Teknoloji ve mutluluk -3-

 

İyiliğe iyilik her kişinin kârı, kötülüğe iyilik er kişinin kârı...

 

 

El yazısı ile doldurulan bir sürü evrak ve dosya, şimdi ise bilgisayar ve yazıcı teknolojisi yardımıyla, matbu şablonlar kullanılarak düzenlenmekte, idare ve büro işleri kolaylaşmaktadır. Bu da ayrı bir kolaylık ve mutluluktur.

Ulaşım araçlarındaki teknolojik gelişmeler, kara-demir yollarının iyileştirilmesi, deniz ulaşım araçlarının hızlandırılması, uçak seyahatinin lükslüğünün kırılması, seyahati kolaylaşmıştır. Birçok insanımız, ömründe bir kez de olsa uçağa binmenin mutluluğunu yaşamıştır.

Dijital fotoğraf makineleri ile 500 hatta 1000 (ve daha fazlası) fotoğraf depolayan kartlar kullanılarak, beğenmediğimiz fotoğrafı veya videoyu silerek, bu fotoğrafları dijital ortamda rötuşlayarak, tıpkı eski tip fotoğraflarda olduğu gibi, fotoğraf kâğıdına bastırmak da mümkündür.

Sosyal medya ile iletişim kolaylaşmış, ancak sosyalleşme azalmıştır. Sosyal medyada, zaman zaman, aile ortamında, lise-üniversite mezun buluşması, yurt içi-yurt dışı gezi vb. sebeplerle paylaşılmış fotoğraflar görürüz. Bu fotoğraflarda ana tema, genellikle gülen yüzlerdir. Zamanımızın mutluluğu belki de budur. Yaşanan güzel anıları bu şekilde "tarihe not düşmüşüz..."

Kimi insan için mutluluk, sahip olduğu ev, araç veya diğer gereçlerin iyisini satın almaktır. Kimi insan için mutluluk az ile iktifa etmek, sade yaşamaktır. Kimi insan için mutluluk, daha önceden hiç gezmediği il, ilçe, köy, şehir veya ülkeleri gezmektir. Kimi insan için mutluluk, doğa-bitki-hayvan fotoğrafı çekmektir. Kimi insan için mutluluk köy ve kırsal hayat yaşamak, etin, sütün, sebze meyvenin doğal olanıyla beslenmektir. Kimi insan için ise mutluluk, gelişmiş teknolojiye sahip araç-gereçlere sahip olmaktır. Kimi insan için ise, pul koleksiyonu yapmaktır...

Yani mutluluğun tanımı, kişiye, kişinin meşgalelerine ve içinde bulunduğu döneme göre değişir...

 

 

 

 

 

 

Dinle oğul sevgi buldum elinde

Bütün dertlerimi bala çevirdin.

Sinemi gurbetin akan selinde

Sılaya götüren sala çevirdin.

 

Yok eyledin şu kalbimde kinimi

Yıl eyledin sensiz geçen günümü

Senin gözlerinle gördüm önümü

Kara düşlerimi ala çevirdin.

 

Bir sözünle orman ettin çölümü

Kor eyledin sönmüş olan külümü

Gönül bahçesinde solan gülümü

Çiçeğe bezenmiş dala çevirdin.

 

Mahzun yüzüm senle gülen yüz oldu

Muhabbetin bahar sunan güz oldu

Kayboldu yokuşlar her yer düz oldu

Karlı dağlarımı yola çevirdin.

 

Senin hatıranla avundum durdum

Her tebessümünden saraylar kurdum

Türlü hacetimi sana buyurdum

Babanı en mutlu kula çevirdin.

 

 

 

 

Yumurta kırarken: Bazen bir yemek veya kek, pasta gibi şeyler için birçok yumurta kullanmak gerekir. Şayet sarısı ile akı ayrı yerlerde kullanılacaksa, yumurtayı kırdıktan sonra hafif kıvrılan avuç içerisine yumurta alınır. Böylece, akı parmakların arasından alttaki kaba akıp, sarısı avuç içinde kalır. İş de kolaylaşmış olur.

Yumurta pişirirken: Yağda pişirilecek yumurtaların, dağılıp görünüşlerinin bozulmamaları için, sahanın dibine biraz un serpmek lâzımdır. Bu usul, yumurtaların yapışmasını önler ve dağılmaya engel olur.

Yumurtaların çatlaması: Pişerken çatlayan yumurtalar, zevksiz bir görünüş meydana getirir, hele lop olacaksa, yumurtanın biçiminin bozulmasına yol açar. Bunu kesinlikle önlemenin tek çaresi yumurtanın küt tarafına (sivri tarafına değil) iğne ile minik bir delik açmaktır. Yumurtanın içinde genişleyen hava buradan çıkarak yumurtanın çatlamasını önler. Bu o kadar sağlam bir yoldur ki, şimdi, büyük şehirlerimizde yumurtaya delik açmak için özel âletler bile satılmaktadır.