Bilseydim yapar mıydım?

A -
A +
“Bilmeden Biel şehrindeki o çekiliş için şimdi Rabbimden af diliyor tövbe ediyorum...”
 
İsviçre hatıralarımı anlatmaya devam ediyorum... İki günlük tren yolculuğu ile yeni evlendiğim eşimle birlikte İsviçre’ye vardık.
Bu arada hudutta ailem Arife’yi sağlık kontrolünden geçirdiler. Şükür sağlıklı olduğu için pasaportuna “mavi” mührü vurdular.
Solothurn şehrine vardık. İş arkadaşlarımız hayırlı olsun için geldiler. Eşim beş gün sonra söylenen hastanede işe başladı. Ama evimizin eşimin hastanesine uzak kalması sebebiyle tekrar oraya yakın bir yere taşındım. İşi gidip gelmeye de ikinci el küçük bir motosiklet aldım.
Ailem beş ay kadar çalıştı ama konuşabileceği hiç Türk yoktu. Çok sıkılmıştı. Şehrin bitişiğinde bir hastanede Balıkesirli iki arkadaşın hanımları çalışıyordu. Orayla anlaştım. Bu defa buradaki iş yerine yakın bir eve taşındık.
400 kişi çalışanı bulunan bir cıvata fabrikasına geçiş yaptım. Demir döküm fabrikasındaki yerime de kardeşim Hasan’ı aldılar.
1967 Temmuz'unda 15 gün izne çıktık. Aydınlı Önder isimli bir arkadaşla beraber dört günlük geziye çıktık. 7 saatlik bir yolculukla Lozan’a vardık. Tarihî yerlerini gezdik. Parkta bir kanepede uyuduk. O gece Adapazarlı bir arkadaş bizi misafir etti.
Üçüncü gün Fransa’da Montreux ziyareti sonrası tekrar Lozan’a döndük. Sabaha kadar da Solothurn şehrine eriştik. Güzel bir gezi oldu.
Lozan ve Cenevre gezilerimde çektiğim resimler ile aldığım kartpostallar hatıra kaldı. 28 Ağustos 1967 günü, bahsettiğim cıvata fabrikasında işe başladım.
Kardeşim Hasan döküm fabrikasında eşim Arife de hastanede çalışıyordu. Rahatımız iyiydi.
Bir sene sonra nisan ayında ikinci el bir motosiklet aldım. Küçük motoru da kardeşim Hasan’a verdim. 28 Haziran 1968’de Solothurn’un 20 km batısında Biel şehrinde iki günlük bayram oluyordu.
Her sene üç arkadaş oraya gidiyorduk. Gezerken orada o yıllarda bir nevi kumar olduğunu bilmediğim için şansımıza aldığımız biletlerden benim şansıma bir şey çıktı. Bir telefon numarası verdiler. 3 gün sonra aradım. Hediyeler arasında 5 araba, 5 buzdolabı, 3 motosiklet ve diğer ev eşyaları vardı. Telefonda “Salı günü şu adrese gel” dediler.
Motosikletimle Biel şehrindeki adrese gittim. Bir oto garajında şenlik yapıyorlar. Gazeteciler de var. Beş arabanın 1 no.lu olanının yanında resmimi çektirdiler. “Bu araba sana çıktı” dediler. Anahtarını verdiler. Çok sevindim. “Yarın gelir alırım” dedim. DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.