İnsanlar, hâlden anlamaz

“Kız ana evinde, mertebeyi ne kadar iyi öğrenirse gelin gittiği evde o kadar rahat eder...”

 

Trende dinlediğimiz "Gökçek Teyze"nin anlattıklarını bugün de paylaşıyorum...

Bir kız ana evinde, mertebeyi ne kadar iyi öğrenirse gelin gittiği evde o kadar rahat eder kızım.

Ben küçük yaşta gelin olduğum için bunların çoğunu öğrenememiştim. Öğrenene kadar da çok sıkıntılar yaşadım. Ama sabrettim. Bu sabır işte, benim mertebeye ermeme yardımcı oldu.

E tabii öğrenme, gelin gittiğin yerde insana ağır geliyor. Kaynananın söylemediği kalmıyor. Hısım akraba kim gelirse seni onlara eleştirir. Nasıl olsa gelinin sahibi, kimi, kimsesi yoktur.

-Herkes üzerime geliyordu. Kaynanam kötü söylemekle kalmaz bazen denk gelirse vururdu. Ne yalan söyleyeyim kuvvetli vurmazdı. Demek ki bir parça da olsa merhameti varmış. En gücüme giden hiçbir suçum yokken beni oğluna şikâyet etmesiydi. Suçum işleri fazla bilmemekti. Çocuk yaşta gelin ne bilir? Çekip gitmek toplumda hoş karşılanmaz. Yapacağım iş, sabretmekti. Ben de onu yaptım mertebeye ermek için.

Kaynanaya sabır, en zor sabırdır. Bu sabrı yerine getirebilmek, diğer sabırları kolaylaştırır.

Gelin olarak herkesten geç yatıp erken kalkardık. Biz bağa-bahçeye ilk gidip son gelenlerdik. Hayvanların bakımı gelinlere aitti. Kıra-bayıra, oduna en önde onlar giderdi. Sırtlarında yük olmaksızın eve dönmek ayıplanırdı. Akşama kadar çalışıp akşamleyin yükle dönmek hiç kolay olur mu hiç? Hele bir de hamile iken çok zordu…

Eskiden 71 kiloluk has unları vardı.  O çuvalları gelinlere taşıtma yarışı yaparlardı. Onları taşıyamayanlar, bazılarına göre gelin olma vasfına daha erememiş demekti…

Ben, gelin olduktan 5-6 yıl sonra o un çuvallarını taşıyabildim. İnsanlar, hâlden anlamaz kızım? İşte ben, bunları yaptım ve bunlar da mertebeye ermemde önemli rol oynamıştır...

Anlatılacak çok şeyler var. Bana bazıları çok acı geldi. Eşim çeşitli nedenlerle benim kalbimi kırardı bazen şiddet uyguladı ama ona karşı sabrettim. Niye? Çünkü çocuklarımın babasıydı…

Elbette her biri ağır geldi. Çok üzüldüm ama sabrettim. Çocuklarım oldu… Onları evlendirdim. Gelinlerim, damatlarım ve torunlarım oldu. Şimdi yaşlılığımda onlarla seviniyorum, ne yalan söyleyeyim gururlanıyorum.

Yaşlı kadın Üçburgu’da “kalın sağlıcakla” diyerek trenden indi. Arkasından hepimiz bakakaldık. Kızlardan birisi şöyle dedi:

“Allah, hepimizi onun mertebesine erdirsin ama onun yaşadıkları ile değil...”