suna’sı öldü… Kerim Amca o hâliyle yatalak olarak yıllarca yaşadı. Hikmetinden sual olunmaz ya Rabbî… Ama yeğenleri ona büyük bir samimiyetle sırayla baktılar. Gerçi son zamanlarda komşumuz olan yeğeninin evinde yaşadı… Diğer yeğenleri gelip yardımda bulundular hep.
Öldüğü zaman bu bıktırıcı ve sıkıntı içindeki hayattan kurtulduğunu söylediler işte.
O zaman anlamıştım biz çocukken Kerim Amca'nın neden Suna’dan söz ettiğini sürekli. Rahmetli bir ömür Suna’sını unutmamış meğer.. Allah rahmet eylesin…
Ben de o günden sonra başıma gelen üzücü olaya razı olmaya gayret ettim uzun zaman. Ama yeniden dünürlerim gelmeye başladı… Annemler bizden daha mantıklı ve akıllı düşünerek ikinci evliliğim için hazırlık yaptılar… O zaman anladım “Gelin ata binermiş ya nasip dermiş” atasözünü… Şimdi çok şükür yine mutlu bir evliliğim var… Üç tane de çocuğum var… Allah kimseye çekemeyeceği acıyı vermesin. Allah herkese hayırlısını nasip etsin...
           Z.K.-Samsun
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.