Ağacın söylediği

A -
A +
“Bir ağaçtan, insanlar, hayvanlar veya kuşlar istifade ederse, o ağacı diken için bir sadaka olur.” [Hadis-i Şerif/Buharî]
Ağaç; nice hikâyelerin şahidi, nice güzel insanların gölgesidir. Ağacın bize anlatacağı o kadar çok şey var ki… Onu bir dinlesek neler söyleyecek. Onu fidan olarak diken kişinin heyecanı ve sevgisi, sulayanların muhabbeti, ağaç olduktan sonra gölgesinde ferahlayanların gönül genişliği, meyvesini yiyenlerin mutluluğu…
Ne zaman görkemli ve yaşlı bir ağacı seyretsem sanki tarihi, kâinatı, kendimi ve hakikati görürüm. Neden mi? Ağacın yıllarca aynı yerde durarak tarihe, tabiattaki devinime, insanların yaşadıklarına ortaklığı var. Sabırla yerinde duruyor. Hem yükseliyor, yükselirken de daha çok eğiliyor. Bu noktada Osmanlının ‘’Çınar’’ ile anılması ne mânidar! Bir milletin tarihine ortak olan bir ağaç.
Her insanın bir ağacı olmalı. Dertleşeceği, suallerine cevap arayacağı bir ağacı… Kişinin kendiyle büyümeli, yaşamalı ve sonraki kuşaklara aktarmalı.
Çocuklarımıza hem eğitim sürecinde hem de aile olarak ağaç diktirmeliyiz. Hayata bir değer katmayı, o değeri geliştirmeyi ve muhafaza etmeyi öğretmeliyiz. Ağaçla olan hikâyesini yazarken aslında kendi hikâyesini görebilmeli çocuklarımız. Ağaç gibi kökleri sağlam, duracağı yeri bilen ve her türlü zorlukta daha da gelişen bir insan olmayı öğretmeliyiz. Dedim ya, ağacın bize söyleyeceği çok şey var. İsterseniz gidin bir sorun, bakın neler duyacaksınız!
            Fatih Toprak-Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
 
 
ŞİİR
 
        Sevgili öğretmenim
 
Sen öğrettin bize sen, okumayı.
Doğruyu, güzeli, dimdik durmayı.
Okuyup da büyük adam olmayı,
Hakkını helal et sen öğretmenim.
 
 
Sınıfa girince güller açardı.
Üzerinde bahar kokusu vardı.
Senden ayrılınca dünyam karardı
Hakkını helal et sen öğretmenim.
 
Hasta iken bile derse girerdin.
Anne gibi okşar bizi severdin,
Sen bize hem ahlak hem bilgi verdin,
Hakkını helal et sen öğretmenim.
 
Sakın arkanızda kalmasın gözün,
Kulağıma küpe senin her sözün,
Başın dert görmesin hep gülsün yüzün,
Hakkını helal et sen öğretmenim.
 
İhsanî diyor ki hakkın ödenmez,
Öğretmene saygı asla tükenmez.
Yaktığın meşale bir daha sönmez,
Hakkını helal et sen öğretmenim.
 
                  İhsan Akdemir (İhsanî)
 
 
ESKİMEZ KELİMELER
 
NADİDE: Nâdide kelimesi nâ olumsuzluk ekinin dîde kelimesiyle bir araya gelmesinden oluşan bir kelimedir. Dide kelimesinin isim anlamı “göz” demektir. Ama fiil olarak da “görmek” anlamına gelmektedir. Bu kelime de ek de Farsçadır. O zaman “dîde” görülen kelimesinin başına olumsuzluk eki “nâ" gelince "görülmemiş" anlamındaki "nâdîde" ortaya çıkıyor. Dilimizde olumsuzluk eki uzatılarak okunsa da aslı “nâdîde” şeklindedir. Dilimizde kullanıldığı anlam görülmemişten çok “ender bulunan” “çok kıymetli”, “benzersiz" gibi anlamlarda kullanılmaktadır. Fazla kullanılmasa da aynı kelimenin “görmemiş” anlamı da vardır.
 
TESELLİ: Arapça kökenli olan bu kelimenin Türkçe karşılığı da TDK sözlüğünde “Avunma, avuntu, avunç” olarak geçmektedir. Aslında üzüntüyü yok edememekle birlikte böylesi durumda destek olmak moral ve motivasyon vermek eyleminin adıdır. İnsanın kendi kendini teselli etmesi mümkün olmakla birlikte daha çok bir yakınının onu teselli etmesi anlamlıdır, kıymetlidir.
 
ATASÖZÜ
 
Ağaca dayanma kurur, insana dayanma ölür...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.