Eğitime içeriden bir bakış

Eğitim sistemi bir ülke için vazgeçilmez olması gereken en önemli şey. Ancak ülkemizde ne eğitime ne de öğretime hak ettiği değer verilmiyor. Ülkemizde eğitime verilen önem bu konuda yapılan donanımsal yeniliklerle ölçülüyor ancak bu da yetersiz kalıyor. Yaşadığımız çağı teknoloji çağı olarak adlandırıyoruz. Bu yüzden de hayattaki her bölüme teknolojiyi sıkıştırmaya çalışıyoruz. Eğitimde ise her sınıfta akıllı tahtalar her öğrencide tabletler var. Her okulun olmasa da çoğu okulun fiziki yapısı yeterli ancak bu kadar yeniliğe modernliğe rağmen hâlâ eğitimde bir arpa boyu yol katedemedik. Bu da gayet doğal olup bunu şöyle de düşünebiliriz. Sistemi bir araba gibi düşünürsek biz arabaya en iyi modifiyeyi uyguluyoruz ancak motorunu aynı bırakıyoruz. Sonra da bu arabadan daha hızlı, daha seri hareket etmesini bekliyoruz. Sizce bu ne kadar mantıklıdır?

Elbette ki her okulda akıllı tahtaların her öğrencide tabletlerin olması güzeldir. Ancak örnekte belirttiğimiz gibi sistemde motoru değiştirmeden ilerlememiz mümkün değildir. Biz her şeyde yaptığımız gibi bunda da Batı'yı örnek almaya çalışıyoruz ancak şunu hep unutuyoruz. Osmanlının çöküş aşamalarında çare olarak Batı görülmüş ancak bu, çareden çok çöküşü hızlandırma görevi görmüştür. Eğitimi düzeltmek için yapmamız gereken şey Batı'yı örnek almak yerine kendi özümüze değerlerimize dönmektir.

Bizim tarihimiz kültürümüz inancımızı bilim ve teknolojiyle birleştirebilmek gerekir. Eğitimdeki her bireyi kendi millî şuuruna sahip örf âdet gelenek göreneklerine bağlı bir şekilde yetiştirmemiz gerekir. Eğer bunu uygulamazsak yapacağımız her türlü yenilik göz boyamaktan bir adım ileriye gidemez.    

 

 

 

 

 

Dünya seyrediyor bu gözyaşını

Ağlayan Müslüman başkası değil.

Küffarın önünde eğmiş başını

Ağlayan Müslüman başkası değil.

 

Zalimler kudurmuş köpek misali

Avrupa vızıldar sinek misali

Kundağa sarılmış bebek misali

Ağlayan Müslüman başkası değil.

 

Kadınlar biçare çocuklar öksüz

İnanan her kesim görülmüş haksız

Sinede yürekler kayadan farksız

Ağlayan Müslüman başkası değil.

 

Paramparça olmuş İslâm âlemi

Yüklenmiş sırtına büyük elemi

İslâm coğrafyası ateşten gemi

Müminler yanıyor başkası değil.

 

 

 

 

 

 

Bağırsakta gaz şişkinlik ve gizli alerji: Bağırsaklardaki düzensizlik vücudun tüm organlarını etkiler. Karaciğer enzimlerini, pankreası, ince bağırsağı, beyne oksijen gidişini, tansiyonu vb. olumsuz etkiler. Kişinin yeme içme hayat tarzına dikkat etmesi önemlidir. Ancak kişinin bütün dikkatine; hayat tarzındaki düzene, dengeli beslenmesine vb. rağmen bağırsaklarında gaz şişkinlik kabızlık gibi düzensizlikler devam ediyorsa ve yapılan tahlil tetkik röntgen vs. sonucunda net bir bulgu elde edilemiyorsa, o şahısta çok büyük bir ihtimalle gizli alerji mevcut olduğunu söyleyebiliriz. Gizli alerji olup olmadığımızı anlamak için bunun yanında birkaç ipucu daha verebiliriz. Örneğin “Sürekli doktora gidiyorum bir şey çıkmıyor ama bende gaz ve şişkinlik oluyor” diyorsanız; “Kış hadi neyse de yazın bile ellerim ayaklarım üşüyor, geceleri çorapla yatmak zorunda kalıyorum” diyorsanız; “Sıcak ortama girdiğinizde rahatlayıp soğuğa çıktığınızda aniden vücudunuzda tepki oluşuyorsa, sizde gizli alerji olduğundan söz edebiliriz.

Birçok rahatsızlığın temelinde gizli alerji olduğu hâlde bu durum genelde hep gözden kaçar. Oysa ümmin sisteminin dengelenmesi açısından çok önemlidir. [Dr. İsmail Maraş]