Beylikten imparatorluğa – 2 -

A -
A +
Çelebi Mehmet ve II. Murat dönemlerinde Balkanlar'daki fetih hareketleri tekrardan ivme kazanarak etkisini arttırmaya devam etmiştir. Fatih Sultan Mehmet dönemi Osmanlının devletten imparatorluğa geçiş yaptığı dönem olmuştur. Cihan padişahı Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u fethederek Bizans İmparatorluğu'na son vermiştir. Bu hadiseyle Anadolu ve Balkanlardaki Osmanlı hâkimiyeti güvence altına alınmıştır. Osmanlı, Anadolu’daki fetihler sonucunda bu bölgedeki siyasi birliğini büyük ölçüde sağlamıştır. Fatih Sultan Mehmet dönemindeki tüm bu gelişmeler Osmanlıyı, dünyanın en güçlü İmparatorluğu konumuna yükseltmiştir. Fatih’ten sonra tahta geçen oğlu II. Bayezid, Anadolu’da önceden tesis edilen siyasi birliği muhafaza etmeyi başarmıştır. Yavuz Sultan Selim dönemi, Osmanlı İmparatorluğu'nun en parlak ve ihtişamlı dönemlerinden birisidir. Çaldıran, Turnadağı, Mercidabık ve Ridaniye zaferleriyle Osmanlı Devleti; Doğu Anadolu, Batı İran, Suriye, Lübnan, Filistin ve Mısır’a hâkim olmuştur. Mısır’ın fethedilmesiyle birlikte hilafet Osmanlıya geçmiş, kutsal emanetler İstanbul’a taşınmıştır. Yavuz Sultan Selim’den sonra tahta oğlu Kanuni Sultan Süleyman geçmiştir. Kanuni döneminde Osmanlı ordularının Viyana önlerine kadar gitmesi ve karşısına hiçbir ordunun çıkmaya cesaret edememesi Osmanlının hem Avrupa hem de dünyadaki tek süper güç olduğunun bir göstergesidir. Genel görüşe göre Osmanlı İmparatorluğu, Kanuni döneminden sonra Duraklama Dönemine girmiştir. Duraklama, Gerileme, Dağılma ve Yıkılış Dönemlerinde bile tahta kudretli ve iş bilir padişahlar geçmiştir. Bu padişahlara IV. Murat ve II. Abdülhamid Han’ı örnek verebiliriz. II. Abdülhamid Han, Osmanlı Devleti'nin en buhranlı döneminde tahta çıkmıştır. Her zorluğa ve imkânsızlığa rağmen 33 yıl boyunca devleti ayakta tutma gayreti takdire şayandır. II. Abdülhamid Han’ın darbe yoluyla tahtan indirilmesiyle yönetime gelen İttihat ve Terakki kadroları yanlış politikalarla devleti yıkma eşiğine getirmişlerdir. I. Dünya Savaşı ve sonrasındaki gelişmelerle 1922’de Saltanatın ilga edilmesi, sonrasında ise 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetin ilan edilmesiyle birlikte Osmanlı İmparatorluğu resmen yıkılmıştır. Adil Kaan Söylemez     ŞİİR   Yiyip içip azarak şükre set çekiyoruz Ölümü unutmuşuz dünyayı seviyoruz Mazlumu garibanı haşa hor görüyoruz Niceleri aç susuz, biz ekmek seçiyoruz.   Hakikatlerden uzak, gerçeği̇ görmüyoruz Algılara inanıp, gelecek özlüyoruz, Yiyip içip azarak şükür ne bilmiyoruz Niceleri aç susuz biz ekmek seçiyoruz.   Ülkenin neresinde yok göster rahat huzur? Hastaneler de var mı, gözle görülür kusur, Yiyip içip azarak şükür ne bilmiyoruz! Niceleri aç susuz biz ekmek seçiyoruz   Nisan başında geldi şahin pazara karpuz Fakir zengin hepimiz hamdolsun tadıyoruz Algılara aldanıp kargaşa özlüyoruz Niceleri aç susuz, biz ne beğeniyoruz? Ali Şahin     UNUTULMAZ BÖLGELER:   MANYAS GÖLÜ: Marmara Denizi'nin güneyinde bir göldür. Gönen ile Bursa arasında uzanan çöküntü sahasında oluşan göl, 178 km² yüz ölçümündedir. Denizden yüksekliği 15 metredir. Derinliği 5 metreyi geçmeyen gölün genellikle derinliği bir-iki metre civarındadır. Manyas Gölü'ne güneyden Kocaçay karışır. Fakat derenin akımı kuvvetli olmayıp azdır. Gölün güneydoğu ucundan Karadere çıkar. Bu dere Karacabey yakınlarında Susurluk Çayı ile birleşerek Kocadere adını alır. Ayrıca göle kuzeyden Sığırca Deresi dökülür. Manyas Gölü'nün suyu tatlı olup gölde kerevit ve 20’ye yakın balık türü yaşar. Gölün en ilgi çekici yönü, kuzeydoğu kıyısındaki her sene 2-3 milyon civarında kuşun geldiği Kuş Cenneti olmasıdır. Burası 1959’da Millî Park sınırları içine alınmıştır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.