“Kalp ameliyatı olmalısınız” dediler

A -
A +
Bizi hastaneye kabul ettiler, yatış işlemleri vb. olurken “size bir ay sonra sıra gelecek” dediler!..
 
 
O günlerde bilhassa sıcak havalarda yürürken gözümün önü kararıyordu. Otururken neredeyse baygınlık geçirecek gibi oluyordum. Hastaneye gittiğimde “Siz bir tansiyon merkezine gidin. Şişli’de anlaşmalı olduğumuz Türkiye Gazetesi Hastanesi var. Gayet iyi muayene ediyorlar ve uygun fiyata bakıyorlar. Biz hastalarımızı devamlı oraya yönlendiriyoruz” dediler.
Oraya gittim. Biri hanım biri erkek iki doktor beni muayene etti. Gayet titizlikle muayene ve ölçümler yaptılar. Gerekli tahlil ve tetkikler sonunda dediler ki:
“Sizin bu hâlde yolda yürümeniz uygun değil, sıcağa çıkmanız uygun değil. Her an yolda düşebilir kafanızı gözünüzü bir yere çarpabilirsiniz. En kısa zamanda açık kalp ameliyatı olmanız lazım.”
Tahlil ve tetkik raporlarıyla birlikte eve geldim. Üst katımızda kardiyolog Dr. Levent Saraç Bey oturuyordu. “Ona da bir danışayım” dedim.
Raporları büyük bir titizlikle inceledi ve dedi ki:
“Abi sizin %95 ameliyat olmanız lazım. Tahlil ve tetkikler öyle gösteriyor.”
“Bir de Dr. Hasan Doğar Beye gösterelim. O da International Hospital Kardiyoloji Bölümünde çalışıyor. Son kararı o versin.”
Ertesi gün de tahlil ve tetkiklerimi ona gönderdim. O da fikrini ameliyat olmam üzerine beyan etti. Durumu Enver Abiye arz ettim.
Enver Abi “çok üzüldüm” dedi. Kucakladı, “Geçmiş olsun” dedi ve biz ertesi gün hastaneye gittik…
Bizi hastaneye kabul ettiler, yatış işlemleri vb. olurken “size bir ay sonra sıra gelecek” dediler.
“Peki” dedim. “Bir süre burada müşahede altında tutacağız” dediler. Ona da “peki” dedim.
Beni bir odaya yatırdılar. Odada yatarken bir zat geldi:
“Geçmiş olsun. Benim ismim Yalçın Polat. Bu hastanenin Genel Müdürüyüm. Enver Ören Bey telefon etti. Askerî liseden beri çok yakın arkadaşımdır. Mümkün olur ise ameliyatını öne çekebilir misiniz” dediler.
Biraz sonra uzun boylu esmerce bir zat geldi. O da “Benim ismim Dr. Said Haifawi. Ben bu hastanenin Yönetim Kurulu Başkanıyım. Enver Ören Bey telefon etti. 'Mümkün ise yarın ameliyat olabilir mi?' dedi. Baktık imkânlarımız müsait. Bu gece hazırlanacaksınız. Yarın sabah sekizde sizi ameliyata alacağız” dedi.
“Peki Efendim” dedim.

Beni yoğun bakıma aldılar. Gerekti tıbbi müdahaleler ve hazırlıklar yapılıyordu. Yoğun bakıma içeri kimseyi almıyorlardı. Ameliyat öncesi süreçte içeriye bir kişi geldi. DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.