Yanındaki ne kadar uzağında?

A -
A +
İnsan insana neden kavuşamaz? Engel olan, farklı şehirler midir? Mesafeler aşılabilir, yollar gidilir ve gelinir. Kavuşamadığımız bambaşka bir şeydir. İnsanın insanı nereye koyduğunu bilmeden, kaybetmesiyle başlar kavuşma telaşı. Dinlediğini sandığın muhatabının aslında susmasını beklediğini fark ettiğinde engel olanın ne olduğunu biraz anlarsın. Kalabalıkların adımlarıyla hızlanıyor herkes. Hep bir adım önde olma, hedefe ilk varan olma derdi kaplamış içimizi. Ne gittiğimiz yoldan haberimiz var, ne de yanımızda yolculuk yapanın hâlinden… Öyle düşünceli ki herkes... Kimisi mutluluğu düşünür, kimisi hüznü. Bir kişi vardır, dünyayı kurtarmayı düşünür. Ama kimse birbirinin yüzüne tam bakmaz. O sırada orada ağlar ya da güler bir başka insan. Düşüncenin pratiğe dökülmesi gerekir ve herkes geri çekilir. Bizim karşılıklı olarak dinlenmeye ihtiyacımız var. Gerçekten sevgiyi bilenler, sadece hasret çekenler olmamalı. Yanındakinin kıymetini bilmeli önce insan. Yakınında olanı, cebinde hissetmemeli. Maddeten kavuştuğunu sandığın insana manen ne kadar uzak kaldığını düşün! Düşüncelerin karşı zihne varmadığı için çarpışmaktan yorulmuş. Kelimeler çıktığı yerden bir noktaya varamayınca, atlayabileceği bir boşluk arıyor. Ne de olsa yan yana, dip dibe olmaktan hayır gelseydi denizden nasibini alırdı kayalar. Uzaklık aynı konulardan bahsedip farklı sonuçlara varmaktan başlar biraz da. Ortak kararların, ortak olmayışından… Tıpkı sırf açık kalmasın diye örtülmesi gibi bazı mevzuların. Üzerine örtü çekmeyi tercih ettiklerimiz, ne önemli şeyler aslında. Aydınlığını özlediğini söyleyen de, kendini karanlığa sürükleyen de biziz…
Açık kalmalı bazı meseleler, tamir edilmeli kargaşa. Konuşulanların nereye isabet ettiği tartışılmalı. Yanınızdaki insana bir bakın, size ne kadar uzak, kalbinize ne kadar yakın. Kim karşısındaki insanı özler ki? Ama bir düşünmek gerekir, bu iki insan gerçekten kavuşabilmiş mi? Mesafe uzaklıksa aşılabilir, yanımızda olanlara kavuşmaya çalışmak bir ömür bizi gurbette yaşatır.
“Tanışmak ve vedalaşmak”... İki kelimenin ortasında belirleniyor ilişkilerin geleceği... Şu an kavuşmak ve mesafelerin üzerine bahsedilenlere bir anlam yükleyemediysen, şairin dediği gibi “neyi kaybettiğini hatırla”...
               Ebrar Dumlu
 
 
 
ŞİİR
 
      Anam geldi aklıma
 
Yine hüzünlendim ben bugün yine
Rahmetli anacığım geldi aklıma
Karadeniz peştamalı bağlardı beline
Rahmetli anacığım geldi aklıma
 
Sabah namazına kalkardı her gün
Teknede çamaşır yıkardı gün gün
Tarlalarda ekin toplardı güzün
Rahmetli anacığım geldi aklıma.
 
Doğru olun derdi, “hep doğru kalın,
Secde ile buluşsun baş ile alın
Kalp ile Allah’ı zikre dalın
Rahmetli anacığım geldi aklıma.
 
Anneler gününden haberi yoktu
Sıkıntısı derdi kederi çoktu.
Hep şükür ederdi isyanı yoktu.
Rahmetli anacığım geldi aklıma
 
İmeceye gider ekin ekerdi
Kimseyi incitmez dili şekerdi
Haktan ayrılmayın diye öğüt verirdi.
Rahmetli anacığım geldi aklıma
 
Her gün Yasin’ini okurum anam
Hayalini nakış nakış dokurum anam
Sensiz viraneyim fakirim anam
Rahmetli anacığım geldi aklıma
 
Sensiz çiçek açmaz bahçe bağlarım
Ara sıra duygulanır ağlarım
Süleyman’ım sensiz kara bağlarım
Rahmetli anacığım geldi aklıma.
               Süleyman Usta-Espiye/Giresun
 
 
 
UNUTULMAZ KELİMELER
 
MUHATAP: Bu kelime aksine unutulmayıp gençler arasında da kullanılan hatta ilgi çeken bir kelime. Ancak kelimenin kullanım biçiminde bir yanlışlık da en az kelime kadar göze batmakta. Kullanan kimseler kelimeyi 'muhattap' şeklinde yanlış kullanıyor. Kelimenin içindeki t harfini iki defa yazarak kullanıyor. Muhatap tek “t” ile yazılır. Anlamı da kendisine söz söylenilen kimse, kendisiyle konuşulan kimse demektir. Bir kimseyi muhatap almak veya almamak ile ona değer verip vermediği de belirtilmiş olur. Bu anlamda örnek olarak “ben senin muhatabın değilim” veya “sen benim muhatabım mısın?” ya da “O kim ki onunla muhatap olayım” gibi cümlelerde kullanılır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.