Bir duvar çeşmesi -2-

Bir dönemden sonra sakalar, sebiller, kırbalar... Mutaassıp İstanbul hanımefendilerinin sakalar ile muhatap olmaması için düzenlenmiş saka delikleri, bazen de kapı önlerine bırakılan kovalar... Eski İstanbul ailelerinin adabı muaşeret kurallarının incelikleri. 19 yy.dan sonra damacanaya dönüş süreci…

Akmayan her çeşmenin önünde durunca içime akan yaşlar, yürek sızım, çaresizliğim. Kuruyan çeşme mi?.. Kuruyan, yok edilmeye çalışılan bizim ruhumuz, kültürümüz, vicdanımız mı?..

Şimdilerde susayıp bunalınca bir büfe ve pet şişe arar olduk. Tarihimizin bağrından kopup günümüze kadar gelmiş, var olmak için bize haykıran gözlerimizi kapattığımız, o hüzünlü, sahipsiz çeşmelere hayat vermek mi, büfelere koşmak mı?

Çeşmelere hayat vermek; bugünümüze hayat vermek, hayata anlam katmaktır. Geçmişin emanetine sahip çıkıp, gelecek nesillerin emanetini sağlam teslim etmektir. Günün yorgunluğu ve hengâmesinden yorulmuş ruhlara dingin sesi ile şifa vermektir. Önünden geçerken farkındalık yaşamadığımız kimilerimiz için hiçbir anlam ifade etmeyen akmayan çeşmeler. Eşsiz Osmanlı mimarisi, eşsiz Osmanlı maneviyatı rahmet ve azizlik simgesi çeşmeler.

Şimdi soralım vicdanlarımıza, kuruyan çeşmeler mi, kuruyan ruhlar, vicdanlar mı?..

 

 

 

 

      Sorumsuz dünya   

 

Bir ömür bitiyor ne yazık namlunun ucunda,

Yardım istiyor bizden ihtiyaç olduğu anda.

Görevini bilecek var mı şu dünyada?

Sorumsuzluk, sadece değersiz bir hurda.

 

 

Zulüm dediğin koca bir cadı kazanı,

Kazmayın sorumluluğa ölüm mezarı.

İnsanların bir kısmı perişan açlıktan,

Vazgeçin şu insan öldürme sevdasından.

 

 

Kalpler kararmış, gözlere inmiş perde,

Sefalet sarmış her yeri, insanlık nerde?

Mazlumun ahı elbette ki kalmaz yerde,

Sorulur hesabı bir gün mahşer gününde.

 

 

 

 

Hayra vesile olan, hayır işlemiş gibidir. Allahü teâlâ, sıkıntıya düşene yardım edeni sever.

 

 

 

Yeni bir tava veya tencere aldığınızda üşenmeyip ilk önce içinde bir miktar sirke kaynatırsanız ileride o tavada kızartma yapacağınız zaman tavaya yapışmadığını göreceksiniz...

 

Soğan doğramadan, sarımsak soymadan vb. önce parmaklarınızı limon ile ovalarsanız istemediğiniz o kokulardan kurtulmuş olursunuz...